Herkes kör iken biz şaşıydık, şimdi herkes cingöz, biz arada kaldık         

1932 Balat doğumlu Kemal Gülman, Son Posta yazarı babası Lemi Levi Gülman hastalanıp işten atılınca 13 yaşında çalışmaya başladı. Bir konfeksiyon atölyesinde çalışırken, kravat üretimini denedi. Ardından sandık üreten bir atölyeye girdi. Oradan basit bir iş kazası sonrası kovulunca karar verdi:                    

- Ticaret hayatına atılmalıyım. Bankalara gitti, ticaret masalarında ithalat- ihracat işlerini öğrendi. 1952 yılında, 19 yaşındayken kağıt ithalatına başladı. Bir yandan defter yaptırırken, diğer taraftan o dönemin gazetelerinin kağıt ve mürekkep tedarikçisi oldu. Matbaalarda kullanılan bazı tamamlayıcı makineleri de getirdi.            

1977 yılında banyo, mutfak, vitrifiye, armatür ürünlerinin mümessilliğini yürüttüğü İtalyan Kont Sibaldi, Türkiye’ye geldi, Kemal Gülman’ı davet etti:              

- Gel seni Bodrum’a mavi yolculuğa götüreyim.               

İtalyan Kont, mavi yolculuk sırasında Kemal Gülman’a sürekli arsaları işaret etti:             

- Buralardan arsa almaya bak. Buralar çok gelişecek.                

“Burada bir şey yok” diye düşünse de İtalyan Kont’u dinledi. Fırsat buldukça Bodrum’da arsa almaya başladı. Ekrem Naci adlı emlakçının rehberliğinde Gündoğan, Yalıkavak, Türkbükü, Yalıçiftlik, Turgutreis ve Bodrum’dan 5, 10, 20, 30, 40 dönümlük arsalar aldı. Bu arsaların bir bölümüne yerini dahi görmeden sahip oldu.               

Kemal Gülman’ın iş hayatıyla ilgili özet öyküyü geçenlerde Hakan Güldağ’la birlikte Gülman Group Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Polat Gülman’dan dinledik.              

Polat Gülman, grubun gayrimenkul geliştirme işine babasının Bodrum’da, daha sonra İstanbul’da aldığı arsalarla adım attığını belirtti:               

- Babam zamanla arsaları kat karşılığı müteahhitlere vermeye başladı. Babam riskin tamamını almayı sevmez. “Ben arsamı vereyim, sen inşaatı yap, birlikte satalım” sistemine seçti.                 

1993’e kadar bu modelle yol alındığını kaydetti:                

- 1993’te babama, “İnşaatı da kendin yap, daha çok para kazanırsın” diyenler oluyor. Babam inşaat işine girmeyi pek istemese de ilk inşaat işi, Tarabya’da şu anda oturduğumuz yer oldu. Ardından bazı siteleri kendimiz yapmaya başladık.               

Polat Gülman, ABD’de Rhode Island’da Bryant University’de finans ve psikoloji okuduğunu anlatıp, ekledi:            

 - Öğrencilik dönemimde bankacılık ve doğal taş işine girdim. Babama, “Yurt dışına açılalım” dedim, “Parayı kazandığım yer benim vatanım” yanıtı verip karşı çıktı. 2005’te askerlik için Türkiye’ye geldim. Sonrasında babam inşaat işine girmemi istedi.              

ABD’ye dönüp bu kez Miami’de gündüz emlak brokerliği yaparken, geceleri de Murat Vargı’nın yönlendirmesiyle inşaat eğitimi aldığını vurguladı:               

- Orada şirket kurdum, çok önemli iş deneyimlerim oldu. Bir süre sonra Türkiye’ye döndüm, İzmir’de babamla birlikte 1200 konutluk projeye başlayacakken konjonktür değişti. Ben de önemli bir inşaat şirketinin başına geçtim, çok iyi bir otel markasını Türkiye’ye getirdim.                

