Geyve ayvası üretiminde yaşanan sorunlar ve öneriler
Türkiye, dünya ayva üretiminde 1.sırada. Sakarya’nın Geyve ilçesi de Türkiye’nin ayva üretiminde ilk sırada. Ayrıca sofralık üzüm üretimi de yaygın. Sadece bu iki ürün de değil, elma, şeftali ve diğer meyvelerde, sebze üretiminde de önemli bir yere sahip.
Tarım ve Orman Bakanlığı’nın 2022 verileri ile Sakarya, tarımsal gayrı safi milli hasılada 81 il arasında 29. sırada. Sakarya’da en çok üretilen 5 ürüne baktığımızda Türkiye’nin hemen her ilinde olduğu gibi ilk sırada silajlık mısır üretimi var. Sakarya’nın silajlık mısır üretimi 880 bin 642 ton. İkinci sırada 305 bin 777 ton ile dane mısır, 102 bin 413 ton ile ayva üretimi üçüncü sırada yer alıyor. Fındık üretimi 98 bin 469 ton ile dördüncü sırada, üzüm üretimi ise 66 bin 74 ton ile beşinci sırada. Ayva ve üzüm üretiminin önemli bölümü Geyve’de.
Geçen hafta Geyve’de çiftçilerle buluştuk. Türkiye İş Bankası’nın organizasyonu ile Geyve Öğretmen Evi’ndeki toplantıya çok sayıda çiftçi, Geyve Tarım ve Orman İlçe Müdürü Hüseyin Saban, Ziraat Odası Başkan Süleyman Pınar, İş Bankası Kocaeli Bölge Müdürü Selim Kocabal, Geyve Tarım İhtisas Şube Müdürü Özkan Ünal, Köyüme Dokunma Platformu Sözcüsü Mecdi Cengiz ve platform temsilcileri, EKONOMİ Gazetesi Bölge Temsilcimiz Hasan Coşkun katıldı.
Çiftçilerle buluşmamızda ağırlıklı olarak ayva ile ilgili sorunlar, girdi maliyetleri, zirai ilaç kullanımı, pazarlama ve su sorunu konuşuldu.
Türkiye ayva üretiminde ve ihracatında dünyada lider
Ayva konusunda çok fazla güncel bilgi yok. Tarım ve Orman Bakanlığı Tarımsal Ekonomi ve Politika Geliştirme Enstitüsü verilerine göre, dünya ayva dikili alanların yüzde 55,2’si Çin’de, yüzde 7,7’si İran’da ve yüzde 7,6’sı Türkiye’de. Dikili alan bakımından Türkiye 3.sırada. Üretim miktarına bakıldığında ise dünya üretimi 700 bin ton civarında. Türkiye, yaklaşık 190 bin ton ile ilk sırada. Çin’in üretimi 118 bin ton, İran ve Özbekistan’ın 76 bin tonun üzerinde üretimi var. Türkiye, dünya ortalamasının 3,6 katı daha fazla verimliliğe sahip.
Türkiye aynı zamanda yüzde 40’ın üzerindeki pay ile dünya ayva ihracatında da açık ara önde. Dünya ihracatının yaklaşık yüzde 90’ı Türkiye, Hollanda, İspanya, Yunanistan ve Avusturya tarafından gerçekleştiriliyor. Ayva ithalatında ise yaklaşık yüzde 20 pay ile Rusya ilk sırada yar alıyor. Avusturya, Almanya, Romanya diğer ithalatçı ülkeler.
Üretimin yüzde 60’ı Geyve’de
Türkiye’de ayva üretiminin yüzde 80’i Sakarya, Bursa, Denizli, Bilecik, Çanakkale, Isparta ve Amasya’da gerçekleşiyor. Meyve veren yaşta ağaç sayısı 3,4 milyonun üzerindedir. Meyve veren ağaç başına düşen en yüksek verim 100 kilo ile Sakarya ilindedir. Ayva üretiminin yüzde 60’a yakını Sakarya’nın Geyve ilçesinde üretilmekte olup yörenin ekolojik koşullarından dolayı ayva kalitesi yüksek, sulu ve sert meyve yapısı, tadındaki şeker, asit oranındaki denge dolayısıyla tüketici tarafından daha çok tercih ediliyor.
