GSYH yıllık bazda ilk kez 1 trilyon doları aştı

Alaattin AKTAŞ
Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ

TÜİK’in dün açıkladığı ikinci çeyrek GSYH verileriyle birlikte Türkiye önemli bir eşiği geride bıraktı. Kalıcı olup olmayacağı bir yana, ikinci çeyrek sonundaki yıllık GSYH, Cumhuriyet tarihinde ilk kez 1 trilyon dolar sınırının üstüne çıktı.

TÜİK’in açıkladığı çeyrek bazlı verilerden yola çıkarak yaptığımız hesaplama, son dört çeyrek toplamındaki yıllıklandırılmış GSYH’nin 1 trilyon 22 milyar dolara ulaştığını gösterdi. Yıllıklandırılmış GSYH ilk çeyrek sonunda 970 milyar, geçen yılın ikinci çeyreği sonunda ise 829 milyar dolar düzeyinde bulunuyordu.

Rekor ama!

Türkiye GSYH’de yıllık bazda ilk kez trilyon dolar sınırını aştı; çok iyi bir gelişme ama bunun nasıl gerçekleştiği de önemli.

Önce döviz bazlı GSYH'nin nasıl hesaplandığını birkaç cümleyle açıklayalım.

Cari fiyatlara göre hesaplanan GSYH o dönemin ithalatta oluşan ortalama dolar kuruna bölünüyor ve böylece döviz bazlı GSYH büyüklüğü ortaya çıkıyor. Cari fiyatlara göre GSYH ne kadar büyükse ve dolar kuru ne kadar küçükse, dolar bazlı GSYH o kadar büyük çıkıyor.

Cari fiyatlara göre GSYH’yi büyüten en önemli etken belli; enflasyon.

Son bir yıldan söz ettiğimize ve özellikle bu yıl fiyatların hızlı artışına karşılık döviz seçim için baskılandığına göre dolar bazlı GSYH'nin büyük çıkmasını sağlayan iki etken de devrede.

İlk çeyrekteki dolar kuru 18.87, ikinci çeyrekteki ise 20.27. Üçüncü çeyrek için gösterge olan dolar kuru ise bu çeyreğin ilk iki ayında, temmuz-ağustos ortalamasında 26.70 düzeyinde.

Kurun dolar bazlı GSYH’de ne kadar belirleyici olduğuna ilişkin bir örnek verelim. İkinci çeyrekte 20.27’lik dolar kuruna göre 271.5 milyar dolar düzeyinde oluşan GSYH, kur 26.70 olarak alınsaydı 206 milyar dolarda kalacaktı.

Trilyon doların tadını çıkaralım!

Dolayısıyla GSYH’de yıllık bazda ilk kez trilyon doları aşmış olmanın tadını çıkarmaya bakalım. Üçüncü çeyrek verileri açıklandığında trilyon dolarlık düzeyin geride kaldığını göreceğiz.

Dövizde bir düşüş beklenmediğine göre trilyon liginden düşmemiz kaçınılmaz. Hele hele kurda önemli bir hareket ve artış ortaya çıkarsa düşüş çok dramatik olur.

Yıllıklandırılmış büyüme giderek düşüyor

Türkiye ekonomisi yılın ikinci çeyreğinde geçen yıla göre yüzde 3.8 büyüdü. Büyüme hızı ilk çeyrekte de yüzde 3.9 düzeyindeydi.

İkinci çeyrek büyüme verilerinde en çok dikkat çeken yönlerin başında sanayi kesimindeki gerileme geliyor. Sanayi kesimi ikinci çeyrekte yüzde 2.6 küçüldü. Bu kapsamda yer alan imalat sanayindeki küçülmenin oranı ise yüzde 1.9 oldu.

İkinci çeyrekte tarım kesiminde yüzde 1.2, inşaatta ise yüzde 6.2 büyüme kaydedildi.

Yıllıklandırılmış gidişat iyi değil

GSYH verilerinde herhangi bir çeyrekteki gerçekleşme tabii ki önemlidir ama olabildiğince büyük fotoğrafa bakmakta yarar var. Bunun yolu da çeyrek bazlı veriden yıllık veriye geçmekle mümkün.

Bir veri seti oluşturduk. 2018’den bu yana olan dönemde her bir çeyrek itibarıyla yıllık GSYH değişimi ne düzeyde oluşmuş, buna baktık. Yaptığımız, son dört çeyrek GSYH toplamını, önceki dört çeyrekle kıyaslamak...

Bu veri seti yıllıklandırılmış büyüme hızının giderek gerilediğini gösteriyor. Bu yılın ikinci çeyreğinde yıllık bazda son dokuz çeyreğin en düşük büyümesi oluşmuş durumda.

Bu yıl ikinci çeyrekteki yıllık büyüme yüzde 3.8’e geriledi. Bu yıllık oran ve ikinci çeyrekteki oranla aynı olması bir tesadüf tabii ki...

Dikkat çeken bir başka yön de, yıllıklandırılmış büyümenin geçen yılın başından bu yana sürekli geriliyor olması. 2022’nin ilk çeyreğinde yüzde 11.4 olan yıllık büyümeden, bu yıl ikinci çeyrekte yüzde 3.8’e gelindi. Çok belirgin bir yavaşlama var.

Tüm zorlayıcı önlemlere rağmen...

Yıllıklandırılmış büyüme 2022 başından itibaren her bir çeyrek azalmış, belirgin bir yavaşlama söz konusu. Üstelik bu, büyümeyi yüksek tutabilmek uğruna şimdi ne kadar yanlış olduğu bir anlamda itiraf edilen ve dönülmeye çalışılan politikalara rağmen yaşandı.

İnsan düşünmeden edemiyor:

Ya bu politikalar da uygulanmasaydı büyümede halimiz ne olurdu?

Ya da bu politikalar pek işe yaramamış!

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar