Güvenlik hamilelik gibidir; %99’u olmaz

Şeref OĞUZ
Şeref OĞUZ ÖNERİ - YORUM

İki şeyin yarımı olmaz; hamileliğin ve güvenliğin… Yüzde 99 emin olamazsınız, risk denilen faktör, %1’den akarını bulur. Güvenliğin yarım olması kadar abartılması da başka bir sorunu engeller ve “hayatın önünde engel oluşturmaya” başlar.

Türkiye’de güvenlik sektörü büyüdükçe, kalite ayrışması da belirginleşiyor. 320 bin güvenlikçinin istihdam edildiği sektör bugün 13 milyar lirayı aştı ve 3400 firmamız, 100 binden fazla yakın kuruma hizmet sunuyor. Üstelik eğilim, ülkenin büyümesine paralel, “gelişme, genişleme” yönünde.

Tam da bu aşamada “hangi güvenlik?” sorgusu, kaliteyi ayrıştırmada kilit soru olabilir. İşin uzmanları; güvenliğin 4 adımı kapsadığını belirtiyor; 1- kurallar ve prosedürler, 2- fiziki bariyerler, 3-teknoloji ve 4- insan faktörü…

Bu 4 bileşenin akılcı uyumu sağlandığında, insana dahi denk gelmeyebilirsiniz. Zira kim ne iş yapıyorsa, elektrik, veri ve güvenlik, “tam olmak” ve en uygun maliyeti sağlamak zorunda…

Değer zincirinde en uygun maliyet, harcamaların %2-3’ü arasında değişiyor. Ucuz hizmet, daha iyi güvenlik anlamına gelmediğinden, süreçlerin iyi tanımlanıyor olması, teknolojinin uygun kullanımı, fiziki engellerin hayatın akışına uygun hale getirilmesi ve iyi eğitilmiş insan, son derece önemli…

Sözü yine başlığa bağlayalım; hamileliğin de güvenliğin de yarımı olmaz. Ya güvendesin ya da değilsin. Tıpkı hamilelik gibi…

İYİ GÜVENLİĞİN İPUÇLARI

Formül şöyle; ziyaretçi ile karşılayanlar arasında tartışma yaşanmamalı. Silah en son aşama olmalı. Aslolan, riskleri engellerken müdahaleye gerek duymamak…

Nitekim güvenliği sağlamak için o kadar farklı çözüm var ki buna gerek kalmıyor zaten. Güvenliğin zaafı, bazen “eksikliğinde” çıksa da abartılan güvenlik, daima daha fazla zarar verebiliyor.

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar