İlişkilerin uzun vadede iyileşmesi için eylemler, sözleri desteklemelidir
Dış siyaset konularına ilgi duyan Yunan dostlarımla bir araya geldiğimde her defasında onları Türkiye’nin hiçbir zaman Yunanistan’ın toprak bütünlüğüne meydan okumayacağı konusunda ikna etmeye çalışırım. Bununla birlikte dostlarımın Türkiye’den çekinmekte haklı olabileceklerini de anlarım. Ne de olsa Türkiye büyük bir ülkedir, sadece en büyük kentinin nüfusu bile Yunanistan’ın tüm nüfusundan fazladır. Yunanistan’a kıyasla çok daha büyük bir sanayii olduğu gibi, Yunanistan’ın rekabet etmesi imkansız bir savaş endüstrisine de sahiptir. Bu koşullar muvacehesinde, Türkiye’nin güvenlik alanında Yunanistan’dan endişelenmesinin nedeni tarih boyunca başka ülkelerin Yunanistan’ı araç olarak kullanmasından kaynaklanmaktadır. Dolayısıyla, Yunanistan’ın başkalarının ajanı rolünü oynayıp oynamayacağına ilişkin tavrı Türk-Yunan ilişkilerinin nasıl bir seyir izleyeceğini belirleyen kritik değişkendir.
Halihazırdaki Yunanistan hükümeti, Türkiye ile dostane ilişikler kurmak istemekte, Miçotakis hükümeti böyle bir izlenim yaratmaktadır. Ancak, Yunanistan hükümetinin bazı icraatları, amacının ne olduğu konusunda merak uyandırmaktadır. Kısa bir süre önce bir resmi geçitte, denizci subay adayları, töreni izlemeye gelen protokolü geçtikten sonra Türkiye’ye düşmanlık ifade eden sloganlar atmışlardır. Eğer bu eylemi komutanlarına rağmen yapmışlarsa büyük bir disiplin ihlali ile karşı karşıyayız, ancak olay bunun ötesinde Yunan silahlı kuvvetleri mensuplarının sosyalleşmesinin mahiyetini de gösterir niteliktedir.
Türk hükümeti olayı protesto etmiş, Yunanistan hükümeti ise bu şanssız olaydan kimin sorumlu olduğunu bulmak üzere tahkikat açtıracağını beyan etmiştir. Savunma Bakanı Dendias’ın Türkiye ile dostane ilişkiler geliştirilmesinin karşısında olduğu ve her fırsatta tercihinin başbakandan farklı olduğunu göstermeye çalıştığı bilinmektedir. Rivayetlere göre, kendisi başbakan olmayı istemektedir. Ancak, Miçotakis, başbakan olduğu sürece onun izlediği politikalara uymak zorundadır. Bay Dendias’ın bu olayla herhangi bir ilgisinin olmaması temenni edilir. Fakat daha önemlisi, Türk ve Yunan kuvvetlerinin NATO çerçevesinde birlikte savaşmaları öngörüldüğünden, Yunan hükümetinin ordunun sosyalleşmesinde daha titiz davranması gerektiğini idrak etmesidir.
Basında daha rahatsız edici haberler de yayınlanmaktadır. Anlaşıldığı kadarıyla Yunan hükümeti EOKA’nın lise müfredatına eklenmesine karar vermiştir. EOKA’nın ne olduğunu hatırlamakta zorluk çekebilenler için açıklayalım: EOKA, görevi Kıbrıs’taki Türkleri ortadan kaldırmak ve böylece Ada’yı tamamen bir Yunan adasına dönüştürmek olan terör örgütünün adıdır. Birçok cinayetin arkasında EOKA’nın olduğu ileri sürülmüş, örgütün kendisi de Kıbrıslı Türkleri “etkisizleştirmekten” gurur duyduğunu açıklamıştır. Uluslararası ilişkilerde başka bir ülke ile iyi ilişkiler geliştirmek istiyorsanız, o ülkeye dönük kamuoyu algılarını da iyileştirmeniz önem arz eder. Orta öğretimde komşunuzun akrabalarının hayatına kast eden bir terör örgütünün meziyetlerinden söz etmek komşu ülke ile iyi ilişkiler geliştirmeyi amaçladığını beyan eden bir yönetimin samimiyetinin sorgulanmasına yol açacaktır.
