İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi ara kararları 6’lı masaya sunulacak
ŞEREF Oğuz’la birlikte İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 15-21 Şubat 2023’te gerçekleşecek “İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi”nin ikinci aşama uzman toplantılarının “Geleceği Görüyoruz” buluşmasıyla tamamlanmasının ardından İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’le buluştuk.
Tunç Soyer, Danışmanı Güven Eken, Basın Danışmanı İlyas Özgüven ve İletişim Danışmanı Meral Saçkan’ın eşlik ettiği buluşmada önce “İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi”nin farkını ortaya koydu:
- Biz, Mustafa Kemal Atatürk’ün 1922 yılında topladığı İzmir İktisat Kongresi’nin devamını yapmıyoruz. Biz temelde 100 yıl öncenin izini sürüp geleceğe bakmak istiyoruz.
Şubat 1922’nin koşullarını anımsattı:
- O gün savaş sonrası travması söz konusuydu. Henüz Cumhuriyet ilan edilmemişti. Mustafa Kemal Atatürk, uzman bir kadro toplayıp kararlar almak yerine Türkiye’nin her yerinden, her kesimden delegelerin toplanmasını tercih etti. Kararlar ortak akılla alındı.
O dönemin “ortak aklı”nın Türkiye için “Karma Ekonomi Modeli”ni uygun bulduğunun altını çizdi:
- Köy Enstitüleri fikri, Sümerbank’ın, Şeker Fabrikalarının kurulması İzmir İktisat Kongresi kararlarına dayanır.
Bekir Ağırdır’ın yaptığı bir araştırmaya işaret etti:
- Araştırmada 18-30 yaş arası gençlere, “gelecek hayalleri” soruluyor. Yüzde 86, “fikrim yok” yanıtı çıkıyor. Bu yanıt, günümüzde de 1922’dekine benzer bir travmanın söz konusu olduğunu gösteriyor. Verilen yanıt, “umut, hayal, özgüven” kaybını yansıtıyor.
Dünyada yaşanan krizlere dikkat çekti:
- Dünyada iklim, gıda, enerji krizi yaşanıyor. Rusya-Ukrayna savaşı dünyayı olumsuz etkiliyor. Yoksulluk dünyanın sancıları arasında yer alıyor.
Ardından şu soruyu sordu:
- Bu topraklardaki kadim kültür dünyada yaşanan krizlerin çözümüne hiç mi katkı yapmayacak?
Şu mesajı paylaştı:
- Bu coğrafya dünyaya ilham vermeli…
“İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi”nin kapsayıcılığını merak ettik, anlattı:
- DİSK’ten TÜSİAD’a, TÜRKONFED’ten MÜSİAD’a ülkemizin her köşesini temsil eden 180 sivil toplum kuruluşundan temsilciler hazırlık toplantılarımızda yer aldı.
Hazırlık toplantılarına katılanlara verdiği mesajın altını çizdi:
- Bugünün siyasal ikliminde yaşananlara dönük çözüme takılmayın. Geleceğin sorunlarına dönük çözümler üretmeye bakalım. Ayrıştırıcı, kavgacı, gerilim ikliminden uzak kalmalarını istedik.
Hazırlık toplantılarında 188 kararın oya sunulduğunu aktardı:
- Bir karara muhalefet şerhi konuldu. O da, “İklimi krizi” mi “iklim değişimi” mi konusunda ortaya çıkan farklı bakıştan kaynaklandı. “İklim krizi” tanımının insanın etkisini hafife aldığını savunanlar çıktı.
15-21 Şubat 2023’te gerçekleşecek kongrede ara kararlarının toplantılara katılacakların önüne konulacağını kaydetti:
- İşçi temsilcileri sanayi kesiminin, sanayi temsilcilerinin işçi kesiminin kararlarını gözden geçirecek. Yani, oluşan masalar arasında çapraz tartışmalar da yapılacak. Toplantılara 1.5 gün, “uzlaşma molası” verilecek. 21 Şubat’ta da asıl oylama yapılıp nihai kararlar alınacak.
6’lı Masa’nın da “İkinci Yüzyılın İktisat Konfresi”ne katılacağını bildirdi:
- 18 Şubat’taki toplantılarımıza 6’lı masanın ekonomi kurmayları katılacak. 19 Şubat’ta da 6’lı masadaki liderler gelip birer konuşma yapacak. Biz de kendilerine ara raporları sunacağız,“Değerlendirmenize sunuyoruz” diyeceğiz.
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin, “İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi” başlığını seçip, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın himayesinde toplayacağı “6. İzmir İktisat Kongresi”yle yarışmak yerine “farklılaşmayı” tercih ettiği dikkati çekiyor…
Bakalım “İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi”nde oluşacak ortak akıl, Türkiye’yi geleceğe taşıyacak, adına yaraşır hangi kararları alacak?
Alınan kararların takipçisi olacağız
ŞEREF Oğuz, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’e sordu:
- 2, 3, 4 ve 5’inci İzmir İktisat Kongresi’ndeki konuşmalar kitap yapıldı ama uygulamada bir etkisi görülmedi. Sizin toplayacağınız “İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi” için de aynı sonuç mu yaşanacak?
Soyer yanıtladı:
- Adı ne olur bilmem ama biz “İkinci Yüzyıl Enstitüsü” gibi bir yapı oluşturup “ortak akıl”ı sürdürmek istiyoruz. Yani, kongreyi tamamlayıp bırakmayacağız. Bu iş devam edecek.
Ardından ekledi:
- Alınan kararları ayrıca seçimden sonra kurulacak hükümete de sunacağız. Hükümetin de kararları ne kadar dikkate aldığını takip edeceğiz.
Çağırırlarsa gider Cumhurbaşkanı’nın konuşmasını dinlerim
İZMİR Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’e sordum:
- Ertuğrul Özkök’le yaptığınız söyleşide, “Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın organize ettiği 6. İzmir İktisat Kongresi’nde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı dinlemeye giderim” demiştiniz. Kongre tarihi yaklaştı. Son durum nedir?
Soyer, henüz davet gelmediğini belirtti:
- Davet edilirsem elbette giderim. Henüz davet gelmiş değil. Biz “İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi”ne kendilerini davet ettik. Katılımları bizi mutlu eder. Bizim amacımız ülkemizi geleceğe taşıyacak vizyonun oluşmasına katkıda bulunmak.
Geleceğin Türkiye’sinin tarım politikaları yerli ve millidir
TUNÇ Soyer, “İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi”nin “Ara Rapor”unun “Çiftçi Deklarasyonu” bölümünü açtı, taslak metinden bazı özet mesajları okudu:
- Geleceğin Türkiye’sinin tarım politikaları yerli ve millidir. İthalata dayalı bir tarım politikası kabul edilemez.
- Herkes doğduğu ve yaşadığı yerde doyma hakkına sahiptir.
- Türkiye tarımının kilit taşı küçük üreticilerdir. Küçük üreticilerin kooperatif ve birliklerini desteklemek geleceğin tarım politikasının asli unsurudur.
- Tarımsal üretimde kamunun asli görevi arz ve talep arasındaki dengeyi sağlamaktır.
- Türkiye su fakiri bir ülkedir. Ülkemizi kuraklaştıran aşırı sulamaya endeksli tarımsal kalkınma politikasına son verilecektir.
- Tarımda sadece verim artışı yerine üretici için gelir artışına endeksli bir iktisadi model izlenecektir.
Ekoloji ve ekonomi arasında ayrılmaz bir ilişki vardır
TUNÇ Soyer, “Ara Rapor”un “Sanayici, Tüccar ve Esnaf Deklarasyonu”nun şu bölümünü okudu:
- İnsan türünün yerküre ve atmosfer üzerinde bıraktığı ayak izi, parçası olduğumuz ekosistemin kendini yenileme eşiğini ileri derecede aşmıştır. İklim krizi de bunun sonuçlarından biridir.
- Doğanın ekolojik döngüleri ve insan türünün ekonomik düzeni arasındaki bu mütekabiliyet dışı koşullar, bizatihi insan da dahil tüm canlıların geleceğini tehdit etmektedir.
- Geleceğin Türkiye’si ekoloji ve ekonomi arasında ayrılmaz bir ilişki olduğunu kabul eden yeni bir iktisadi yaklaşım üzerine inşa edilecek, ticaret ve sanayi politikalarının bu yönde gelişimi sağlanacaktır.