Enflasyonda ilk 5'e girerken, milli gelirde ilk 20'in altına indik
Dr. Ali TOPÇUBAŞI
Türkiye İstatistik Kurumu’na (TÜİK) göre yıllık fiyat artışları mart ayında yüzde 61.14'e, aylık da yüzde 5.46'a yükseldi. Akademisyenlerden oluşan ENAG'a göre ise aylık enflasyon yüzde 11.93, yıllık olarak da yüzde 142.63 arttı. Oysa ABD'de yıllık enflasyon yüzde 7.9, Avrupa ortalaması yüzde 5.9, Japonya da yüzde 0.9, batık olarak kabul edilen Arjantin'de yüzde 52.4 . Yani bizdeki aylık enflasyon batılı ülkelerin yıllık enflasyonundan fazladır. Tekrar uçuracağız denilen yeni ekonomi politikasında enflasyon oranı toplamı geçmiş yılların 10 katına yaklaşırken, 17. büyük ekonomiden ilk 20'in altına inmemize yaklaşmış olduk.
2002 yılında dünya milli gelirinden aldığımız pay binde 12 iken günümüzde binde 7.6'ya inerek 1970'lerin düzeyine gerilemiş olduk. 1974 yılında 35.4 milyar dolar gelir ile 5.2 milyar dolar geliri olan Singapur'un yaklaşık 7 katı, 19.5 milyar dolar olan G. Kore'nin yaklaşık 2 katı, 9.3 milyar dolar olan Hong Kong'un yaklaşık 4 katı büyüklüğünde olan bir ülkeydik. Oysa söz konusu ülkeler günümüzde bizi fersah fersah geçmiş durumdalar. Ayrıca bu ülkelerdeki yıllık enflasyon oranlarının yüzde 5'in altında olduğunu da hatırlatalım. Dünya Bankası’na göre 2002 yılında kişi başına gelirimiz Rusya, Polonya, Litvanya, Macaristan, Romanya gibi ülkelerin üzerinde iken günümüzde aşağıya indiğimiz anlaşılmakta. Ayrıca son 10 yılda hem toplam milli gelirimizin hem de kişi başı gelirimizin dramatik bir şekilde aşağıya indiği anlaşılmakta. Nitekim 2013 yılında kişi başına gelirimiz 12.615 dolar iken 2022 yılında 8 bin doların bile aşağısına inmesi beklenmekte.
20 yıl öne 2023 yılında enflasyon oranımızın yüzde 5, işsizlik oranımızın yüzde 5, ihracatımızın 500 milyar dolar, toplam milli gelirimizin 2 trilyon dolar, fert başına gelirimizin de 25 bin dolar olacağını programlamıştık. Oysa tüm bu hedeflerin çok gerisinde kalmamızın yanı sıra, bilhassa son 10 yıl da hızla irtifa kaybettiğimiz anlaşılmaktadır.
Kur Korumalı Mevduat’ın (KKM) ekonomik dengeleri bozucu etkisi devam ederse, 2023'deki ekonomideki olumsuz gelişmelerin devam etmesini beklemeliyiz. Hedeflenen ilk 10 arasına girmek bir yana, önümüzdeki yıl İsviçre, Tayvan ve S. Arabistan'ın bizim üzerimize çıkarak ilk 20'nin dışında kalmamızın büyük ihtimal olduğu anlaşılmaktadır.