Eğitim şart (mı)?
Geçtiğimiz hafta, dostluğumuzun yaslandığı zamanın, epey uzunca bir süre olduğu bazı iş insanlarımızın kurduğu yeni bir dış ticaret şirketinin personeli ile birkaç gün birlikte olduk.
Ortaklardan birisi, geçmiş yıllarda hem dış ticaret konusunda eğitim ve danışmanlık almış ve hem de sektörde çalışmış birisi.
Personelin tümünün tecrübesiz olduğu bu işletme dışarıdan gerek uluslararası ticaret ve gerekse gümrük işlemleri konusunda düzenli ve güçlü destek alarak işlerini yürütüyordu.
Personelin bir kısmı, işlerin yürümesi sürecinde bilgi dağarcığını genişletmiş olsa da bilgi ve deneyim eksikliği, ara sıra işlerin istenildiği hızda yürümesine engel olabiliyordu.
Birkaç gün süren eğitim çalışmalarımızda gerek temel dış ticaret bilgileri gerekse firmanın çalışmalarına özel konular üzerinde çalışmalar yaptık.
Diyeceksiniz ki “Bu konudan bize ne?”
Konunun size ilginç gelebilecek olan tarafı, eğitim süresince personelin, anlatılan konular üzerinde heyecanla yorum yaparak, şirketin mevcut ve yürüyen işleri ile alınan eğitim arasında bağlantı kurmaları.
Çalışmalarımız arasında “Demek ki filanca işin temelinde bu uygulama yatıyormuş “ gibi yorumlar ya da “Bundan böyle o işlere bu açıdan bakmalıyız” şeklinde ifadeler duyuyordum.
Küçük bir grup eğitimi olduğu için yüksek etkileşimli bir uygulama oldu ve bana farklı bir gözlem yapma olanağı verdi.
Sektörün içerisinde fiilen olmayanların tepkisi ile olanların tepkisi oldukça farklı.
Kalabalık gruplarla yapılan eğitimlerde, farklı geçmişlere sahip katılımcılar karışık olduğu için, böylesi net bir gözlem yapmak olanağı pek olmuyor.
Bu çalışmamda, sektörün içerisinde süre uzun olmasa bile çalışmış olarak eğitime gelen kişilerin, daha hızla öğrendiklerini ve konuları hemen çalışmaları ile bütünleştirdiklerini gördüm.
Bu gözlemim, her zaman vurguladığım gibi dış ticaret alanındaki eleman açığını kapatmak istiyorsak, dış ticaret şirketlerinin stajyer çalıştırmaları gerek şarttır düşüncemi kanıtladı.
Komik adamın dediği gibi “Eğitim şart.”
Deneyim paylaşımı şart
Sektöre emek vermiş dostlarımızı, deneyimlerini paylaşmaya davet ediyorum.
Ben emekliyi çalışmam diyenler bile ara sıra sektör çalışanlarının karşısına geçerek meslek hayatında yaşadıklarının bir kısmını anlatsalar bile deneyimsiz veya az deneyim sahibi dostlarımıza oldukça faydası olacaktır.
Eğitimci ve danışman olarak çalışan birçok yüksek yeterlilik sahibi insanımız var.
Ancak, sektörel ihtiyacı algılayıp ortaya çıkan kerameti kendinden menkul çantacıları da maalesef duyuyoruz ve görüyoruz.
Eğitim ve danışmanlık arayışı içerisinde olarak bilgi soran dostlarımıza, çalışacakları kişilerin deneyim ve bilgi birikimine bakmalarını öneriyorum.
Sektörde dirsek çürütmemiş ve ayakkabı eskitmemiş, sadece literatür okumuşların işletmelerine ne kadar faydası olabileceğini tartmalarını salık veriyorum.
Kuşkusuz literatür bilgisi de önemlidir amma sadece defter kitap arasından gelen ve deneyimle yoğrulmamış bilginin katkısı hangi seviyede olur düşünmemiz gerekir.
Bilgi ve deneyimin birleşimi, kazancın güvencesi olur…