Dolar lobisi sallanmalı
Türk Lirası (TL) dengeli duruyor. Ay başı – ay sonu olarak bakılırsa, USD/TL paritesi ağustosta değişmedi. Türkiye ekonomisi için kritik gösterge brent petrol fiyatında geçen ay sert hareketler yaşandı. Petrol fiyatı ay başına göre düşük kapattı. Sebze ve meyve fiyatlarında, mevsimselliğin de etkisiyle, artış gözlenmedi. Bu, çarşı pazarda yaptığım gözlemdir. Önceki aylardan gecikmeli etkiler gelmezse, bu ayki enflasyonun beklentinin altında kalabileceğini düşünüyorum. Tabii öylesine bir hayat pahalılığı var ki, ‘‘Enflasyonda ne düşüşü’’ dediğinizi duyar gibiyim. Bu aylık değerlendirmede, artış hızının düşmesinden bahsediyorum. Yoksa çok yüksek enflasyon bir olgu olarak karşımızda duruyor.
Döviz kurlarına ve enflasyona değindiğim her yazıda, her televizyon yayınında, fiyatlama davranışlarını hizaya getirmek için TL’nin değerlenmesi gerektiğini savunuyorum. USD/TL kuru belli bir zaman diliminde stabil kalınca, benim gibi düşünenler seviniyor. Kur 8,30’lara düşünce, aramaların, mesajların sonu gelmiyor. Dolar niçin düşüyor anlamıyorum; 8,30’dan dolar alıp ortalamayı düşüreyim mi; gibi sorular geliyor. Yatırımcılara hak veriyorum. Önlerini göremiyorlar. Haftalardır belirtiyorum. TL’nin güçlenmesini gerçekten istiyor muyuz? Bir kur politikamız var mı? Merkez sıkı para politikasının süreceğini söylese de, piyasa kuruma güvenmiyor. Erken bir faiz indiriminin geleceği düşünülüyor.
Piyasanın yılsonu enflasyonu tahmini olan yüzde 16,30 değil de, TCMB’nin tahmini yüzde 14,1 bile alınsa, Türkiye’de son beş yılın enflasyon ortalaması yüzde 14,55 oluyor. Bunu içselleştirmiş, kanıksamış bir ekonomiden bahsediyoruz. Bu kabul edilemez. Döviz kurlarındaki mevcut seviyeler çok yüksektir. Dolar kuru ilk etapta sekizin altında inmelidir. Ülkedeki dolar lobisini sarsmanın başka yolu yoktur. İnsanların, grupların çıkarlarının peşinde koşmaları doğaldır. Ben genel ekonomi açısından değerlendiriyorum. Dolar kuru biraz daha gerileyince, tepki gösterecekler bellidir. Döviz yatırımcısı da, ihracatçı da biraz üzülsün.