Güçlü kadınların huzurlu yönetimi
Tunç DİPTAŞ
“Savaşa gitmeye hazır mısın?” diye sordular ona. Bu soruyu duyduğunda şaşırmıştı. Çünkü hiç öyle bir düşüncesi yoktu. Sadece kendi şirketini kurmak ve girişimci olmak istiyordu. Ama etrafındakiler ona sanki savaşa gidecekmiş gibi davranıyorlardı.
O ise ısrarla şunu söylüyordu: Benim savaşmak gibi bir niyetim yok. Sadece insanların isteklerine ve ihtiyaçlarına duyarlı biri olarak onların hayatlarına değer katmak istiyorum. Bunu yaparken de kendim olmaktan vazgeçmeye niyetim yok. Bu sözler milyarderler kulübünün yeni üyesi Sara Blakely’ye ait.
Blakely, geçtiğimiz aylarda şirketinin bir kısmını satarak kendi emeğiyle milyarderler kulübüne giren en genç kadınlardan biri oldu. Forbes ve Time dergileri tarafından dünyanın en etkili 100 kişisinden biri olarak gösterilen Sara Blakely 1929 yılından beri en saygın ekonomi dergilerinin başında gelen Fortune dergisinin geçtiğimiz ay yayımlanan sayısında da manşete taşındı.
Blakely’nin milyarderler kulübüne girebilmesinin yanında öne çıkan farklı liderlik özellikleri ve ilginç bir hikayesi var. Önüne gelen engelleri aşarak yarattığı markası ve çalışanlarıyla kurduğu ilişkiler onu diğer şirket sahiplerinden ve CEO’lardan ayırıyor. Bu genç, zengin ve güçlü kadının başarı sırlarını söyle özetleyebiliriz:
1-Girişimcilik ve yöneticilik problem çözmek demektir.
Sara Blakely, kariyerinin başında Disneyworld’ün Florida’daki şubesinde sıradan bir satış personeliydi. Daha sonra kapı kapı dolaşarak faks makinesi satışıyla para kazanmaya başladı. Bütün bunları yaparken aklına yeni bir fikir geldi. Kadınların daha ince ve fit görünmelerini sağlayan aynı zamanda kendilerini rahat hissettirecek bir korse üretmek. Bu korse sayesinde kadınlar kendilerini daha güzel ve güvenli hissedebilecekti. Biriktirdiği 5 bin dolarını bu işe yatırdı. Birçok kez “hayır” sözünü duyup reddedilmesine rağmen yılmadı ve girişimci olma hayalini “Spanx” markasıyla gerçekleştirdi.
2-Müşterilerinin mutlu olmasını istiyorsan çalışanlarını mutlu et.
Sara Blakely geçtiğimiz aylarda çalışanlarına yaptığı sürprizle tüm televizyon kanallarında haber olmayı başardı. Çalışanlarının her birine 10 bin dolar ve açık uçak bileti vererek istedikleri yerde tatil yapabilme fırsatı tanıdı. Blakely verdiği tüm röportajlarda iyi bir takıma sahip olması sayesinde satışlarının her geçen gün yükseldiğini belirtiyor.
3-“Bilmediklerinizden gözünüz korkmasın, bunlar sizin en büyük zenginliğiniz, gücünüz olabilir.”
Sara Blakely, pazarlama ya da satış konusunda eğitim almış birisi değil. Ancak bilmediğini hiç saklamayarak kendini geliştirmeye devam etti. Pazarlama teknikleri ve logo hazırlamayı internetten edindiği bilgilerle öğrenen Blakely konusunda uzman insanlardan danışmanlık alarak şirketinin satış rekorları kırmasını sağladı.
4-İşi en iyi şekilde yapmanın yolu insanları anlamaktan geçer.
Sara Blakely, yönetim tarzıyla da farkını ortaya koyuyor. Çalışanlarına girişimci gibi davranmaları gerektiğini anlatıyor, kendi işleri gibi çalışmalarını istiyor. Onları küçük kurallarla sıkmıyor ve özgürlük veriyor. İnsan odaklı liderlik yapıyor. Empati kurmaya, insanı anlamaya, onların ihtiyaçlarını gidermeye dikkat ediyor. Birçok kadın yöneticinin aksine erkeklerin benimsediği geleneksel liderlik tarzını elinin tersiyle itiyor. Deneyip başarısız olmayı ve bunu kabullenebilmeyi bir erdem olarak sunuyor ve şirket kültürü haline getiriyor.
5-Özgün olmanın ve kendin gibi davranmanın getirisi yeniliklere imza atmaktır.
Sara Blakely’nin en önemli özelliklerinden birisi de bir problemle karşılaştığında, hata yaptığında kendine has çözümler üretebilmesi. Kadınlara özel korse fikri de böyle çıkmış. Eksik bulduğu, rahatını bozan giysilere çözüm olarak üretmiş.
6-Başarı için başarısızlıktan korkmamak gerekir.
Sara Blakely çocukken babasının onu yemek masasına oturtup, ona başarısını ölçmek için sorduğu sorudan bahsediyor: Bu hafta neyi başaramadın? Babası bu soruyla onun nerelerde başarısız olduğunu bilmek istiyordu. Ve her başarısızlık hikayesi için onu ödüllendiriyordu. Böylelikle Sara başarısızlıktan korkmak yerine onu kabul etmeyi öğrendi.
Deneyip başarısız olmayı ve bunu kabullenebilmeyi bir erdem olarak görerek denemekten hiç vazgeçmedi. Bunun ödülünü de milyarderler kulübüne genç yaşta girerek aldı.
DÜNYA KADINLAR GÜNÜ
Bu özel günü bir kez daha kutlamamıza az kaldı. Sara Blakely’nin hikayesini sizlerle paylaşmak istedim. Çünkü birçok kadın yöneticinin aksine erkeklerin benimsediği geleneksel liderlik tarzını elinin tersiyle itip feminen tarafını koruyan, insan odaklı yönetim tarzını benimseyen Sara, kadınların iş dünyasında ne büyük farklılıklar yaratabileceğine muhteşem bir örnek. Yazıyı güzel bir soruyla bitirelim bu hafta:
Bugün dünyadaki ülkeleri kadınlar yönetseydi, daha huzurlu bir dünyada yaşar mıydık?