Değişim...

Muhterem İLGÜNER
Muhterem İLGÜNER MARKA ŞEHİR; Gün Bugün!

“Belediye başkanları, meclis üyeleri, odalar; çağrıma kulak verin

Kapıyı tıkamayın, yolu kapatmayın

Canı yanacak değişime direnenlerin

Dışarıdaki savaş kızışıyor

Yakında titretecek pencerelerinizi, sarsacak duvarlarınızı

Çünkü zaman değişiyor, değişiyor…” (The times they are a-changing; Bob Dylan)

Yukarıdaki satırlar ünlü söz yazarı – şarkıcı Bob Dylan’a ait. İlk satır “kongre üyeleri, senatörler” diye başlıyor ama işimiz – gücümüz şehirler olduğu için ben onu şehrin geleceğinde rol sahibi kurumların üyeleri olarak değiştirdim. Bob Dylan 2016 Nobel Edebiyat ödülünü kazandığında büyük tartışmaları da başlatmış oldu. Bazı çevreler ilk kez bir şarkıcıya verilen bu ödülü yakıştıramadı. Aslında ödül “Amerikan şarkı geleneğine yaratıcı şiirsel ifadeler ile katkı” nedeniyle verilmişti, yani edebiyatla ilgiliydi ve haklı bir ödüldü. B. Dylan ödülü bir yıl gecikmeli olarak, özel düzenlenen bir törenle teslim aldı.  Neyse, konumuz Bob Dylan değil, şarkıda dile getirdiği gibi değişim; “Değişim Teorisi” ve şehirler ile ilgisi.

“Değişim Teorisi” için birçok açıklama mevcut. En özlüsü, amaç ve hedefler doğrultusunda ilerlemeyi değerlendirme yolu. Teorinin uygulanmasında, değişince erişmek istenen hedefin ve bu hedefe nasıl erişileceğinin açık – net ifadesi gerekiyor. Fikir sahibi paydaşların üzerinde tartışıp tanımladığı değişikliğin bir yol haritası. “Olsaydı...olurdu” arasındaki yolculuğun her şeyiyle tarifi. Böyle bir disiplinin değişim sürecini temelsiz varsayımlardan ya da muğlak ve çetrefilli, kime – nasıl yararı dokunacağı belirsiz beklentilerden kurtaracağı, yalın ve plan odaklı etkinliklere yönlendireceği kabul edilmektedir. Bunun için atılacak adımlar da belirlenmiş: İlki sorunun ve zorluğun tam tarifi; “yetersiz turizm geliri” gibi. İkincisi amaçlanan değişimin, dönüşümün tanımı; “ziyaretçi sayısının arttırılması” gibi. Bir sonraki adım kesin, ölçülebilir ve erişilebilir çıktının tarifi; “.... yılında ziyaretçi sayısının ... ulaşması” gibi. Takip eden adım bu çıktının sağlanması için gerekli girişim ve etkinliklerin belirtilmesi; “bir destinasyon organizasyonun kurulması” gibi. Daha sonra insan, para gibi gerekli kaynakların nasıl ve nereden karşılanacağının tespiti; “bize ... nitelikte çalışan ve .... finansman lazım” gibi. Son adım ise, zaman içerisinde gelişmeyi izlemek ile ilgili. Bunun için kesin ölçüm ve göstergelerin belirlenmesi gerekiyor. Böylece hedefe erişmek için gereken iyileştirmelerin, güçlendirmelerin tam zamanında ve yerinde yapılması mümkün olacak. Veriye dayalı, odaklanmayı sağlayan öğrenmenin ve neyi nasıl yaptığını deneyimlemenin yolu değişim teorisi.

Fırsat Şehirleri” adlı 2 bine yakın ABD şehir, kasaba ve köyünün üye olduğu bir portal, şehirde yaşayanların refahı oluşturan kaynaklara ve fırsatlara adil ve eşit biçimde erişebilmesi için değişim teorisinden yararlanmakta. Bunun için bir dizi strateji, uygulama programı ve çıktı belirlenmiş. Önce haritalandırıyorlar sonra da boşlukları dolduruyorlar. Özetle, neyi ne amaçla ve nasıl yapacaklarını biliyorlar, yola öyle çıkıyorlar. Değişim teorisinin pratikte yararlı olabilmesi için şehir yönetiminin değişimi öngörebilmesi, uygun fırsatlar için erken davranması, köşeden çıkacak olanı hemen kapması umut ediliyor; ziyaretçi beklentileri değişiyor turizm bundan etkileniyor, işler değişiyor işgücü insan kaynağı bundan etkileniyor. Şehirler az karmaşık beklentiler umuduyla yönetilmek isteniyor. Ancak zaman içerisinde, ister istemez, karmaşıklık artıyor; şehir yönetimi çetrefilli hale geliyor. Değişimi yönetmek kaçınılmaz hale geliyor!

Haftanın Yeri: NORDLAD, NORVEÇ

NORDLAND, Kuzey Norveç’te yer alan, irili ufaklı yerleşimlerin bulunduğu ve doğal güzellikleri ile ünlü bir bölge. 2018 yılında “ziyaretçi yönetimi” adlı bir proje başlatmışlar. Proje “çok”tan “daha iyiye” bir değişimi amaçlıyor. Turizme neden ihtiyaçları olduğunu ve sayıdan değere değişimi nasıl sağlayacaklarını planlamışlar.

Turizm endüstrisinin yerelin sürdürülebilir kalkınmasına katkıda bulunması, hacimden ziyade değer yaratmaya önem verilmesi, arzu edilen sonuçların uzun – dönemli bütünleşik planlar ile sağlanacağı, turizm endüstrisinin pazarlamadan ziyaretçi yönetimine evrilmesi konusunda anlaşmışlar. Bir daha elde edilemeyecek doğal güzellikleri ve yerel özellikleri koruma ve kollama konusunda oldukça kararlılar. Sayıdan çok değere önem veren, bizim “Kelle – Koli” anlayışımız ile taban tabana zıt bir anlayış.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Sosyal şehir 17 Nisan 2024
Eğitim şart! 20 Mart 2024
Yerli 13 Mart 2024
Yumuşak güç-2024  06 Mart 2024
Değişimin ayak sesleri 21 Şubat 2024
Tas aynı, hamam aynı... 07 Şubat 2024
Kıraathane vs. kafe 31 Ocak 2024