Enflasyonla mücadeleye rağmen “kamu yatırımları” tam gaz!...

Nevzat SAYGILIOĞLU
Nevzat SAYGILIOĞLU EKO ANKARA

 

Malum, Türkiye’de yaklaşık 1,5 yılı aşkın zamandan beri enflasyonla mücadele programı uygulanıyor. Zaman zaman yapılan revizyonlara rağmen bir yandan hükümet tarafından OVP çerçevesinde ve bir yandan da Merkez Bankası tarafından çeşitli hedefler ortaya konuluyor.

2024 yılında TÜFE’nin yüzde 44,39, 2025 yılı enflasyon hedefinin de yüzde 21 olduğu ortada.

Özellikle enflasyonla mücadele adına merkezi yönetim bütçesiyle de tasarruf tedbirleri uygulanıyor. Hatta 2024 yılı bütçe ödeneklerinin öngörülene göre yaklaşık 1 trilyon lira daha az gerçekleştirildiği biliniyor.

Konuya bütçe açısından bakıldığında, enflasyonla mücadele adına bazı harcamaların kısılması yoluna gidilmesi gerektiği ortada. Şöyle ki; başta personel giderleri ile mal ve hizmet alımları olmak üzere yatırım harcamalarında ciddi anlamda kısıntıya gidilmesi şart.

Zira bütçe harcamalarının kısılması yoluyla ekonominin soğutulması ve özellikle dar ve sabit gelirlilere geçici de olsa ilave satın alma imkanı verilmemesi lazım.

Oysa durum hiç de öyle değil.     

Şimdi tasarruf edilmesi ve kemer sıkılması gereken 3 kaleme bakıyoruz:

·               Personel giderlerinin 2024 ödeneklerinin yüzde 4 üzerinde gerçekleştiğini ve 2025 yılında da bir önceki yıl ödeneklerine göre yüzde 36 artış olduğunu,

·               Mal ve hizmet alımları 2024 ödeneklerinin yaklaşık yüzde 10 üzerinde gerçekleştiğini ve 2025 yılında da bir önceki yılın ödeneklerine göre yüzde 50 artış olduğunu,

·               Sermaye giderlerinin de 2024 ödeneklerinin yüzde 20 üzerinde gerçekleştiğini ve 2025 yılında da bir önceki yıl ödeneklerine göre yüzde 40 artış olduğunu görüyoruz.

Ödenek bazında baktığımızda, 2024 bütçe ödeneklerinin 2024 yılına göre 2025 yılında yüzde 32,8 oranında artmış olmasına rağmen; yatırım harcamaları kaleminin ödenek bazında yüzde 40 oranında artırıldığını anlıyoruz.

Şimdi de kamu yatırımlarına ya da sermaye giderleri alt kalemlerine göz atalım.

2025 merkezi hükümet bütçesinde kamu yatırımları (Sermaye Giderleri) Yatırım programında; toplam tutarı 10,6 trilyon TL olan 3.783 proje var.  Bu projelere ayrılan 2025 yılı toplam ödeneği geçen yıla kıyasla %43,4 artırılmış (mahalli idareler hariç). Toplam yatırım tutarının yaklaşık 1,2 trilyon TL’si devam eden, 268,5 milyar TL’si ise yeni projeler için öngörülmüş.  Öte yandan bu projeler kapsamında yaklaşık 160,2 milyar TL’lik dış kredi kullandırılması hedeflenmiş.

Program kapsamında gerçekleştirilecek yatırımların sektörel dağılımına yönelik karşılaştırmada ise, geçen yıla göre en yüksek yatırım artışı yüzde 62,4 ile tarım sektöründe görülüyor. Bunu yüzde 58,2 ile konut, yüzde 47,2 ile sağlık, yüzde 45,6 ile enerji ve yüzde 44,5 ile eğitim sektörleri izliyor.

Ancak bu artış oranlarına bakmak yeterli değil. Yatırım harcamaları içerisinde hangi kalemlerin aslan payını aldığını görmek lazım.

En büyük yatırım ödeneği, 812 adet projeyle 440 milyar lira ulaştırma/haberleşme sektörüne ayrılmış. Bu ödeneğin 221,3 milyar TL’si demiryolu, 157,6 milyar TL’si ise karayolu ulaştırmasına ait.

Ulaştırma sektörü alt kalemlerine göre, 2025 yatırım programında, Karayolları Genel Müdürlüğü için 170 milyar lira, DSİ Genel Müdürlüğü için 148,4 milyar lira, TCDD Genel Müdürlüğü için ise 97,2 milyar TL ödenek ayrılmış.

Bu arada yeni bir konut hamlesi olarak adlandırılan konut seferberliği ile sektöre ayrılan yatırım ödeneği ise sadece 24,7 milyar lira.

Sözün özü; 2025 bütçesi de tasarrufu öngörmediği gibi, özellikle yatırım harcamaları (sermaye giderleri) kalemi başta olmak üzere pek çok kalemde tasarrufun yapılmayacağı anlaşılıyor. Bu da enflasyonla mücadele gücünü ortadan kaldırıyor.

 

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar