‘Ekonomi’ye bak, Cumhur’un mucizesini gör

Nasıl bir EKONOMİ, Türkiye’de ekonomi gazetesi denince ilk akla gelen gazete haline gelmeyi başardı galiba. Tamamen yerli ve milli bir icat olan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi sayesinde Türkiye ekonomisinde yaşanmakta olan mucizenin nelere yol açtığını merak ediyorsanız gazetemize şöyle bir göz atmanız yeterli bence. Ne demek istediğimi daha iyi anlatmak için dünkü gazetemizde yer alan başlık ve haberlerden örnekler vereceğim.

Borsadaki kayıp %16’yı aştı                                    

Başta ABD olmak üzere pek çok ülkede ekonomi denince akla hisse senedi borsaları gelir, biz de ülkemizdeki mucizeleri anlatmaya borsadan başlayalım. Dünkü gazetemizin 1.sayfasında ilk dikkat çeken başlık şöyleydi: “Borsada 4 ayın kaybı %16’yı aştı”. Haberde “Belirsizlik ve KKM’ye talep borsayı arka plana itti” deniyordu. Döviz ve altın fiyatları yükselirken geçen yılın popüler ve tantanalı yıldızı borsa ciddi bir darbe yemişti. Acemice bir umutla borsaya dalanlar şimdi ne durumda bilmiyorum ama Cumhur İttifakı şu seçim engelini bir atlatsın bunun da bir çaresini bulur elbette. 

Refah devletine mi geçiyoruz?

Dünkü gazetemizde dikkat çeken bir diğer başlık söyleydi: “Seçim vaatleri tavan yaptı”. Yarım yamalak malumatla yeni model denemeye çok meraklı olan Cumhur iktidarı, refah devleti kurmaya mı heves etmişti şimdi de?

Galiba, iktidarı üzmemeye azami gayret gösteren TUİK’in verileri bile ücretli çalışan kesimin milli gelirden (GSYH) aldığı payın 2016’da %36,5’den 2022’de %26,5’e düştüğünü gösterince ve geçim sıkıntısı tavan yapınca, Cumhur cephesinde da bir panik yaşandı ve devlet kesesinin ağzı açıldı, bol keseden seçim rüşveti dağıtıldı.

Gazetemizdeki habere göre EYT düzenlemesi 255 milyar liraya, en düşük emekli maaşının 7.500 liraya çıkartılması 149 milyar liralık bir ek harcama gerektiriyordu. Haberde “Vaatler tavan yaptı, ek bütçe yolda” deniyordu. Bunlara ek olarak deprem felaketinin de 2 trilyon TL ek yük getireceği belirtiliyordu.

Enflasyonu azdırıp ülke parasını pul ettikten sonra banknot matbaasına fazla mesai yaptırarak seçim rüşveti dağıtan Cumhur İttifakının seçimi kaybetmesi halinde tek tesellisi kamu maliyesideki dev enkazı yeni iktidara devretmek olacak her halde. Vaat yapma yarışına giren muhalefetin de bu olasılığı hesaba katması lazım.

 Faiz düşerken iç borç rekor kırıyor

Alaattin Aktaş’ın dünkü gazetemizde yer alan yazısında da Ağustos 2021’de 1 trilyon 169 milyar lira olan devletin iç borcunun 19 ay sonra 2 trilyon 233 milyar liraya yükseldiği belirtiliyor. Bu büyük başarının da Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın Sayın Cumhurbaşkanı’nın inat ve ısrarıyla faizleri düşürmeye zorlanmasının kaçınılmaz sonucu olduğu biliniyor.

Dünkü gazetemizin aynı sayfasında birkaç ilginç başlık daha var. Bunlardan biri şöyle: “Limonda üretici ile market arasındaki fiyat farkı %573”. Bu haberin yanındaki haberde ise İstanbul Ticaret Odası’nın açıkladığı Nisan ayı verilerine göre İstanbul’da aylık enflasyonun %4,57, yıllık enflasyonun ise %62,46 olduğu belirtiliyor.

Teknofest’te ziyaretçi rekoru

Cumhur’un ekonomideki benzersiz başarısını kanıtlayan örnekleri saydıktan sonra dünkü gazetemizde yer alan bir başka habere de değinmeden edemeyeceğim. Habere göre 27 Nisan- 1 Mayıs tarihleri arasında İstanbul’da yapılan TEKNOFEST İSTANBUL etkinliğine 332 bin takım 1 milyonun üzerinde yarışmacı katılmış, ziyaretçi sayısı ise 2 milyona yaklaşmış. Gençlerin oyunun önemsendiği bir seçim öncesinde bu ilgiyi de not etmek gerekiyor. İşte böyle bir ülkede seçime giderken sonuç hakkında yorum yapmak kolay değil her halde.