Ayva üreticileri araştırmasında çarpıcı sonuçlar
Sakarya Üniversitesi İktisat Bölümü’nden Prof. Dr. Mustafa Akal, Busenur Gökçe, Şeyma Çelik’in 2020 yılında üreticilerle yüz yüze görüşerek yaptıkları “Geyve İlçesi Ayva Üreticileri Araştırması” bu alanda yapılmış en önemli çalışma. Bu araştırmada çok çarpıcı sonuçlar yer alıyor. Aradan 4 yıl geçmesine rağmen Geyve’de konuştuğumuz üreticilerin anlattıklarına bakılırsa aslında pek değişen bir şey olmamış.
Araştırmanın sunuşunda özetle şu bilgilere yer veriliyor: “Türkiye’de ayva üretiminin yoğun olarak yapıldığı Geyve ilçesi Türkiye ve dünya ayva arzı için önemli bir beldedir. İlçede ayva üretimi ve geliri iktisadi hayatın en önemli gelir kaynaklarından biridir. Yüz yüze yapılan bu anket çalışması Geyve yöresinde ayva üreticilerinin karşılaştığı sorunları ve üretim durumlarını ortaya çıkarma amacıyla ele alınmıştır. Çalışma kapsamında bölgenin ayva üretimi özelliklerini yansıtan Geyve ilçesinin 8 köyünde ve merkezinde rastgele seçilen 224 kişiyle yüz yüze görüşme ile anket yapılmıştır. Derlenen veriler sonucunda Geyve ilçesinde ayva üreticilerinin çoğunlukla entansif tarım (modern yöntemlerle yapılan verimi yüksek tarım) uyguladığı, ancak yüksek maliyetler ve pazarlama sorunu yaşadıkları, bu sorunların üreticilerin satış gelirlerini ve karları kısıtladığı sonucuna ulaşılmıştır.
Geyve’de ayva üretimi ve üreticilerin yapısı
Bu araştırmada 223 üretici ile yüz yüze yapılan anket sonucunda ortaya çıkan bazı çarpıcı sonuçlar özetle şöyle:
1- Demografik özelliklerine göre katılımcıların yüzde 69,5’inin 40 yaş ve üstü olduğu, yüzde 74’ünün ilkokul ve ortaokul mezunu olduğu, yüzde 18,4’ünün Geyve merkezde, yüzde 81,6’sının Geyve’nin köylerinde üretim yapıyor.
2- Üreticilerin yüzde 86,6’sı kendisine ait arazide üretim yapıyor.
3- Arazi büyüklüğü 0-20 dönümden az olan üreticilerin oranı yüzde 65,1’dir. 20-40 dönüm arası araziye sahip üreticinin oranı yüzde 31,8’dir. Arazisi 40 dönüm ve üzeri olan üreticilerin oranı sadece yüzde 3,1’dir.
En önemli sorunlardan birisi sulama
4- “Sulama yapıyor musunuz?” sorusuna üreticilerin yüzde 99,6’sı evet yanıtı verdi. Sulama verimi artırmakta, meyve kalitesini yükseltmekte ve ağaçların ömrünü uzatmaktadır. Üreticiler rasyonel bir davranış sergilemektedir. Ağaçların normal gelişmesi, yeterli meyve oluşturması, meyvelerin büyümesi ve kaliteli olması için sulamaya ihtiyaç vardır. Mevsim koşullarına ve toprağın yapısına göre yazın ayda en az bir defa sulama yapılmaktadır. Toprağın geçirgenliği azaldıkça iki sulama arası mesafe artmaktadır. İlçede ve köylerinde sulama ya Sakarya nehrinden sağlanan su kanalları ile ya da bireysel artezyen ile sağlanmaktadır. Su sorunu ülkenin her yerinde olduğu gibi Geyve ilçesinde de yaşanmaktadır. Bu verimli arazilerde su sorununu aşmak ve maliyetleri düşürmek için başlanan tarımsal sulama barajlarının bitirilmesi ve yenilerinin yapılması beklenmektedir.
Yaptığımız toplantıda da en fazla su sorunu dile getirildi. Sulama fiyatının ve maliyetinin çok yüksek olmasından şikâyet edildi.
Gübre ve zirai ilaç kullanmayan üretici yok
5- Üreticilere “Kaç kilo gübre kullanıyorsunuz (yıllık)?” sorusun üreticilerin yüzde 56,5’i 0-540 kilogram, yüzde 30,9’u 540-1080 kilo, 1080 kilo ve üzerinde gübre kullanan üreticilerin oranı ise yüzde 12,6 oldu.
