"Eleman El Aman"
Olay tamamen gerçektir ve benim başımdan geçmiştir.
Yurt dışında yıllardır yaşayan çok eski bir dostum, biraz genç emekli olup kendi işini kurmak istediğini belirtti. İşin konusunu da kendisinin uzun yıllar çalıştığı sektörde hızlı giden birkaç ürün olarak anlattı. Ben de çevremde araştırma yaparak, arkadaşımın talep ettiği ürünlerin güvenilir bir üreticisini aradım ve tavsiye üzerine bu yılın mayıs ayının 20'sinde bir üretici ile temas ettim.
Adı ve telefonu verilen yöneticiyi arayarak kendisine, arkadaşımdan ve kuracakları işten söz ederek talep edilen ürünleri satmayı düşündüğü sektörde sahip olduğu deneyimini anlattım. Görüştüğüm kişi bana nezaketle istediğim bilgiler konusunda yardımcı oldu ve işi başka bir arkadaşının takip edeceğini belirterek, bu eleman ile bir WhatsApp grubu kurmamı ve iletişimi oradan sürdürmemizi tavsiye etti.
Gruba dahil edilen kişi de nezaketle yaklaşarak yapılacak işleri belirtti ve numune gönderip bize bilgi vereceklerini söyledi. Görüşmenin ertesi günü, numune gönderimi için arkadaşımın adresini kendilerine gruptan ilettim. Bu görüşmenin üzerinden tam 42 gün geçmesine karşın söz verildiği gibi numune gönderilmemişti. Bu tarihten 30 gün sonra tekrar kendileri ile temas ettiğimde yine nezaketle aynı gün hemen ilgilenip halledeceklerini söylediler. Aradan 5 gün geçmişti ve cevap yoktu…
Bir sonraki gün görüşebildik ve görüştüğüm kişi bana kargo ücreti ile bilgi vereceklerini söyledi. Aradan 26 gün geçti amma yine arayan soran olmadı ve ben bir mesaj çektim amma yine cevap verilmedi. Telefon ettiğimde, yine nezaketle karşılandım ve özür dilenerek gecikme ile ilgili nedenleri, bana kalırsa bahaneleri anlattı ve hemen bilgi verileceği belirtildi.
Bugün itibariyle bu üretici ile ilk temasın üzerinden 3,5 ay geçmiş durumda ve elimizde hiçbir şey yok ve yine bekliyoruz. Neden bekliyorsunuz diye sorarsanız, ürünün kalitesinin o pazarda kabul edildiği teyit edildi. Ürün kalitesi çok önemli olduğundan ve marka üzerinde mutabakat sağlandığından arkadaşım bekleyelim demişti. Şimdi düşüncesi ne yöne çevriliyor bilemem.
Bu olayı neden anlattım soracaksınız…
Yetişmiş eleman bulma konusunda hep yakınırız. Peki eldeki elemanların yetişkinliği konusunda ne yapmak gerekiyor? Diyebilirsiniz ki öteki işler, sezon vb. gibi unsurlar bizimle ilgilenilmesini güçleştirmiştir. Burada vurgulamak istediğim konu çok açık…
Müşterinin eskisi yenisi, küçüğü büyüğü ayırt edilmeden ilgilenilmelidir. Kuşkusuz eskilerin ve büyüklerin ayrıcalıkları olacaktır. Ancak yeni ve/veya küçük olanların kalıcılıkları ve ilerleyen günlerdeki alım büyüklüklerinin ne olacağı konusunda varsayım ve/veya önyargı ile yaklaşmak ciddi hatadır.
Sözünü etiğim olay firmanın bir müşteri yönetimi stratejisi olmadığı ve taleplerin, ilişkilerin ve tekliflerin, elemanların inisiyatiflerine bırakıldığı izlenimini vermektedir.
Pazarlarla iletişim, kişilerin inisiyatifine bırakılamayacak kadar önemli ve kurumsal düzeyde prensipleri konulması gereken bir konudur.
Firmanın işleri yoğun ise gelen talep nezaketle geri çevrilebilir. Herkese teklif verme zorunluluğu elbette yoktur amma cevapların zamanında verilmesi gerek, şarttır.
Bu sohbet bir yakınma, şikâyet değildir. İhracatçı arkadaşlarımızın kendilerini kıyaslamaları için anlatılmış gerçek bir olaydır.