Danıştay’dan serbest meslek erbabına kötü haber!
Danıştay’dan vergi mükelleflerine hep iyi haber gelecek değil ya, bazen de olumsuz - kötü haberler de gelebiliyor. Bu haberlerin sayısı fazla olmasa da, maalesef son dönemde bazı önemli konularda Maliye lehine kararlar gelmeye başladı!
Bu kararlardan birisi de, YMM, SMMM, avukat, doktor, mimar, mühendis gibi serbest meslek erbabını yakından ilgilendiriyor.
Mükellefler dava açmaları halinde kazanacaklarını düşünüyor ama!
Uygulamada, vergi mükelleflerinin büyük bir kısmı, dava açmaları halinde kendileri hakkında yapılan işlemler ile cezalı tarhiyatların kaldırılacağını düşünüyor. Böyle bir pozitif düşünceye kapılmanın ana nedeni ise, Danıştay’ın verdiği kararlar! Tabi bu düşüncenin haklı tarafı var ancak, yine de dava açmaya karar verirken, iyice araştırıp karar vermekte fayda var!
Danıştay’dan gelen kötü haber ne ile ilgili?
Danıştay’dan YMM, SMMM, avukat ve doktor vb. serbest meslek erbabına gelen kötü haber, bunların mesleklerini ifa ederken kullandıkları ceket, pantolon, gömlek, ayakkabı vb. dış giyim eşyaları için yaptıkları harcamaların gider yazılıp yazılamayacağı ile ilgili.
Mesleki kamuoyu gider yazılması gerektiği görüşünde!
YMM, SMMM, avukat, doktor, mimar, mühendis gibi serbest meslek erbabı, mesleklerini ifa ederken kullandıkları ceket, pantolon, gömlek, ayakkabı vb. dış giyim eşyaları için yaptıkları harcamaların serbest meslek kazancının (gelir vergisine esas matrah) tespitinde gider olarak dikkate alınması gerektiği görüşünde.
Peki, bu konuda Maliye’nin görüşü ne?
Hemen belirtelim, bu konuda sizin de tahmin edeceğiniz gibi, Maliye’nin serbest meslek erbabı lehine sürpriz bir görüşü yok!
Maliye; mesleki faaliyetin ifasında kullanılan takım elbise, ceket, kravat, pantolon, gömlek, ayakkabı gibi dış giyim eşyalarının münhasıran faaliyetin yürütülmesine mahsus olmaması, söz konusu dış giyim eşyalarının iş dışında özel hayatta da kullanılmaya elverişli olması nedeniyle, söz konusu harcamaların serbest meslek kazancının tespitinde gider olarak indirim konusu yapılmasının mümkün olmadığı görüşünde.
Yani, Maliye’nin, dış giyim harcamalarının mesleki kazancın tespitinde gider olarak dikkate alınabilmesi için 2 şartı bulunuyor: Birincisi, dış giyim eşyalarının mesleki faaliyetin yürütülmesine mahsus olması, ikincisi ise, bunların iş dışında özel hayatta da kullanılmaya elverişli bulunmaması.
Maliye’nin bu görüşü yeni değil, uzun yıllardan bu yana böyle! Bu konuda verdiği çok sayıda özelgesi de bulunuyor. Bu özelgelerin bazılarının özeti şu şekilde:
“Mesleki faaliyetinizin ifasında kullandığınızı belirttiğiniz dış giyim eşyalarının münhasıran faaliyetinizin yürütülmesine mahsus olmaması nedeniyle, belirtilen harcamalarınız ile mesleki kazancın elde edilmesi veya idamesi arasında doğrudan bir bağ olduğundan söz edilemeyeceğinden, yapmış olduğunuz takım elbise, gömlek, kravat ve ayakkabı gibi harcamaların, mesleki kazancın tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkün değildir.” (GİB. Samsun VDB’nin 17.11.2020 tarihli ve 13649056-120.04.01[2018/ÖZE-24]-E.63571 sayılı Özelgesi).
“Mesleğinizin ifasında kullandığınızı belirttiğiniz dış giyim eşyalarının münhasıran faaliyetinizin yürütülmesine mahsus olmaması, söz konusu dış giyim eşyalarınızın iş dışında özel hayatınızda da kullanılmaya elverişli olması nedenleriyle, belirtilen dış giyim harcamaları ile kazancınızın elde edilmesi veya idamesi arasında doğrudan bir bağ olduğundan söz edilemeyecektir. Bu itibarla, serbest muhasebeci ve mali müşavirlik hizmetinin ifasında şahsınızın kullandığı dış giyime ait harcamalar Gelir Vergisi Kanunu’nun 68 inci maddesinin 1 ve 2 numaralı bentleri kapsamında değerlendirilemeyeceğinden, anılan harcamaların serbest meslek kazancınızın tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkün değildir.” (GİB. İstanbul VDB’nin 23.10.2013 tarihli ve 39044742-KDV.29-1692, 02.06.2014 tarihli ve 11395140-105[313-2012/VUK-1- . . .]-1546 sayılı Özelgeleri).
