Dünyanın en zengin yüzde 10’u emisyonların yarısından sorumlu
Nobel ödüllü birkaç ekonomist tarafından gerçekleştirilen yeni bir analiz, dünyadaki “emisyon eşitsizliklerine” dair somut rakamları ortaya koyuyor.
Analize göre, dünyanın en zengin yüzde 10’u, küresel emisyonların yarısına neden oluyor. Küresel nüfusun yarısını oluşturan en yoksullar ise, emisyonların sadece yüzde 12'sinden sorumlu.
Paris School of Economics merkezli World Inequality Lab araştırma grubu tarafından hazırlanan rapor, dünyadaki küresel gelir ve servet farklılıklarının yanı sıra, cinsiyet ve çevresel eşitsizliklerin haritasını çıkarıyor.Analizin baş yazarı Lucas Chancel, “İklim politikası tartışmalarında temel bir sorun var: Bu tartışmalar, eşitsizliği nadiren kabul ediyor” diyor.
Analize göre; ABD, enerji karışımı ve tüketim alışkanlıkları göz önüne alındığında, dünyanın en büyük karbon emisyonuna neden oluyor. Bir Amerikalı ortalama olarak dünyanın geri kalanından üç kat daha fazla karbon emisyonuna yol açıyor. Ortalama bir Amerikalı her yıl 21 ton karbon salımına neden olurken, Sahra Altı Afrika'da kişi başına düşen yıllık karbon salımı sadece 1,6 ton.
Sadece zengin-fakir ülkeler ayrımı değil
Chancel şu yorumları yapıyor: “Araştırmacılar, çeşitli bölgelerde orta sınıf, zenginler ve düşük gelirli insanlar tarafından yaratılan emisyonları analiz ettiklerinde, ‘bu sadece zengin-fakir ülkeler ayrımı değil: fakir ülkelerde yüksek karbon emisyonu yaratanlar olduğu gibi, zengin ülkelerde çok düşük karbon emisyonuna yol açanlar da var.”
Örneğin, Doğu Asya ve Orta Doğu'daki zengin insanlar, yılda kişi başına 5 ton karbon emisyonuna yol açan Avrupa'nın en fakir insanlarından daha fazla karbon emisyonuna neden oluyor. Bu oranlar 2019'da sırasıyla yaklaşık 39 ve 34 ton olarak gerçekleşti.
ABD'de ise en zengin yüzde 10 ile en fakir yüzde 50 arasındaki fark çok açık. En zengin Amerikalılar, her yıl kişi başına 75 ton salarak dünyadaki en yüksek emisyon salımı gerçekleştirirken, düşük gelirli bir Amerikalı aynı zaman diliminde yaklaşık 10 ton karbon emisyonuna neden oluyor. Chancel, "Bunun aşırı bir örneği, milyarderlerin uzaya dokuz dakikalık bir yolculuk yapmaya karar vermesi. Tahminler, bunun yolcu başına 75 ton karbon emisyona neden olduğunu ortaya koyuyor. Dünyada yaklaşık bir milyar insanın kişi başına düşen bu emisyon düzeyine ulaşması bir ömür sürer” diyor.
Orantısız etki
Analizi kaleme alan yazarlar, ülkelerin iklim değişikliği ile mücadele etmek için hayata geçirdikleri politika kararlarını değerlendirdikten sonra, orta ve alt sınıfların bu kararlardan orantısız bir şekilde etkilediklerini ortaya koyuyorlar. Yazarlar, zaten geçinmek için mücadele eden insanlara aşırı yük getiren karbon vergisi gibi yaklaşımlar yerine, kirliliğe yol açan bir servet vergisi veya kaynakların kıt olduğu ülkelerde veya bölgelerde su haklarına benzer şekilde bireysel karbon hakları oluşturmak gibi önlemler öneriyor.