"Eğlence bitti, herkes işine dönsün: Faiz kararı geliyor!"
Tahmin ettiğimiz gibi Merkez Bankası Yönetimi ile ilgili köpürtülen sosyal medya dalgası dün itibariyle sona erdi. Mesele bitti demiyorum sadece şimdilik rafa kaldırıldı. Perşembe günü açıklanacak faiz kararına odaklandı piyasa.
Elbette, 1 haftadır süre gelen tartışmaların üzerine Merkez Bankası Yönetimi itibarını korumak amacıyla tekrar bir 250 baz puanlık faiz artışı yapabilir. Hatta bu beklenti, pas geçmesine göre çok daha kuvvetli bir olasılık olarak ortaya çıkıyor. Piyasanın beklentisi de bu yönde.
Bu arada, TÜİK'in "bizim araştırmalarımıza göre vatandaş enflasyonu daha yüksek hissediyor" şeklinde bir açıklama yaptı. Aslına bakılırsa Eurostat ve Avrupa Komisyonu'nun da benzer araştırmaları var. AB ülkelerinde de vatandaşlar enflasyonu ülkeden ülkeye değişen şekilde 5 ya da 8 puan daha yüksek hissediyorlar. Yani bazen 2 kat bazen de 2 katından fazla. Daha önce yazdığım birçok raporda bu durumu arz etmiştim ve 2 yıl önce böyle bir çalışmanın yapılması gerektiğinden bahsetmiştim. TÜİK'in bu şartlarda yaptığı açıklama "aslında benim rakamlarım doğru siz yanlış hissediyorsunuz" gibi anlaşıldı.
Öyle ya da böyle enflasyon ve hayat pahalılığı daha uzun süre devam edecek, dolayısıyla Merkez Bankası'nın politika faizlerini %45'e çıkarması kimse tarafından yadırganmayacak. Hatta eski Merkez Bankacılar "elinde fırsat varken artır ki sonra düşürmek kolay olsun" derler. Benzer şekilde düşürme zamanı geldiğinde aynı metodu uygulayarak reel ekonomiyi yüksek faiz seviyelerinde iş yapmaktan korumak mümkün olabilir. Tabii, bunların her zaman tutacağını söylemek mümkün değil.
Ekonomi Koordinasyon Kurulu Toplantısı öncesinde basına verilen fotoğraf gösteriyor ki Hafize Gaye Erkan 1 aylık aradan sonra yurda dönmüş. Demek ki, Başkan'ın yokluğunda birbirinden haberli ya da habersiz farklı kesimlerin eşgüdüm içinde başlattığı kampanyanın şimdilik sonu gelmiş. Anlaşılıyor ki, Merkez Bankası'nın içinden ve dışından bir girişim planlanmış. Bunun için Başkan Erkan'ın yeterince malzeme verdiği de açık. Yine de, söz konusu girişimin kamuoyu algısını değiştirmeye ramak kala başarısız olduğu görülüyor.
Gaye Erkan'ın bu perşembe günü toplanacak Para Politikası Kurulu’na başkanlık ederken, nasıl bir ortamın yaşanacağını düşünerek sakın gerilmeyin. Büyük ihtimalle Başkan Yardımcıları kendisine isteseler de istemeseler de sıcak bir karşılama yapmış olmalılar. "Geçmiş olsun Başkan, herkesin başına gelir Başkan, meyve veren ağaç taşlanır Başkan" vs. vs. gibi. Kimse de "biz sana dememiş miydik Başkan" diye hatırlatmayacaktır. Çünkü böyle bir uyarıda bulunduklarını sanmıyorum. Dolayısıyla perşembe günü oy birliği ile faiz artışı kararı alırlar. Başkan da koltuğu bu kadar boş bırakmaması gerektiğini anlamıştır mutlaka. Yine de bir hatırlatma yapmak lazım:
Başkan Erkan her şeye rağmen Cumhurbaşkanı'nın iradesiyle orada oturduğunu biliyor. Son olay zaten bu gerçeği herkese bir kere daha hatırlattı. Bu sebeple açıklanacak karar ne olursa olsun mutlaka irade sahibinin onayını almış olacaktır. Faiz sabit tutulsa da, yükseltilse de karar sahibi Merkez Bankası olmayacaktır.