Dünya piyasalarından notlar
Gelişen ülkelerin para birimlerinde bir satış baskısı gözleniyor. Amerika ve Avrupa piyasaları marttan beri kazanç fırsatları sunuyor. Yatırımcılar da bunu değerlendiriyorlar.
ABD’deki başkanlık seçimi ve virüsle ilgili konular, finansal varlık fiyatlarını dalgalandırıyor. Özellikle hisse senedi piyasasındaki oynaklıklar (volatiliteler) yükseliyor. Tahvil-bono piyasasındaki oynaklığın düşük olması normaldir. Çünkü merkez bankalarının tahvil ve bono alımları devam ediyor. Faizlerin yükselmesine izin verilmiyor. Önümüzdeki 1-1,5 senede dünyada enflasyon yükselirse, sabit getirili enstrüman piyasalarının gündemi değişir. Tabii bu kısa vadenin konusu değildir. Döviz piyasalarındaki volatilite çok düşük seviyeleri gördü. Buradaki hafif yükseliş yatırımcılara rahatsızlık vermiyor. Gelişen ülkelerin para birimlerinde bir satış baskısı gözleniyor. Amerika ve Avrupa piyasaları marttan beri kazanç fırsatları sunuyor. Yatırımcılar da bunu değerlendiriyorlar. Ben eninde sonunda küresel yatırımcıların gelişen ülkelerin piyasalarına döneceklerini düşünüyorum. Pandeminin ne zaman biteceği, yaratacağı tahribat öngörülemezken, gelişmiş ülkelerin ekonomileri için pozitif beklentilere girmenin bir anlamı bulunmuyor. Gelişmiş ülkelerin son on yıldaki büyüme ortalamaları da önümüzde duruyor.
Amerikan Doları güçlendikçe, piyasalarda doğal olarak tedirginlik artıyor. Kâr realizasyonları gerçekleşiyor. Dolar endeksinin yaklaşık yüzde 60’ını EUR/USD paritesi oluşturuyor. Parite 1,20’nin üzerini gördükten sonra, Avrupa Merkez Bankası’ndan sözlü bir müdahale geldi. Kademe kademe 1,17’ye geriledi. Paritenin yılsonuna kadar bir bant içinde kalabileceğini düşünüyorum. Kabaca, alt sınır 1,15, üst sınır 1,20 olabilir. Risk iştahındaki her artış euroyu destekleyebilir. Euro yatırımcıları mayıs-eylül döneminde iyi para kazandılar. Yatırımcı para kazandığında, pozisyonu tekrarlamak isteyebiliyor. Kazandığı son işlemi unutmuyor. Spekülatörlerin euro-alım pozisyonlarının hâlâ yüksek olduğunu belirteyim.
Dolardaki yükseliş, emtia fiyatları üzerinde de baskı yaratıyor. Son dönemde iyi performans gösteren bakır fiyatı bile sert düştü. Virüs nedeniyle ortaya çıkan arz-talep dengesizliğini daha uzun süre konuşacağız. Talepteki zayıflık sürecek. Güvenli liman olarak görülen altın fiyatı da zorlanıyor. Altının ons fiyatında 1.880 dolar bölgesi önemli olabilir. Altın fiyatında düşüşe oynayanlar, psikolojik açıdan üstünlüğü ele geçirdiler. Yatırımcıların altın-alım pozisyonları yüksek sayılır. Yazdığım fiyat bölgesi düşerse, bu alım pozisyonları hızla kapatılabilir. Buna göre düşüş hızlanabilir. Orta-uzun vade için altın fiyatının görünümü olumludur. Fakat kısa vadede böyle bir risk bulunuyor.