Danıştay, Maliye’nin bu uygulamasını onadı!
Evet yanlış duymadınız, Danıştay, Maliye’nin YMM, SMMM, avukat, doktor, mimar, mühendis gibi serbest meslek erbabının mesleklerini ifa ederken kullandıkları ceket, pantolon, gömlek, ayakkabı vb. dış giyim eşyaları için yaptıkları harcamaların serbest meslek kazancının (gelir vergisine esas matrah) tespitinde gider olarak dikkate alınamayacağı şeklindeki görüşünü ve uygulamasını onadı.
Söz konusu Kararın özeti şu şekilde:
“Mesleki faaliyetle ilgisi bulunmayan kitap, ceket, pantolon, gömlek, ayakkabı vb. dış giyim eşya alımlarına ilişkin giderler kişisel harcama niteliğinde olduğundan, mesleki kazancın tespitinde indirilecek gider olarak dikkate alınması mümkün bulunmamaktadır.” (Danıştay 4. Dairesi’nin 21.09.2022 tarihli ve E.2022/1525, K.2022/4993 sayılı Kararı).
Kişisel görüşümüz ve değerlendirmemiz
Aslında işin esası ve yaşanan tartışma, bu konunun açık bir şekilde GVK’da düzenlenmemesinden kaynaklanıyor. Kanunda açık bir düzenleme olmadığı için, uygulama uzun yıllardan bu yana Maliye’nin özelge ile bildirdiği resmi görüşleri çerçevesinde yürütülüyor. Bu konuda daha önce örnek bir Danıştay Kararı da bulunmadığı için, haklarında bu konuda tarhiyat yapılanlar, dava açmak suretiyle yapılan tarhiyatları kaldıracaklarını düşünüyorlardı, hatta bundan emin olanlar bile vardı. Ancak, yukarıda özetine yer verilen ve Maliye’nin bu konudaki görüşü ve uygulamasını onayan Danıştay kararı hemen herkesi üzdü!
Dış giyim giderlerinin serbest meslek kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınabilmesi için Maliye’nin getirdiği dış giyim eşyalarının mesleki faaliyetin yürütülmesine mahsus olması ve bunların iş dışında özel hayatta da kullanılmaya elverişli bulunmaması şartları kendi içinde tutarlı olmakla beraber, hayatın olağan akışına uygun değil. Çünkü, serbest meslek faaliyetlerinin hemen hemen tamamında iş ve özel hayat birbirinin içine ayrılmaz bir şekilde girmiş durumda. Bu nedenle, alınan dış giyim ürünlerinin nerede nasıl kullanıldığının ispat edilmesi hemen hemen imkansız durumda.
Bize göre, serbest meslek erbabının mesleklerini ifa ederken kullandıkları ceket, pantolon, gömlek, ayakkabı vb. dış giyim eşyaları için yaptıkları harcamaları, serbest meslek kazancının tespitinde belirli ölçüler dahilinde gider olarak dikkate alabilmeleri lazım. Bu nedenle, Maliye’nin mevcut görüşünü yeniden değerlendirmesinde yarar görüyoruz. Maliye’nin bu şekilde sonradan mükellefler lehine görüş değişikliği yaptığı çok sayıda konu var. Örneğin, mesleki sorumluluk sigortası. Ayrıca, Ekim ayında gündeme gelecek Torba Yasa’da, bu konunun da dikkate alınmasında fayda var.
Öte yandan, GVK’nın ticari kazanç ve serbest meslek kazançlarına ilişkin maddelerine (GVK. Mad. 40, 68) bakıldığında, ticari kazancın tespitinde indirilecek giderlerin serbest meslek kazançlarına kıyasla daha geniş tutulduğu görülüyor. Diğer hükümlerinde de, ticari kazançlara daha fazla ayrıcalıklar tanındığı anlaşılıyor. Örneğin, yenileme fonu gibi 3 yıl vergi ertelemesi sağlayan bir düzenlemeden serbest meslek erbabı yararlanamıyor. Bunun haklı ve hukuken geçerli bir nedeni olmadığını düşünüyorum. Serbest meslek erbabı aleyhine olan bu düzenlemelerden oluşan örnekleri çoğaltmak mümkün (Azalan bakiyeler usulüyle amortisman, şüpheli alacak, yeniden değerleme vb.). Bize göre, GVK’nın serbest meslek kazancına ilişkin hükümleri yeniden ele alınmalı ve yazılmalı, indirilecek giderler başta olmak üzere, tahsilat esası (ki biz serbest meslek kazançlarında isteğe bağlı tahakkuk esasına geçilebilmesini öneriyoruz) ve yararlanamadıkları vergi avantajı sağlayan diğer düzenlemeler gözden geçirilmeli ve bunlardan serbest meslek erbabının da yararlanması sağlanmalı.
Yüzbinlerce kişiden oluşan serbest meslek erbabı ve vergisel sorunları gözardı edilmemeli, meslek gruplarının özel durumları da gözönünde tutularak, mevcut vergi düzenlemeleri mutlak suretle yeniden ele alınmalı.
Ne dersiniz?