Ekonomi küçülürken dezenflasyon reçetesi kimlere acı?

Maruf BUZCUGİL
Maruf BUZCUGİL ANKARA NOTLARI

Yükselmesine göz yumulan enflasyonla mücadele hiç de kolay olmuyor. Enflasyonun düşüşünü umutla izlesek de gelecek bir iki yılda ulaşmayı özlemle planladığımız yüzde 25, yüzde 12 gibi oranlar bile sıkletimizdeki ülkelere göre hala çok yüksek kalacak. Enflasyonla mücadele acı reçeteye katlanmayı gerektiriyor. Önemli olan acı reçetenin ne kadar süre uygulanacağı ve başta ücretliler olmak üzere tüm kesimlere acının hangi oranda dağılacağı. Geçen haftanın son günü TÜİK’in açıkladığı üçüncü çeyrek büyüme verileri moralleri bozdu. Dezenflasyon sürecinin dördüncü çeyrekte de ekonomiyi zorlayabileceğini gösterdi.

 

Sanayi üretimi düşüyor, inşaat yükselişte

Türkiye ekonomisi üçüncü çeyrekte yıllık bazda yüzde 2,1 büyüme kaydetse de üst üste iki çeyrek dönemde yaşanan daralma, “teknik resesyon” tartışmasını başlattı. Her şeye rağmen çok düşük de olsa süren büyümenin lokomotifinin büyük ölçüde inşaat sektörü olması geleceğe dönük başka endişeler yarattı. Sanayi yüzde 2,2 küçülürken inşaattaki yüzde 9,2'lik büyüme dikkati çekti. “Büyümenin çeyreklik bazda üst üste yüzde 0.2 daralması teknik olarak resesyona girdiğimizi gösteriyor.” diyen ASO Başkanı Seyit Ardıç, öncü göstergelerin dördüncü çeyrekte de daralmanın süreceğini işaret ettiği uyarısında bulundu. Prof.Dr. Hakan Kara’ya göre ise büyüme bir süre daha zayıf seyredecek fakat enflasyon eğilimi iyileşecek.

Vatandaşın enflasyon mağduriyeti ağır

Merkez Bankası internet sitesinde “Halk düşmanı” olduğu vurgulanan enflasyonun en büyük mağduru elbette maaş ve ücret geliriyle hayat pahalılığıyla boğuşan sabit gelirliler. Son dönemde yüksek enflasyonun yarattığı hayat pahalılığı nedeniyle ücretlerin GSYH içindeki payı da yakından izleniyor. Yıl başında ücret artışlarıyla yükselen pay, üçüncü çeyrekte geriledi. İkinci çeyrekte GSYH bileşenleri içinde ücretlerin payı yüzde 40, şirket karları yüzde 38 seviyesindeyken, üçüncü çeyrekte ücretlerin payı yüzde 36,4, karların payı ise yüzde 45,1 olarak gerçekleşti. 10 Aralık’ta başlayacak asgari ücret tespit komisyonu toplantılarında elbette TÜİK’in son büyüme verileri ile Türk-İş’in açlık ve yoksulluk Kasım ayı verileri masaya gelecek.

Toplantıların başlaması öncesinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan EKONOMİ Ankara ekibine kapsamlı açıklamalarda bulundu. Sayın bakandan aldığımız ışık ücretlilerin enflasyon mağduriyetinin giderilmesine çalışılacağı yönünde.

Dezenflasyon sürecinde büyüme mümkün mü?

Enflasyonla, hayat pahalılığıyla mücadeleyi “dezenflasyon süreci” olarak anmaya başladığımızdan beri bu mücadelenin gerekliliğinden çok, acı reçetesinin ekonomiyi daraltıcı olası etkilerini daha fazla konuşuyoruz. Büyümeyi göz ardı etmeyen OVP (2025-2027) hedefleri de zaten siyasi kaygıların hala ekonomik sorunlara çözüm gerekliliklerinin önünde gittiğini gösteriyor. Seçim öncesi tamamen siyasi planlamayla hızla yükselmesine göz yumulan enflasyonun bu kez de hızlı sert önlemlerle düşürülmesi yine siyasi çekincelerle göze alınamıyor. Enflasyonla mücadele biraz daha zamana yayılıyor ve mağduriyetler artıyor. Dünya ülkelerinde başarıya ulaşmış enflasyonla mücadele programları en az iki veya üç çeyrek ekonomiyi soğutucu önlemlerin tavizsiz uygulanması, ekonomide daralmaya tahammül gösterilmesi ve yükün ekonomik kesimler arasında eşit dağıtılmasının önemli olduğunu gösteriyor.

Ankara’nın Özbekistan’daki OSTİM gururu

Temelleri geçen yüzyılın ortalarında atılmaya başlanan Ankara’nın köklü ve gözde OSB’si OSTİM Ankara İş dünyası önderlerinin tam desteğiyle kendi benzeri bir OSB’yi Özbekistan’da kurmaya başladı. Ankara iş dünyası önderleri ASO Başkanı Seyit Ardıç, ATO Başkanı Gürsel Baran ve OSTİM Başkanı Orhan Aydın başkanlığında geniş bir heyet temellerin atılması için Özbekistan’a çıkarma yaptı. EKONOMİ Gazetesi Ankara Haber müdürü Hüseyin Gökçe bu önemli girişimi sizlere aktarmak için yakından izledi. Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev’in başlattığı girişim kapsamında OSTİM bünyesindeki OSTİM Global Proje ve Teknoloji Anonim Şirketi’ne tahsis edilen 100 hektarlık alanda Özbek – Türk Organize Sanayi Bölgesinin inşasına başlandı. Bölgenin tanıtımı amacıyla düzenlenen Özbekistan Türkiye OSTİM İş Forumunda konuşan ASO Başkanı Seyit Ardıç, Özbekistan’ın hızlı gelişen sanayisine Türk iş insanları olarak katkıda bulunmaktan gurur duyduklarını bildirdi. ATO Başkanı Gürsel Baran da Özbekistan Cumhurbaşkanı Mirziyoyev’in başlattığı Üçüncü Büyük Medeniyet Yürüyüşü kapsamında değerlendirdiği bu adımın önemini vurguladı. OSTİM Başkanı Orhan Aydın da   karşılıklı fayda sağlamaya yönelik adımların artık söylemden yaşama geçmesinin gururunu yaşadıklarını belirtti. Ankara Haber Müdürümüz Gökçe’nin aktardığı bilgiye göre sadece bu yıl 300 Türk şirketi Özbekistan’da faaliyete başlamış. Cumhurbaşkanlarının belirlediği 5 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefi de yakın gelecekte ulaşılabilir bulunuyor.

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Başkentin 101.yılı 14 Ekim 2024