Çocuklarına bir gemi iki otel fazla bırakacağına sağlam bir ülke bırak

Vahap MUNYAR
Vahap MUNYAR İŞ DÜNYASINDA DİYALOG

AKSOY Holding Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Aksoy’un Anavatan Partisi (ANAP) İstanbul İl Başkanı olduğu günler (1993-1997)…

Erdal Aksoy, ANAP İl Başkanlığı döneminde şöyle düşündü:

-          Herkesi kapsayan bir hareket yaratmalıyım. Bunun için farklı konumdaki insanları siyasete davet etmeliyim. Siyasetin toplam kalitesini artırmak için bu çeşitliliklere yer açmak gerekiyor.

Oluşturmayı düşündüğü denklemin ucunda öncelikle kadınlar vardı:

-          Kadının politikada yer alması gerektiğine inanıyorum. Ancak, kadın hareketini başlatacak bir adıma ihtiyacım var.

O an aklına Koç Ailesi geldi:

-          Türkiye’nin en önemli ailesi, Koç Ailesi’nden bir hanımı politikaya sokarak bu hareketi başlatabilirim.

Bu fikrini Vehbi Koç’un kızı Sevgi Gönül ile paylaştı, şu yanıtı aldı:

-          Tamam Erdal Bey, ben severek gelir ve çalışırım. Kadınların politikada daha aktif olması gerektiğini düşünüyorum ama babamı kim ikna edecek.

Erdal Aksoy, bu konuda kendinden emindi:

-          Siz onu bana bırakın.

Aksoy, Vehbi Koç’tan randevu aldı. Önce siyasete neden girdiğini anlattı:

-          Siyasete katılmadığımızda tenkit etmeye de hakkımız yok diye düşünüyorum. Siyasete girmeden sadece eleştiri yapmayı yanlış buluyorum.

Ardından şu noktanın altını çizdi:

-          Daha da önemlisi yanlış bulunan çevrelere milleti bırakmamak gerekiyor.

Kadınların siyasette yer almasının önemi üzerinde durdu:

-          Kapı kapı dolaşırken iyi niyeti gösterebilmek, kapsayıcı olmak açısından kadınlarla birlikte hareket etmek seçmende daha olumlu etki yaratır.

Bu aşamada Turgut Özal’ın siyasete davet ederken kendisine söylediği sözü aktardı:

-          Çoluğuna çocuğuna bir gemi, iki otel fazla bırakacağına, sağlam bir ülke bırak.

Vehbi Koç, Erdal Aksoy’u sık sık başıyla onaylayarak dinledi. Aksoy, artık konuyu açmanın zamanının geldiğini gördü:

-          Kadınların siyasete katılımı açısından örnek olması için Sevgi Hanım çok önemli bir rol oynayabilir.

Vehbi Koç ikna oldu:

-          Peki, Sevgi’nin haberi var mı?

Aksoy, diplomatça davrandı:

-          Size danışmadan, onayınızı almadan Sevgi Hanım’a açmadım.

Böylece Sevgi Gönül, bir dönem ANAP İstanbul İl Yönetim Kurulunda görev yaptı…

Erdal Aksoy, bu anısını Rıdvan Akar ve Hilmi Hacaloğlu’nun kaleme aldığı, “Hayat Problem Çözmekmiş” başlıklı biyografi kitabında anlattı…

Erdal Aksoy’un Doğan Kitap’tan çıkan “Hayat Problem Çözmekmiş” biyografisinden alınacak çok ders var…

Tansu Çiller’e Sarıyer Belediye Başkanlığı için teklif götürdü

AKSOY Holding Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Aksoy, Anavatan Partisi’nin (ANAP) kuruluşu sırasında Turgut Özal’ın “çekirdek kadro”sunda yer aldı. İlk dönemlerde adı konulmuş bir görevi olmasa da parti adına görüşmeler yapıyordu.

Sarıyer Kulübü Başkanlığı sırasında yönetiminde bulunan bankacı Özer Çiller ve eşi Prof. Tansu Çiller’le dost olmuştu.

Seçim öncesinde bir akşam Çiller çiftinin evine gitti. Tansu Çiller, o dönemde Boğaziçi Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi’nde öğretim üyesiydi.

Sohbet sırasında Tansu Çiller’e teklif götürdü:

-          Sarıyer Belediye Başkanlığını ister misin?

Tansu Çiller biraz düşünüp şu yanıtı verdi:

-          Belediye başkanlığı bir mühendislik işi. İstersen Özer olsun.

Erdal Aksoy, ısrar etti:

-          Kadın belediye başkanı İstanbul’da fark yaratır…

Tansu Çiller, ısrara rağmen kabul etmedi…

Aradan yıllar geçti, Tansu Çiller siyasete hızlı giriş yaptı, Başbakan oldu… Erdal Aksoy, o günlerde şöyle düşündü:

-          Ben de ne cahilmişim. Tansu Hanım’ın “Siyasete gireceğim, Başbakan olacağım” hedefini hiç okuyamamışım…

Erdal Aksoy, Tansu Çiller’le ilgili bu anısına da “Hayat Problem Çözmekmiş” adlı biyografisinde yer verdi…

Benim iş alemim ABD’nin ajanlarından daha iyi çalışıyor

1990’lı yılların başlarıydı… Erdal Aksoy’un şirketi ile Enka İnşaat, Kuveyt’te ortak iş yapıyordu. O dönemde Enka adına Kuveyt’te görev yapan bir müdür, Irak’taki bürokrasi ve Baas Partisi’nin ileri gelenleri ile yakın dostluklar geliştirmişti.

Bu ilişkiler sayesinde Saddam Hüseyin’in Kuveyt’i işgal edeceğine ilişkin edindiği istihbaratı Erdal Aksoy’a aktardı. Aksoy, bu önemli istihbaratı hemen Turgut Özal’la paylaştı:

-          Saddam’ın Kuveyt’in işgaliyle ilgili hazırlıkları tamamladığı bilgisi geldi.

Özal, bilgiyi alınca hemen ABD Başkanı Bush’u aradı:

-          Saddam, Kuveyt’i işgal etmek üzere hazırlıkları tamamlamış.

Bush, şu yanıtı verdi:

-          Bizde böyle bir bilgi yok…

Çok geçmeden Saddam’ın Irak’ı, Kuveyt’i işgal etti. Özal, işgal sonrası ABD Başkanı Bush’la karşılaştığında takıldı:

-          Benim iş alemim senin ajanlarından iyi çalışıyor…

Erdal Aksoy, bu istihbarat anısını “Hayat Problem Çözmekmiş” kitabında anlattıktan sonra ekledi:

-          Özal, devamlı iş insanlarının yurt dışına açılmasını, gidilen ülkelerdeki gelişmeleri kendisine aktarmasını isterdi.

Sıkıntı yaşayın diye Allah’a dua ettim görmeniz gerekiyordu

AKSOY Holding Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Aksoy, 2001 krizinden kısa süre önce kızı Banu Aksoy ve oğlu Batu Aksoy’a bir miktar fonun yönetimini emanet etti.

İki kardeş o günlerde yüksek faizi cazip gördü:

-          Fonu TL’ye çevireceğiz.

Erdal Aksoy uyardı:

-           Emin misiniz? Riskli olabilir. Bir gün daha düşünün.

İki kardeş, bir gün daha düşünseler de TL’ye yüksek faiz onlar için çok cazip görünmüştü. Fonu TL’ye çevirdiler. Tam o günlerde Türkiye’de 2001 krizi patladı. Hesap yaptılar:

-          Eyvah, milyonlarca dolar kaybımız var.

Banu ve Batu Aksoy, iş için Ankara’da olan babalarını aradılar:

-          Çok üzgünüz. Çalışıp kaybımızı yerine koyacağız.

Erdal Aksoy, telefonda gülmeye başladı. İki kardeş babalarının bu tavrına şaşırdı. Baba Aksoy, çocuklarını teselli etti:

-          Ben mutluyum. O sıkıntı sizin başınıza gelsin diye Allah’a dua ettim. Hayatta kayıp da yaşayabileceğinizi görmeniz gerekiyordu.

Baba Aksoy, Ankara dönüşü çocuklarını karşısına alıp öğüt verdi:

-          Her kriz aynı zamanda fırsattır. Mesele o fırsatın ne olduğunu bulmaktır. Hazine tahvili alıp sabırla bekleyin.

İki kardeş hesap yaptı:

-          Ortaya çıkan kaybı 18 aydan önce telafi etmek mümkün değildi.

Nitekim, iki yıllık çok disiplinli çalışmanın ardından kaybettikleri parayı telafi edebildiler…

Erdal Aksoy’un “Hayat Problem Çözmekmiş” kitabında böyle çok ders yer alıyor…

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar