İhracat lokomotifi sektörler İSO-500’de güç kaybetti
⸎ İSO-500 Büyük Sanayi Kuruluşu araştırmasının 2022 yılı sonuçları, siyasi iktidarın “Türkiye ekonomi modeli” nin reel ekonominin en büyük kuruluşlarının faaliyetlerine nasıl yansıdığını da gösteriyor.
İstanbul Sanayi Odası’nın 500 büyük sanayi kuruluşu çalışmasının 2022 yılı sonuçları açıklandı. Bu değerli çalışma, ekonomide izlenen politikalar ve dalgalanmaların reel sektördeki etkilerini gözlemek açısından önemli bir kaynak. Araştırmanın 2022 yılı sonuçları, siyasi iktidarın “Türkiye ekonomi modeli” diye adlandırdığı garabetin reel ekonominin en büyük kuruluşlarının faaliyetlerine nasıl yansıdığını da gösteriyor:
► İSO-500 içindeki sektörel dağılımda dikkat çeken bir gelişme var. Tekstilde firma sayısı neredeyse üçte bir azalarak 14 kayıpla 46’dan 32’ye düşmüş. Giyim eşyası firmalarının sayısı 2 azalarak 11’e inmiş.
► Ana metaller ve makine imalatı sektörünün üretimden satışlardaki payında 3 puan, kara, deniz taşıtları ve yan sanayiinin payında 1,4 puan, tekstilin payında 1,3 puan, giyim eşyaları ile metal eşyanın payında da 0,2’şer puan kayıp var. İstihdam ve ihracatın lokomotifi sayılan bu sektörlerin devlerinin payındaki bu gerileme alarm verici bir durum. Cari açığı kapatacağı iddia edilen model, sanayinin devler liginde bile aykırı sonuçlar yaratmış gözüküyor.
► Sanayi devlerinin kar artışı yüzde 121. TÜİK enflasyonuna göre reel artış yüzde 34,65 gibi parlak bir düzeyde. Bunda düşük faiz ve düşük ücret politikasının payı büyük. Negatif faiz sayesinde finansman giderleri, reel olarak yüzde 19,25 azalmış.
► Düşük ücret politikasının sonucu olarak ücretlerin yaratılan brüt katma değerden aldığı pay 1,93 puanlık kayıpla yüzde 17,87 ile verilerin yayınlandığı 2012’den bu yana en düşük düzeyine indi. Son 4 yıldaki toplam kayıp 6,81 puanı buldu.
► Yüksek karların da katkısıyla şirketlerin borçluluk oranı azaldı. Ama şirketlerin mali borçları içinde kısa vadeli borçların payı 9,3 puanlık sıçramayla yüzde 52,1’e çıktı. Sanayi devleri belirsizlik ve güvensizlik nedeniyle uzun vadeli planlarda temkinli davranırken, negatif faiz imkânından olabildiğince yararlanmayı tercih etmişler.
“Türkiye ekonomi modeli”nin sanayi devlerine yansıyan karnesi, ücretliler kaybederken karların hızla arttığı, dış dengelerin daha da bozulduğu, sağlıksız bir manzara çiziyor.