Rum lobisi CAATSA yaptırımlarının kaldırılmaması için çalışıyor
Şu sıralarda Türkiye hükümeti Amerikan Kongresi’nin Türkiye’ye uygulama kararı aldığı CAATSA yaptırımlarının kaldırılmasını sağlayarak F-35 uçaklarının imalatına katkıda bulunmaya ve uçakları satın almaya dönmek istemektedir. CAATSA yaptırımları kararı, çoğu NATO ülkesinin bu sistemin NATO sistemlerine entegre edilemeyeceğini belirterek, Batı savunmasına dönük bilgi toplayacağı endişesi ifade etmesine rağmen, Türkiye’nin Rusya’dan S-400 füzeleri almakta ısrar etmesi üzerine alınmıştı. Amerika’da başkanın değişmesi, Türkiye’nin ise S-400 alımının hata olduğunu idrak etmesiyle, ülkemizin yeniden F-35 programına dönmesi ihtimali belirmiştir. Bu süreçte Kongre’nin CAATSA yaptırımlarını kaldırması vazgeçilmez bir adımdır. Washington’dan gelen haberlere bakılacak olursa, Rum lobisi CAATSA yaptırımlarının kaldırılmaması için büyük çaba sarf etmektedir.
Yunan lobisinin Yunanistan hükümetinden bağımsız hareket edeceğinin düşünülemeyeceği aşikardır. Yunanistan, Türkiye F-35’lere sahip olmazsa, kendini şimdilik daha güvende hissedebilir. Ancak bu algı uzun dönemde Yunanistan’a zarar verecek bir illüzyondan ibarettir. Türkiye Eurofighter uçakları satın almak da dahil, hava kuvvetlerini güçlendirmek için muhtelif adımlar attığı gibi, kendi savaş uçağını geliştirmek yönünde de ilerlemektedir. Türkiye’yi F-35 projesinin dışında tutmak, ülkemizin kullanımında ittifakın daha az söz sahibi olacağı seçenekler geliştirmesinin yolunu açabilir. Acaba Yunanistan gerçekten böyle bir sonucu mu arzulamaktadır?
Gelelim sonuca. İki ülke arasındaki ilişkileri iyileştirmek, sözlerin eylemlerle desteklenmesini gerektiren çok boyutlu bir süreçtir. Eğer Türkiye ile ilişkilerde uzun vadeli bir iyileşme istiyorsa, Yunanistan’ın eylemleri Miçotakis hükümetinin sözlerini destekler nitelikte olmalıdır. Bunun gerçekleşmesi için ise hâlâ bekleme aşamasındayız.
Değerli ekonomim.com okurları,
ekonomim.com ekibi olarak Türkiye'de ve dünyada yaşanan, haber değeri taşıyan gelişmeleri sizlere en hızlı, tarafsız ve kapsamlı şekilde sunmak için çalışıyoruz. Bu süreçte sunduğumuz haberlerle ilgili eleştiri, görüş ve yorumlarınız bizim için çok değerli. Ancak, karşılıklı saygı ve hukuka uygunluk çerçevesinde, daha sağlıklı bir tartışma ortamı oluşturmak adına yorum platformumuzda uyguladığımız bazı kurallarımız bulunmaktadır.
Sayfamızda Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına ve evrensel insan haklarına aykırı yorumlar onaylanmaz ve silinir. Okurlarımız tarafından yapılan yorumların, (diğer okurlara yönelik olanlar da dahil) kişilere, ülkelere, topluluklara, sosyal sınıflara ırk, cinsiyet, din, dil başta olmak üzere ayrımcılık içermesi durumunda, yorum editörlerimiz bu yorumları onaylamayacak ve silecektir. Onaylanmayacak ve silinecek yorumlar arasında aşağılama, nefret söylemi, küfür, hakaret, kadın ve çocuk istismarı, hayvanlara yönelik şiddet söylemleri de yer almaktadır. Suçu ve suçluyu övmek, Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre suçtur, bu nedenle bu tür yorumlar da ekonomim.com sayfalarında yer almayacaktır.
Ayrıca, Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinde doğruluğu kanıtlanamayan iddia, itham ve karalama içeren, halkı kin ve düşmanlığa tahrik eden, provokatif yorumlar da yapılamaz.
Markaların ticari itibarını zedeleyici, karalayıcı ve ticari zarara yol açabilecek yorumlar onaylanmaz ve silinir. Aynı şekilde, bir markaya yönelik promosyon veya reklam amaçlı yorumlar da onaylanmaz ve silinecek yorumlar kategorisindedir. Diğer web sitelerinden alınan bağlantılar ekonomim.com yorum alanında paylaşılamaz.
ekonomim.com yorum alanında paylaşılan tüm yorumların yasal sorumluluğu yorumu yapan kullanıcıya aittir, ekonomim.com bu sorumluluğu üstlenmez.
ekonomim.com'de yorum yapan her okur, yukarıda belirtilen kuralları, sitemizde yer alan Kullanım Koşulları'nı ve Gizlilik Sözleşmesi'ni okumuş ve kabul etmiş sayılır.
Kurallarımıza uygun şekilde saygı, nezaket, birlikte yaşama kuralları ve insan haklarına uygun yorumlarınız için teşekkür ederiz.