İş hayatında “olasılıklar dünyası”nın kapısı aralandı

Didem Eryar ÜNLÜ
Didem Eryar ÜNLÜ YAKIN PLAN

Kolektif House Kurucu Ortağı ve CEO’su Ahmet Onur, “Küçük ya da büyük fark etmeksizin tüm şirketler, ticari bir alan satın almak ya da uzun vadeli sözleşmelerle kiralamak yerine, demirbaştan teknolojik alt yapıya herhangi bir ön yatırım gerektirmeyen esnek ofis çözümlerini tercih ediyor” yorumunu yapıyor.

Kolektif House Kurucu Ortağı ve CEO’su Ahmet Onur, “COVID-19 salgını iş hayatında kelimenin tam anlamıyla olasılıklar dünyasının kapısını araladı. Esnek çalışma iş hayatına geri dönüşü olmaz bir biçimde yerleşti” diyor.

Onur, “Küçük ya da büyük fark etmeksizin tüm şirketler, ticari bir alan satın almak ya da uzun vadeli sözleşmelerle kiralamak yerine, demirbaştan teknolojik alt yapıya herhangi bir ön yatırım gerektirmeyen esnek ofis çözümlerini tercih ediyor” yorumunu yapıyor.

Son 5 yıldır her yıl yaklaşık 2 kat büyüyen Kolektif House, yaptığı son ankette esnek çalışmaya yönelik artan talebi ortaya koyuyor. Ankete katılanların yüzde 77’si salgın sonrasında da hibrit çalışmaya devam edeceklerini bildiriyor; yüzde 85’i ise esnek ofis alanlarını ya şu anda kullandığını ya da önümüzdeki zaman planlamaları içerisinde değerlendirdiğini belirtiyor. Şirketlerin yüzde 60’a yakını çalışan memnuniyeti için ofis alanı tasarımı ve çalışma alanı stratejilerinin öncelikleri olduğunu aktarıyor. Ankete katılanların yüzde 56’sı geleneksel sisteme göre daha esnek bir çalışma biçimi benimsediğini ifade ediyor. Ofise dönüş stratejilerinden emin olmayan ve alınan önlemlerin yeterli olmadığını düşünen kısmın yüzde 75’ten fazla olması ise şirketlerin çalışma alanı stratejileri konusunda gelişime açık olduğunu ortaya koyuyor.

“Şirketlerin esnek çalışma ve esnek ofis modelini sağlıklı bir şekilde hayata geçirmeleri ve yönetmeleri için dijital dönüşümlerini başlatmış, sağlam teknolojik alt yapıya sahip, güçlü bir şirket kültürünü benimsemiş, yeni nesil proje yönetim sistemlerine adapte olabilecek çeviklikte olmaları gerekiyor” diyen Onur’un yorumları şöyle:

“Kullandığın kadar öde”

Küresel ölçekte tetiklenen esnek çalışmaya geçiş, daha fazla insanın dizüstü bilgisayarlarından, tabletlerinden veya akıllı telefonlarından çalışabildiği; zamandan ve mekândan bağımsız esnek çalışma modelini yaygınlaştırdı. Hal böyleyken pek çok kurumsal şirket mevcut çalışma alanlarını küçülterek dağıtılmış ofis seçeneklerini değerlendirmeye başladı. Gelinen noktada rotasyonlu çalışma modelini kalıcı olarak benimseyen şirketler merkez ofislerini küçültürken, çalışanların evlerine yakın yerlerde uydu ofisleri ve “kullandığın kadar öde” sistemlerini çalışma alanı stratejilerine dahil ediyor. Kolektif Enterprise çözümümüzle kurumsal şirketlerin ofis alanlarını esnek çalışma modeline uygun şekilde kendi ihtiyaçları doğrultusunda ele alarak, geliştirdiğimiz şirkete özel strateji ekseninde yeni nesil esnek çalışma alanlarına dönüştürüyoruz. Gelecek artık yatırım yapmadan, firmaya özel ve esnek ofis alanlarına sahip olmak üzerine konumlanacak.”

Kalbine iyi gelen işine de iyi gelir

“Kolektif House olarak bizler bu dönüşümde “Kalbine iyi gelen işine de iyi gelir” mottosuyla hareket ederek; mimarlar, mühendisler ve tasarımcılardan oluşan yaratıcı ve dinamik ekibimizle, bireylerin fiziksel ve ruhsal sağlığını merkeze alarak Kolektif üyelerine en verimli olabilecekleri çalışma ve yaşam alanları yaratıyoruz. Çalışma kültürünün katı kurallarını yıkarak, insanların daha yenilikçi ve yaratıcı olabileceği ortamlar tasarlıyoruz. Üyelerimizin üretken ve verimli olabilmeleri için estetikten önce konfor, ihtişamdan önce tevazu ve yoğunluktan önce sadeliği takip ediyoruz. Bu dünya hepimizin evi ve evimize iyi bakarsak o da bize iyi bakar’ bilinciyle hareket ederek tüketmekten çok üretmeye ve doğanın sahibi değil parçası olduğumuzu hatırlamaya çalışıyoruz. Olabildiğince az atık yaratmaya, insan ve hayvan sağlığına zararlı olabilecek maddeler kullanmamaya ve yerel malzemeler kullanmaya kendimizi adadık. Bu kapsamda biyofilik tasarım da vazgeçilmezimiz arasında yer alıyor.”

İnsanı daha çok merkeze alan değer odaklı yaklaşım

Salgın ise çalışma sistemini tamamen değiştirdi. Kâr odaklı yaklaşım yerini insanı daha çok merkeze alan değer odaklı yaklaşıma bıraktı. Böylece geleceğin çalışma modeli olarak görülen hibrit yapıya geçiş hızlandı. Dolayısıyla sadece Z kuşağı değil Y ve X kuşakları da artık esnek çalışmaya hızla adapte oluyor.”

Esnek ofisin faydaları

Esnek ofis alanları şirketlere zamandan ve maliyetten sağladığı tasarrufun yanında şirketleri ve çalışanları özgür kılıyor” diyen Ahmet Onur, esnek ofis çözümlerinin şirketlere ve çalışanlara sağladığı faydaları şöyle sıralıyor:

Maliyet avantajı: Ticari bir alan satın almak ya da uzun vadeli sözleşmelerle kiralamak yerine demirbaştan teknolojik alt yapıya herhangi bir ön yatırım gerektirmeyen esnek ofis çözümleri sayesinde şirketler geleneksel bir ofise kıyasla yüzde 20 ila 40 arasında tasarruf sağlıyor.

Esneklik, çeviklik, özgürlük: Bu yeni yapılanma şirketlerin büyüme/ küçülme kararları doğrultusunda ofis alanını hızlı bir şekilde dönüştürmesinde kuruma nihai çeviklik sunup, şirketleri özgür kılıyor.

Network ağı: Ekiplerin sektör ya da sektör dışından çalışanlarla bir arada olması yeni iş birliklerinin kapısını aralamakla kalmıyor, aynı zamanda çalışanların etkileşimini artıracak ortam sağlayarak fikir alışverişinde bulunmasına ve farklı bir bakış açısı kazanmalarına da olanak tanıyor.

Verimlilik, motivasyon, çalışan bağlılığı: Şirketler esnek çalışma alanlarını tercih ederek çalışan memnuniyetini, motivasyonunu ve bağlılığını artırma noktasında da büyük bir avantaj yakalıyor. Tasarımlarıyla ilham veren çalışma alanları motivasyonu ve verimliliği besliyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar