Dove’un Güven Projesi depremzede gençlere umut vermek için yola çıktı
Dünyanın en büyük felaketlerinden birisi olan 6 Şubat 2023 tarihli deprem 11 ilimizi ve milyonlarca vatandaşımızı etkiledi. Deprem, çocukları ve gençleri gelişim fırsatları, akranlar arası etkileşim için güvenli alanlar ve sağlık ve hijyen hizmetlerine erişim gibi temel hizmetlerden yoksun bıraktı. Onlara barınma, beslenme, sağlık ve eğitim hizmetleri sunmanın yanı sıra, ruhlarının iyileşmesi için de destek olmamız gerekiyor. Geleceğe umutla bakabilmeleri için yitirdikleri güven duygusunu yeniden kazanmalarına yardımcı olacak uzun vadeli ve bilimsel programlara ihtiyaç var.
Bu bağlamda, Dove’un UNICEF’le ortaklaşa olarak hazırladığı Güven Projesi önemli bir boşluğu doldurmaya aday. Yapılan çalışmalar sadece deprem bölgesinde değil, yurt çapındaki diğer çalışmalara örnek oluşturacak değerli bulgular ortaya koyacak.
Uzun vadeli dayanışma ve işbirliği
Türkiye 6 Şubat depremi sonrasında tek yürek olarak bölgeye yardıma koşmuştu. Unilever Türkiye de, yardım çalışmalarının ilk saflarında yer alarak, ilgili kuruluşlarla koordinasyon içinde çalışan kuruluşlar arasındaydı. Unilever ekipleri, o dönemde AKUT ve acil ihtiyaçları temin etmenin yanı sıra, uzun vadede neler yapılması gerektiği konusuna da yanıt aradılar. Toplum, çevre ve gezegen için kalıcı etkisi olabilecek çözümler geliştirmek için toplantılar yaptılar. Unilever markalarından olan Dove’un yetkilileri, bölgede yaptıkları analizler ve elde edilen veriler ışığında depremzedelerdeki ‘güven kaybı’ sorununa odaklanmaya ve bu doğrultuda bir güven projesi geliştirmeye karar verdiler.
Gençler kaygı, umutsuzluk, öfke, suçluluk ve utanç duyguları içinde
Güven Projesi ‘nin temelinde Dove’un 2014 yılından beri dünyada, 2015’den beri Türkiye’de yürüttüğü Dove Özgüven Projesi çerçevesinde kazanılmış derinlikli içgörüler yatıyor.
Gençlerin duygu dünyasını yakından tanıyan kuruluş, Güven projesiyle depremzede gençlerin zarar gören benlik algılarını onarmaya yardımcı olmayı hedefliyor.
Dove Güven Projesi’ne önderlik yapan Eğitim Bilimci, Akademisyen ve Yazar Dr. Özgür Bolat deprem sonrasında gençlerin ve ebeveynlerin içinde bulundukları duygusal ve düşünsel durumu analiz ettikten sonra, iki ayrı grup için içerik hazırladıklarını belirtiyor.
Deprem bölgesinde yaşayan gençlerin kaygı, umutsuzluk, öfke, suçluluk, üzüntü ve utanç yaşadığına birinci elden şahit olduklarını söyleyen Bolat, gençlerin ‘temel güven’ duygusunun sarsılmış olduğuna dikkat çekiyor.
Bolat ve ekibinin araştırmaları lise çağındaki çoğu gencin kendilerini güvenli alanda görmediklerini, güvende hissetmediklerini ve duygusal ihtiyaçlarının karşılanmadığını düşündüklerini ortaya koyuyor.
Benlik algısı zarar gördü
Dr. Özgür Bolat gençlerin benlik algılarının farklı düşünce kalıpları nedeniyle zarar gördüğünü vurgulayarak proje hakkında şu bilgiyi paylaşıyor: “Benlik algısı zarar görürse gençler umutlarını kaybeder ve hayatla baş edemeyeceklerini düşünürler. Bu nedenle, klinik psikolog ekibimizle birlikte gençlerimiz için hazırladığımız eğitim içeriğimizle, temeldeki güven duygusunu tekrar kazandırırken geleceğe dair umut duygusunu da yeşertmeye çalışıyoruz. İkinci grup ise ebeveynler. Burada hedef, deprem sonrasında hem ebeveynlerin güven duygusunu tekrar kazandırmak hem de ailelerin çocukları ile kurdukları iletişimde onlara yol göstermek.”
