Ekonomide kazananlar ve kaybedenler

Şeref OĞUZ
Şeref OĞUZ ÖNERİ - YORUM

Ekonomide en önemli göstergeler risk göstergeleridir. Risk göstergelerini okuyabilenler; geleceğe ilişkin tedbir alır, yöntem geliştirir ve yol alır. Kazanır, kazandırır. Ancak risk göstergeleri önünüze geliyor ve bunlar hoşunuza gitmiyor, değiştiriyorsanız, durum da değişir.

Riskleri ölçüp anlattıklarına bakmıyorsanız, ya da umursanıyorsanız, hatta masanın altına süpürüyorsanız, kötü haberlere hazır olun. Zira riskleri görmezseniz onlar ortadan yok olmazlar. Sadece gözden uzak tutmuşsunuzdur ve eninde sonunda sizi kayıplar hanesine çekeceklerdir.

TÜRKİYE’NİN RİSK GÖSTERGELERİ

1-Enflasyon; Fiyatların artması ve elimizdeki para ile doldurabildiğimiz filelerin her gün fire vermesi anlamına geliyor. Enflasyon %19,58. Üstelik bu TÜİK rakamı… Hissedilen? Hissettiğince…
2-Dolar kuru; 8,87 ₺. Dokuzun üzerine demir atmak üzere.  Ürettiğimiz her 100 ₺’lik ürünün % 65’i ithal girdiden oluşuyor.
3-Kredi risk primi; CDS 432 seviyesinde. Bu oran ancak 100-150 bandında iken rahatlama görülür.

KURUMLAR HAVLU ATIYOR

Böyle durumlarda resmî kurumlar daha sık toplantı yaparlar. Açıklamalarda bulunurlar. Benim toplantılardan aldığım izlenim; “her şeyin farkındayız, riskleri de görüyoruz ama bir şey yapamıyoruz, zira elimizden bir şey gelmiyor” yönünde. İşte bu çaresizliktir toplumları çürütür.

İKİ SORU İKİ CEVAP

1-Riskleri görememenin sebebi, yetkin insan kıtlığından mı?

Aslında çok iyi ekonomistlerimiz var ve risk yönetecek yetkinliklerimiz… Fakat görmek istemeyen yönetim, bu körlük içinde onları da görmez. Yönetimin yakınındaki yetkinler ise etkisizleştirilince riskler, göre göre gerçekleşir.

2-Kazanan ile kaybeden arasındaki fark nedir?

Kazananlar; Kuzey Kutbu’na gittiklerinde soğuk olacağını ve üşüyeceklerini bilir. Buna göre donanımlı gider. Kaybedenler; Kuzey Kutbu’na gidecekleri zaman, üşüyeceklerini bilseler de hiçbir tedbir almazlar. Çünkü onlara “orası soğuk değil” buyruğu verilmiştir. Gider ve donarlar. Böyle bir fark vardır.

FAKİRLEŞEREK BÜYÜMEK

Yüksek büyüme oranlarına ulaşmak ancak hayat kalitenizin ve refah düzeyinizin düşmesidir. Yüksek enflasyondur. Yüksek işsizliktir. Yüksek faizdir. Büyürsünüz; doğrudur. Ancak bu büyüme insanlarınızı ısıtan bir büyüme değildir. Doğal gazı, kombiyi kısarak kışı geçirmek zorunda kalırsınız.

Fakirleşerek büyüyenler; gelir dağılımını bozar, Yönetim, oligark üretir. Yoksul kesimler daha da yoksullaşır. Dünya Bankası büyüme tahminin %5’ten %8,5’e çıkardı. Bunun anlamı, büyümenin hızlanacağı ama refaha kalkınmaya pek fayda etmeyeceğidir. Zira enflasyon doludizgin tırmanıyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar