“Enflasyon ve cari açık”
Ekim Ayı enflasyon oranları bu sabah açıklandı. TÜFE %2.88 ile beklenenden yüksek açıklandı.
Halbuki, bir haber kanalının Ekim ayına ilişkin düzenlediği enflasyon anketine katılan 19 kurumun medyan beklentisi aylık %2,5 seviyesindeydi. Buna göre Ekim’de yıllık enflasyonun da % 48 seviyesinde gerçekleşmesi bekleniyordu. Açıklanan % 48,58 oldu.
Bu arada Ekim enflasyonu için en düşük aylık beklenti %2,1 olurken en yüksek beklenti % 3 olarak söylenmişti. Daha önceki raporlarda belirttiğim gibi, tahminlerin ortalaması gerçekçi bir yaklaşım değil. Yine de %2,5 'ten daha düşük çıkmasını biz de beklemiyorduk. Nitekim öyle çıktı.
Söylediğimin teyidini şuradan yapılabilir: Ekim için en yüksek enflasyon tahmini % 48,8 olmuş en düşük tahmin ise %42,5 seviyesinde olmuş ki, yüksek söyleyenler isabet kaydetmiş gözüküyor.
Ankete katılan kurumların 2024'e ilişkin yılsonu enflasyon tahmini bir önceki anket dönemine göre 2 puan artarak % 44 olmuş. Böylece TCMB'nin yıl sonu tahmini olan % 34-42 aralığını üst bandını aşılmış oluyor. Zaten Ekim Ayına ait % 48,58'lik TÜFE işlerin doğru gitmediğini bizlere gösteriyor.
Tabii, 2024 yılının sonuna ilişkin en düşük tahminin bile %42 seviyesinde olması, hem OVP hem de Merkez Bankası öngörülerinin doğru çıkmayacağını bize anlatıyor. Yılın bitimine az kala açıklanan OVP'de bile 2024 için hatalı öngörü yazanların 2025 için beklentileri zaten doğru çıkamaz. Bozulmak, gücenmek yok.
Bu arada Ankara’dan gelen "2025 sonunda enflasyon %20'nin altına olacak" açıklaması, %17,5 'ten daha yüksek çıkacağını ima ediyor desem yanlış olmaz. Buradan da anlıyoruz ki 2025 yılında resmi enflasyon en az %25 civarında olacak. Çünkü 2024 yılın için önce %36 sonra %38 ve nihayetinde %42 hedeflenmişti.
Merkez Bankası beklenti anketlerinde vatandaşların hala %70'ye yakın 12 aylık enflasyon beklentisi, ekonomi yönetimine güven duyulmadığını gösteriyor. Genellikle vatandaşların beklentisi kamunun beklentilerin daha isabetli olduğu için 2025 ile ilgili endişelerin arttığı söylenebilir. Ekonomi Yönetiminden gelen açıklamalar da yüreklere su serpmiyor açıkçası. Bir de şu cümleye takıldım açıkçası: "Sürdürülebilir cari açığı kalıcı hale getireceğiz" demiş.
Böyle bir açıklama peşinen yenilgiyi kabul etmek anlamına geliyor. Buna göre ihracatta katma değeri artırarak ve döviz kazandırıcı faaliyetlere ağırlık vererek cari fazla verme ihtimalimiz tamamen "imkânsız" olarak kabul edilmiş oluyor. Ekonomi yönetiminin üzerinde çok çalışılmadan açıklama yapmaması üzerine çok uyarıda bulundum. "İletişim bacağı eksik" diye ısrar ettim. Maalesef haklı çıktım.
Atanan kişilerin yarattığı ilk heyecan 1,5 yıl sonra yerini endişeye bıraktı. Bir önceki ekonomi yönetimine 2 sene tahammül gösterenler, bu yönetime de gösterecektir mutlaka. Ancak bekleyiş mutlu sonla bitmeyecek gibi gözüküyor.