Faizin on par'etmez bende enflasyon olmasa
Merkez cephesinde yeni bir şey yok. Dünkü olağan toplantıda faizi %19’da sabit tuttu ve zaten hareket alanı kalmamış Başkan; böylelikle görevde kalma süresini uzatmış oldu. Zira faiz indirse dolar zıplayacak, yükseltse görevden alınmak için takvime bakacaktı.
Aslında Merkez’in elinde kalmış tek silah olan faizin de fiyat istikrarını sağlama yolunda fazlaca işe yaradığı söylenemez. Hele ki yurtdışından enflasyon ithalatı döneminin başladığı, FED’in “2023’te faiz artacak” dediği ortamda, insanlar Türk Lirası’na olan güvenini yitirmiş durumda.
Faizdeki yüksek seyrine rağmen TL’ye ilgi neden zayıf?
Ne yerli ne de yabancı yatırımcıdan bu faizlere rağmen ciddi para girişi göremiyoruz. Herkes; lira dışında kendine güvenli liman arayışında ve gözü riskli varlıklarda… Kripto para dahi liranın taşıdığı risklerden daha güvenli geliyor insanlara. Faiz, Merkez ile CB arasında yakar top gibi gidip geliyor.
Kürede en yüksek faizi veren beşlideyiz
Kürede en yüksek enflasyonu olan ilk 5’teyiz. Faiz liginde daha ileriye koşuyoruz. Venezuela ve Arjantin’den sonra en yüksek faizi veren ülke Türkiye. Bu faizle ülkemiz sıcak para cenneti olması gerekirken CDS’leri 400’lerde ve yüzümüze bakan yok.
İKİ SORU İKİ CEVAP
Niye yüksek faiz ödüyoruz?
Enflasyonumuz yüksek.
Enflasyonu neden düşüremiyoruz?
Düşürmek için riskleri azaltmamız gerek.
FAİZİ ÜLKE EKONOMİSİNİN GÜNDEMİ YAPAN 5 NEDEN
1-Sıcak para ihtiyacı
2-Yabancı paraya yönelim
3-TL’ye ilgiyi canlı tutmak
4-Yükselen enflasyon ateşi
5-Faizi siyasileştirmek
FAİZ BU; İNER DE ÇIKAR DA NEYE YARAR?
Ekonomi biliminde çok şeye yarar da bizde fazlaca işe yaramıyor. Zira faiz Türkiye’de iç siyasetin bir enstrümanı… İnmesini temenni etmek başka, talimatla indirmek başka…
Yüksek faizi kim ister ki? Peki, riskleri nasıl azaltabiliriz? Öncelikle TV’ye çıkıp; “Merkez Bankası Başkanı ile konuştum, faizleri düşürmeliyiz” demeyi, bir kenara bırakarak başlayabiliriz.
Merkez Bankası’nın iç siyaset arenasından çekmeli, başkanı her kimse ona görevde kalacağı güvencesi verip elindeki politika araçlarını bilimin ışığında ekonominin kurallarıyla özgürce kullanmasına fırsat vermeliyiz.