6- “İlaç kullanıyor musunuz?” sorusuna üreticilerin tamamı “evet kullanıyorum” yanıtı verdi. İlaç kullanmayan yok. Üreticilerin yarısından fazlası (yüzde 51,6) yıllık 0- 10 bin 304 lira arası ilaç parası ödüyor(2020 fiyatları ile). Yüzde 41,3’ü ise 10 bin 340 lira ile 20 bin 680 lira arasında ilaca para ödüyor.
7- Aynı ankete göre üreticilerin sadece yüzde 11,7’si destek, kredi alıyor, yüzde 88,3’ü destek veya kredi almıyor. Tarım Bakanlığı’ndan destek kredisi kullanan sadece 1 üretici varmış o dönemde.
Yine toplantımızda üreticiler ayva için desteklerin çok yetersiz olduğunu ve üretimin desteklenmesi gerektiğini dile getirdi.
Üreticiler eğitime hasret
8- Ankete katılan üreticilerin yüzde 92,8’i ayva üretimi konusunda eğitim almadığını ifade etti. Ayva üretimi üzerine eğitim alınmaması çok büyük bir dezavantaj olup ilgililerin bir an önce eğitim işine el atmaları önerilir. Burada en uygun yöntem üreticin ayağına gidip bahçede yerinde üreticilerle veya birbirine komşu bahçeli grup üreticilerle görüşüp üreticileri yerinde, uygulamalı bilgilendirmektir. Bilgi edinme konusunda üretici bilinçsiz; bilginin öneminin farkında olsa da edinmeye zaman ayırma geleneği bulunmamakla birlikte ülkemizin sahip olduğu on binlerce ziraat mühendisleri de yeterince ve yerli yerinde değerlendirilememektedir.
Pazarlama ve fiyat sorunu yaşanıyor
9- Üreticilerin yüzde 8,1’i ürettiği ayvayı doğrudan hal aracılığı ile satarken yüzde 39’u tüccara, yüzde 52,9’u aracılar üzerinden tüccara satıyor. Ankete katılan üreticilerin yüzde 41,3’ü pazarlama sorunu yaşadığını ifade ediyor.
10- “Daha iyi pazarlama için ne önerirsiniz?” sorusuna üreticilerin 39,9’u aracıların kaldırılmasını, yüzde 32,9’u devlet desteğinin artmasını, yüzde 17-9’u hal satış yerinin açılmasını isterken sadece 1 üretici kooperatif kurulmasını istedi.
11- Üretimde kalite ve verimi arttırmak için, üreticilerin yüzde 34,1’i eğitim verilmesi gerektiğini söylerken yüzde 4’ü ilaç, yüzde 10’u gübre kullanılmalı yanıtını verdi. Hepsi yapılmalı yanıtını verenlerin oranı yüzde 50,7 oldu.
Bölünmüş arazi, yüksek maliyet düşük fiyat sorunu
Araştırmanın sonuç bölümünde ise özetle şöyle deniliyor:” Bu çalışmada Sakarya’nın Geyve ilçesinde ayva üreticilerinin sorunları, üretim ve pazarlama durumları ortaya konmuştur. Yüz yüze görüşme ile yapılan anketimize 223 üretici gönüllü katılmıştır. Anket sonucunda üç önemli durum-sorun tespit edilmiştir.
Birinci önemli durum-sorun “Arazi” bölünmüşlüğü bulgusudur. Ankete katılan 223 üreticinin yüzde 65,1’i 20 dönüm veya altında araziyi işletmektedir. Arazinin büyük bölümünün bu şekilde parçalar halinde işletime ayrılmış olması verim düşüklüğüne ve maliyet artışına sebep olmaktadır. Ayrıca bölünmüş araziler çalışma ortamını güçleştirmektedir.
İkinci önemli durum-sorun, ilaç ve gübre maliyetlerinin yüksek olması bulgusudur. Üreticilerin ürün elde etmek için kullandığı ilaç ve gübre maliyetleri, dönüm başına atılan ilaç ve gübre miktarı fiyata yansıdığında oldukça yüksek ilaç ve gübre maliyetleri göze çarpmaktadır.
Üçüncü önemli durum-sorun, üreticinin ürününü arzu ettiği fiyata satamaması bulgusudur. Anket verilerine göre çiftçi ürettiği ürünün büyük bölümünü tüccarlar üzerinden satışını gerçekleştirmektedir. Pazarlama konusundaki problemin asıl kaynağı üreticinin elde ettiği ürünü istediği fiyata satamaması ve araya giren tüccarların üretilen ürünün fiyatını beklenenden aşağıda bir fiyattan almasıdır.
Dolaysıyla, ilk iki bulgu yüksek maliyetlerin kaynağını oluştururken üçüncüsü de satış gelirlerinde kısıt oluşturduğu için üretici karı çift yönlü düşmektedir. Buna rağmen üreticilerin çoğunluğu ayva üretmekten memnun ve ayva üretmeye devam edeceklerdir. O halde bu istekli üreticilerin üretimlerinde süreklilik sağlamak için üreticilerin sürekli eğitimi, üretim ve pazarlama koşullarının iyileştirilmesi, kalitenin artırılması vb. sağlanması yönünde çabaların artırılması lazım gelmektedir.”
Çiftçiler ne istiyor?
Bu bilimsel çalışmanın izlerini Geyve’de ki toplantımızda gördük. Bir üretici söz alarak “attığımız ilacın neye yaradığını bilmiyoruz ben ne ilaç atacağını gidip bayiye soruyorum daha bilinçli bir ilaçlamanın olması gerekiyor. Bu konuda eğitime, yönlendirmeye ihtiyaç var” dedi.
Bir başka üretici ve aynı zamanda soğuk hava deposu sahibi, ayvayı soğuk hava deposuna koymanın maliyetinden yakınarak: “Ayva üreticisi batmaya başladı. Soğuk hava deposuna ürünü koyduğunuzda üzerine kilo başına 3 lira fiyat artışı geliyor. Deponun elektrik maliyeti yüksek, devlet desteği yok.”
Üreticilerin en çok şikâyet ettiği konu ise sulama maliyeti ve yüksek fiyat oldu. Geyve’de yağışın az olduğunu bu nedenle sulamaya ihtiyaç olduğunu belirten üreticiler sulama bedellerinin çok yüksek olmasından şikâyetçi oldu. Ayrıca ilaç kalıntısı için yapılan analiz bedelinin 1200 liradan 3500 liraya çıkmasından şikâyet ettiler.
Geyve Tarım ve Orman İlçe Müdürü Hüseyin Saban toplantıyı sonuna kadar izledi ve söz alarak üretim planlamasının önemine vurgu yaptı. Üreticilerin sorularına yanıt verdi. Eğitim çalışmalarına ve bilgilendirme toplantılarına daha çok ağırlık vereceklerini sözlerine ekledi.
Özetle, ayvanın “başkenti” olarak bilinen Geyve’de üreticinin sorunları diğer bölgelerden farklı değil. Girdi maliyetleri yüksek, ürün fiyatı düşük. Hasat döneminde kilosu 9-10 liraya satılan ayva tüketiciye 40-50 liradan satılıyor. Üretici desteklerin yetersiz olmasından yakınıyor. Türkiye üretiminde 1. Olduğu ayvada bu sorunları yaşamamalı.
İş Bankası 66 yıldır Geyve’de
Bu yıl 100. Yılını kutlayan Türkiye İş Bankası 1966’dan bu yana tam 58 yıldır Geyve’de hizmet veriyor. Bundan sonra Türkiye’deki 56 tarım ihtisas şubesinden biri olarak faaliyetlerini sürdürecek. İş Bankası Geyve Tarım İhtisas Şubesi Müdürü Özkan Ünal, tarımda verimliliğin artırılması, girdi kullanımın ise azaltılması gerektiğini belirterek özetle şunları söyledi: “ Arzu ettiğimiz noktaya ancak teknolojiyi etkin kullanarak ulaşabileceğimize inanıyoruz. Teknolojiyi de artık ilaç, gübre, tohum, akaryakıt gibi tarımsal üretimin temel girdilerinden biri olarak ele almak gerektiğini düşünüyoruz. Bunun için de kamu kurumları kadar bizim gibi finans kurumlarına ve diğer sektörlerde faaliyet gösteren kuruluşlara da görevler düşüyor. Türkiye İş Bankası Grubu olarak tarımda ekosistemin tüm paydaşlarıyla birlikte ülkemiz adına yeni bir hikâye yazabileceğimize inanıyoruz. Stratejik önceliklerimiz arasında yer alan tarımı milli bir mesele olarak sahipleniyor tarımda ülkemiz için varız diyoruz. Tarım bankacılığı bizim için ticari bir faaliyetin çok ötesinde büyük bir anlam taşıyor. İhtisas şubelerimizle tarımda sürdürülebilirliği sağlamak ve verimlilik artışına katkıda bulunmak için ekosistemin önemli bir bileşeni olarak yerimizi alıyor, tarım alanında kalıcı değer yaratmak istiyoruz.”