Dış göçte radikal değişim
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) uluslararası göç istatistikleri, 2023 yılının ciddi bir kırılmaya işaret ettiğini gösterdi. Hem Türk vatandaşları hem de yabancı uyruklularda Türkiye net göç verir hale geldi. Ancak konunun dikkat çekici yanı bunun 2023 yılında çok sert bir değişim şeklinde ortaya çıkması.
- TÜİK verileri 2016 yılından bu yana olan 8 yıllık dönemi kapsıyor. 2023 önceki 7 yılda Türkiye sadece 2020 yılında net göç vermiş.
- Bu da yabancı uyruklular tarafında yaşanan 100 binin üzerindeki dışarıya net göçten kaynaklanıyor. Burada da COVID-19 pandemisine bağlı kapanma uygulamalarının ve sağlık hizmetine erişimde yaşanan sorunların ana faktör olduğunu söyleyebiliriz. Pandemi koşulları yabancıların Türkiye’ye göçünü yavaşlatırken, Türkiye’den dışarıya göçünü hızlandırmış.
- Pandemiden sonra 2021 yılında yabancılarda 431 bini bulan bir net göç girişi ile pandemi yılındaki durum telafi edilmiş gözüküyor. Pandemi etkisini hariç tutarsak 2023 yılına kadar dış göç hareketlerinde dalgalanmalar olmakla birlikte önemli eğilim değişikliği olarak yorumlanacak bir fark gözlenmiyor.
- 2023’te ilk kez hem yabancılarda hem de Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarında dışarıya net göç verildi.
2022 yılın göre Türkiye’ye göç eden yabancı uyruklu sayısı yaklaşık 185 bin kişi azalırken Türkiye’den göç edenlerin sayısı yaklaşık 96 bin kişi arttı. Sonuç olarak 2022’de yabancı uyruklulardan 72 bin kişilik net göç girişi varken 2023’te 208 bin kişilik net göç çıkışı oldu.
- 2023 yılında Türkiye’nin Rusya, Irak, Ürdün, Suriye, Filistin, Lübnan, Libya, Afganistan, Somali, Etiyopya, Senegal, Nijerya gibi ülkeler karşısında bile net göç vermiş olması dikkat çekiyor.
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları tarafında 2022’de de 45 bin kişilik net göç çıkışı olmuştu. Bu rakam 2023’te 190 bine dayandı. 2021 yılına göre yırt dışından Türkiye’ye göç eden Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının sayısı yaklaşık 23 bin kişi azalırken Türkiye’den yurtdışına göç edenlerin sayısı yaklaşık 188 bin kişi artarak 291 bini geçti.
- Yurt dışına göç edenlerin yüzde 50,8’ini ekonomik ve sosyal olarak kritik önemdeki 20-40 yaş grubunun oluşturması da bir diğer alarm verici nokta. Bu hususu, hızla düşen doğum oranlarıyla birlikte düşününce sorunun önemi daha da artıyor.
Rakamlar, Türkiye’nin gerek yabancıların gözünde gerekse kendi vatandaşlarının gözünde yaşanabilir bir yer alternatifi olarak çekim gücünü yitirmekte olduğunu gösteriyor. Bu sonucun içine sürüklendiğimiz ekonomik, sosyal ve siyasi iklimle kuşkusuz doğrudan bağlantıları var.