Hazır giyim ihracatında düğüm…

Osman AROLAT
Osman AROLAT AROLAT'tan

Arkadaşımız Yener Karadeniz’in haberinden, dünyada 6. sırada yer alan hazır giyim sektörünün bu yılki yüzde 10’luk ihracat düşüşünün, 2024 siparişlerini daha büyük oranda etkileyeceğini, bunun giderek bir düğüm oluşturduğunu ve bu düğümü kesecek bir ‘’ kılıç darbesi‘’nin kaçınılmaz duruma geldiğini görüyoruz.         

Haber-analizde, enflasyon oranında artmayan kurun ihracatçıların yurtdışında fiyat tutturmasını zorlaştırdığı, 2024 yılı siparişlerinin tehlikeye girdiği görülüyor. Bunun bir diğer uzantısı, küçülen pastadan fiyat avantajı olan ülkelerin yararlanması ve payını artırması oluyor.        

Hazır giyim sektör 42 bin işletme ve 673 bin sigortalı istihdam ile emek yoğun sektörler içinde başta yer alıyor. Kadın işçi sayısının da yüksek oranda olduğu sektör, işsizliği önleme ve istihdam açısından büyük önem taşıyor. Sektör temsilcileri bunun unutulmaması gerektiğini, taleplerinin önemsenmesinden öte bunun ülke tercihi olduğunun altını çiziyorlar. Bir girişimciden değerlendirmesini sordum ve şu yanıtı aldım:        

-Avrupalı alıcıların Türkiye’yi terk etmeleri mümkün değil. İşçilik, hızlı üretim imkanı, kumaş, dizayn açısından çok önemli bir noktadayız. Ama işçilik ücretlerini ve maliyetleri yüksek bularak, Çin ve Uzakdoğu’ya sipariş kaydırıyorlar. Ancak bizim hızlı mal yetiştirmede avantajımız sürüyor. Sektörün kur uyumu talepleri gibi isteklerinin ciddiyetle ele alınması gerekir.        

Bana göre, 20 milyar doları aşan ihracatıyla ekonomimizde önemli yeri olan hazır giyim konfeksiyon sanayicilerinin ortaya koydukları sorunun çözümü ‘’eşel-mobil sistem garantisi’’nin verilmesinden geçiyor. Buna göre, sektörün dışsal etkenlere dayalı girdi fiyatlaması arttığında, bunun arz elastikiyeti sağlanması, ekonomi yönetimi tarafından ‘’garanti‘’ edilmelidir.       

Böylesi garanti bir sistem, bir yıl öncesi siparişle çalışan bu sektörü ayakta tutabilir. Ekonomi yönetiminin, hazır giyim sektörünün yerli imalata dayalı katma değer üreten yapısını göz ardı edemeyeceğini düşünüyorum.

GÜNÜN NOTU:

Keman virtüözü Suna Kan’ı kaybettik… Suna Kan, 1948’de çıkarılan 5245 sayılı Harika Çocuklar Yasası’nın ürünüydü. Devlet ayağı olmadan, hiçbir alanda yol alınmıyor ki…

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
VEDA 03 Kasım 2023