Ekonomiler üzerinde petrol baskısı sürüyor, alternatif arayışı artıyor

Servet YILDIRIM
Servet YILDIRIM Ekonominin Halleri

Petrolde zirveleri yaşıyoruz. Fiyatlar 2014 yılından bu yana en yüksek seviyelerinde seyrediyor. Son bir yılda yüzde 60’tan fazla yükselmiş. Henüz makroekonomik göstergelere yansımadı ama petrol fiyatları küresel ekonomiyi baskılamaya başladı. Eğer halen 90-95 dolar bandında bulunan fiyatlar frenlenemez ve tersine çevrilemezse bizim gibi petrol ithal eden birçok ülkede büyümeler yavaşlayacak ve zaten yüksek olan enflasyon daha da artacak.

Geçen hafta 95 doların üzerini görmüştük. İran’ın arzının artacağı gibi kısa vadede gerçekleşmesi zor olan bir beklenti ile fiyatlar daha sonra 90’a kadar geriledi ama bu düşüş kalıcı olmayabilir. Dolayısıyla fiyatların 100 doları aşacağı ve 125’e doğru gittiği yorumlarını sıklıkla duymaya başladık. Hatta orta vadede 150 doları öngörenler var. Bunlar sıkıntı yaratacak seviyeler.

Bu tırmanışın sonu resesyon

Petrolde fiyat artışını destekleyen güçlü faktörler var. Mesela Ukrayna krizi ciddi bir faktör. Dünyada savaş çığlıkları atılırken petrol fiyatlarının etkilenmemesi düşünülemez. Ayrıca bazı önemli arz ve tedarik sorunları devam ediyor. Ancak enerji fiyatlarındaki sıkışma kısmen de yapay. Bazı önemli petrol ve gaz satıcısı ülkelerin aldıkları pozisyon nedeniyle fiyatlar yüksek seyrediyor. Petrol üreticileri üretebilecekleri kapasiteleri olduğu halde üretmiyorlar. Çünkü fiyatların seyrinden memnunlar. Bu yaklaşımın sonucu olarak talep canlılığını korurken arz ona ayak uydurmuyor. Petrol üreticileri eli sıkı davranıyorlar; piyasa beklendiği kadar fazla petrol vermiyorlar. Bu tabloda üç haneli rakamlar çok uzakta olmayabilir.

Kuruluşlar ve hükümetler hesaplarını son gelişmelere göre gözden geçirmeye başladılar. Bizim Merkez Bankası enflasyon tahmini oluştururken ham petrol fiyatlarının 2022 yılında ortalama 80.4 dolar ve 2023 yılında ise 74.3 dolar olacağını varsayıyordu. Gelişmeler ise ne yazık ki gerçekleşmelerin bu varsayımları aşabileceğini gösteriyor.

Eğer çok uzun sürerse bu trend küresel durgunlukla sona erer. İşte o zaman fiyatlar tekrar 50 doların altına iner ama ekonomilerde üretim ve istihdam kayıpları yaşanır.

Çare belli: Yenilenebilir enerji

Mevcut durumdan petrol ihracatçıları hariç herkes rahatsız. Hafta sonu Almanya, AB ve NATO liderleri Rusya’ya olan enerji bağımlılığından yakındılar. Bu bağımlılığı azaltmanın ne kadar önemli olduğunu anlattılar. Almanya Başbakanı Scholz batının alternatif kaynaklar bulmak için çok sıkı çalışması gerektiğini söyledi.

Bir dönem sanayileşmenin besini olarak kritik rol oynayan ancak daha sonra atmosferde yarattığı kirlilik ve bütçelerde yarattığı hasar ile dünyanın başına bela olan petrol derdinden kalıcı olarak kurtulmanın yolu belli: Enerjide fosil dışı yakıtlara geçiş ve yenilenebilinir enerji kullanımının arttırılması. Ancak böylesi bir geçişin bugünden yarına olamayacağı da ortada. Dolayısıyla fosil yakıt kullanımının sonu gelinceye kadar biz bu dertle yaşıyor olacağız.

Suudi yetkililerin OPEC toplantılarında sık sık dedikleri gibi “Taş devri taş bittiği için bitmedi.” Bu sözle kastettikleri petrol fiyatlarının yüksek tutulmasının alternatif enerji kaynaklarına yönelimi teşvik edeceğidir. Hatta bu sözün ilk defa Suudi Arabistan’ın eski petrol bakanı Şeyh Zeki Yamani’ye ait olduğu da söylenir ama galiba ilk defa Shell yöneticilerinden Don Huberts, “Taş devri dünyada taş bittiği için bitmedi ve petrol devri de petrol bittiği için bitmeyecektir” şeklinde kullanmış.

Huberts aslında hidrojenden sağlanacak temiz enerjiye dikkat çekmek istemiş. Daha sonra Zeki Yamani’nin bu sözü “Taş devri taşlar tükendiği için bitmedi ve petrol devri de petrol tükenmeden önce sona erecektir,” şeklinde değiştirerek kullandığı rivayet olunur. İlk defa kimin söylediği çok önemli değil, önemli olan taş devrinin daha yeni bir teknoloji geldiği için sona erdiğidir. Eğer bronzdan alet yapmak daha kolay ve ucuz hale gelmeseydi dünya taş devrinde kalmaya devam edecekti. Dileyelim ki bu arsız petrol fiyat artışları alternatif enerji arayışlarını hızlandırsın, teknolojik gelişmeleri artırsın ve geçişi daha ucuz kılsın.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Acaba ne demek istedi? 21 Ekim 2024