Hedef güven duygusunu yeniden inşa etmek
Dove Güven Projesi’nin basın buluşmasında konuşan Unilever Türkiye Cilt Temizliği ve Kişisel Bakım Kategori İnovasyon & Strateji Marka Müdürü Helin Tural Yıldırım, projesinin geri planını şu cümlelerle ifade etti: “Dove olarak bölgede yaptığımız analizler ve topladığımız verilerle bölgedeki temel sorunlardan birinin de ‘güven kaybı’ ve bunun psikolojik etkileri olduğunu gördük. Buradan yola çıkarak da uzun yıllardır Türkiye çapında yürüttüğümüz Dove Özgüven Projesi’nin odağını, bölgenin ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak UNICEF ile iş birliği içinde yürüttüğümüz Dove Güven Projesi'ne dönüştürdük. Dove Güven Projesi ile, Dr. Özgür Bolat liderliğinde klinik psikologlar tarafından hazırlanan iki farklı eğitim modülüyle deprem felaketinden etkilenen gençlere ve ebeveynlere psiko-sosyal destek sağlıyor, sarsılan güven duygusunu yeniden inşa etmeyi hedefliyoruz…”
İyileşmeye giden yol uzun
190 ülkede, dezavantajlı durumdaki çocuklara ulaşmak için dünyanın en zorlu koşullarında çalışan UNICEF, ilk günden beri deprem bölgesinde yardım çalışmaları yürütüyor.
UNICEF’in Türkiye Temsilci Yardımcısı Paolo Marchi, basın toplantısında Proje hakkında şu yorumu yaptı: “UNICEF olarak, tüm dünyada olduğu gibi tüm Türkiye'de de çocuk ve gençlerin haklarının hayata geçirilmesi için programlar uyguluyoruz. 6 Şubat, şüphesiz Türkiye için tarihi bir dönüm noktası ve ilk günden bu yana depremden etkilenen çocuk ve gençlere insani destek sağlamak için gece gündüz çalışıyoruz. Dove ile iş birliğimiz psiko-sosyal destek ve beceri programlarımızın bazılarını tamamlayıcı özellikte. Dove ile tanıştığımızda, amaçlarımızın ve programlarımızın mükemmel bir uyum içinde olacağını gördük. Proje kapsamında gençlerle etkileşim ve ortaklık kurmaya, onların güçlü yönlerini geliştirmeye, güven kayıplarını ele almaya ve onların ve ailelerinin umutlarını yeniden kazanmalarına yardımcı olmaya devam edeceğiz.”
UNICEF Türkiye Milli Komitesi Genel Müdürü İnci Haseki ise düşüncelerini ‘‘Felaketlerin yaralarını sarmak, uzun zaman alıyor. UNICEF, 6 Şubat depreminden etkilenen çocuklar için ilk günden beri çalışıyor. Fakat ihtiyaçlar hala devam ediyor. İş birliklerimiz daha çok çocuğa, daha hızlı ulaşabilmemizi sağlıyor. Bu amaçla çabamıza ortak olan Dove ile Dove Güven Projesi kapsamında çocuklar için psiko-sosyal destek sağlanması çok değerli.’’ cümleleriyle ifade etti.
İlk adım Hatay’da, ikinci durak Adıyaman
Dove Güven Projesinin ilk basamağı Haziran ayında Hatay’daki eğitimlerle tamamlandı. Pilot çalışma olarak görülen bu safhada, Dr. Özgür Bolat ve UNICEF yetkilileri çalışmalardan olumlu çıktılar elde edildiğini gözlemlediler.
Dove Güven Projesi, Temmuz ayında ikinci durak olan Adıyaman’da devam edecek. Daha sonra diğer merkezlere geçilerek daha fazla bireye erişilmesi sağlanacak. 2023 sonunda yapılacak olan ölçme değerlendirme çalışmaları çerçevesindeyse 2024 yılı için yeni dönem stratejileri oluşturulacak.
Cannes Lions’da Dove’a Medya Büyük Ödülü
Sosyal medyadaki infleuncer’ların paylaşımları genç kızları olumsuz yönde etkileyerek, kendilerini çirkin ve değersiz hissetmelerine neden oluyor. Dove’un yaptırdığı Özgüven Araştırması’na göre, ABD’deki genç kızların yüzde 80’i paylaşımlarında filtre uygulayarak olduklarından farklı görünmeye çalışıyorlar.
Dove uzun yıllardır “Zehirli Güzellik” olarak tanımladığı ideal güzellik kalıplarına karşı çıkan bir iletişim yaklaşımı çerçevesinde, genç kadınları kendilerini oldukları gibi kabul etmeye yönlendirmeye çalışıyor.
Kuruluş, son olarak Mart 2023’de. sosyal paylaşım sitesi Tik Tok’un, kullanıcılara kendilerini kusursuzmuş gibi yansıtma imkanı sunan “Bold Glamour” filtresine savaş açmıştı. Kullanıcıları, ekrana yüzlerini göstermek yerine sırtlarını dönerek, yapay güzellik anlayışına karşı çıkmaya davet eden kampanya büyük ses getirdi.
DAVID Madrid ve Ogilvy UK tarafından hazırlanan #TurnYourBack adı verilen kampanya çerçevesinde, gençler ekrana sırtlarını dönerek filtreyi ve güzellik endüstrisinin dayatmalarını protesto ettiler.
Kampanyanın yarattığı büyük etki, kuruluşa Haziran ayındaki Cannes Lions Uluslararası Yaratıcılık Festivali’nde Medya Dalında Grand Prix (Büyük Ödül) kazandırdı.