Söz konusu inşaat şirketinin başındayken Yaşar Aşçıoğlu’nun kendisine verdiği desteği asla unutmayacağını aktarıp, sürdürdü:      

-Babam çağırdı, 2013’te kendi işlerimizin başına geçtim. Yurt dışında ve yurt içinde önemli deneyim kazanmıştım. Bir anlamda aile şirketimizdeki bugünkü yerimi de kazanarak dönmüş oldum.              

Yönetimi üstlenince babasının bütün sorunlu ortaklıklarını çözdüğünü paylaştı:            

 - Ortaklıkları medeni bir şekilde, ağız tadıyla bitirdik, önümüzü de açtık. Herkes Kemal Gülman olamaz. Ben de babamın yaptığını yapabileceğim iddiasında değilim. Varlıkları ve işleri muhafaza etmem mucize, ileriye götürmem ise çok daha ötesi.           

Hedefim de bu.              

Babasının ilk işe başladığı günlerle bugünü şöyle karşılaştırdığını aktardı:              

- Babam, “Herkes kördü, biz şaşıydık. Şimdi ise herkes cingöz, biz şaşıyla cingöz arasındayız. Yani, devir değişti. Ben Kemal Gülman olarak bugün piyasaya çıksam aynı adam, aynı gelir, aynı başarı olmaz. O yüzden sizin işiniz çok zor” diyor.               

Şirketlerinde konsolidasyon yapıp, hisseleri eşitledikten sonra farklı sektörlere adım attıklarını bildirdi:           

- Lojistik ve enerjiye girdik. Kendi mülkümüz iki yerde lojistik depo geliştirdik. Ayrıca yenilenebilir enerjiye yöneldik. İnşaat ve gayrimenkulde de yeni yol haritası çizdik. Ticari gayrimenkul yatırımına döndük.           

Polat Gülman, “Babamın varlıklarını ve kurduğu işleri muhafaza etmem mucize” dese de, çıtayı çok daha yükseğe çıkaracağının işaretlerini veriyor.

Gülman Ventures’ı kurduk, 25 ülkede 167 şirkete bakıyoruz                 

GÜLMAN Group Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Polat Gülman, babasının ısrarıyla Gülman Ventures A.Ş.’yi kurduklarını bildirdi:         

- Bu işe girerken piyasadaki fon yöneticileriyle, girişim sermayesi şirketleriyle görüştüm. Girişim sermayesi şirketiyle birlikte dünyadan da çok sayıda şirketle tanışmaya başladık.          

25 ülkede 167 şirketi yatırım amaçlı incelediklerini belirtti:             

- Bizim ruhumuzda da girişimcilik var. İncelemelerimize göre yatırım yapılan girişimlerin yüzde 10’u “süper”, yani yüzde 500 getiri sağlar. Yüzde 30-40’ı yatırılan parayı ikiye katlar. Kalan yüzde 50’si de külliyen batar.        

Gülman Ventures A.Ş.’nin ilk aşamadaki fon büyüklüğünü merak ettim, paylaştı:         

- 50 milyon dolarlık bir fon söz konusu…

Bu yıl 54 enerji projesi inceledim, hiçbirini alamadım

GÜLMAN Group Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Polat Gülman, enerji sektörüne girmeden önce uzman şirketlere danışıp, hazırlık dönemi geçirdiklerini belirtti:              

- Hızlıca lisanssız güneş enerjisi santrali alan şirketleri satın almaya başladık. Söz konusu şirketleri kredi borçlarıyla birlikte devraldık. Babam öz sermaye ile iş yapmayı sever. Kredi borçlarının bize devren geçmesi de farklı bir deneyim oldu. Enerjide yavaş ama sağlam adımlarla yol almayı uygun gördüklerini bildirdi:           

- Çok düzgün bir turizm grubundan GES’leri aldık. Isparta, Antalya, Ankara ve Muğla’da şimdilik toplam 15 megawatlık GES’imiz var. Sadece bu yıl 54 tane enerji projesi incelediğini kaydetti:           

- Hiçbirini alamadık. Çünkü, iyi olanlar daha inceleme aşamasındayken hızla satılıyor. Yine de fırsatlar bitmiyor. Nitekim şimdilerde Trakya’da güzel bir rüzgar projesine bakıyoruz.