Çin’de virüs ABD’de seçim
Korona virüsü ile mücadele eden Çin yeni yıl tatilinin ardından geride bıraktığımız pazartesi günü finansal piyasalarını yeniden işleme açtı. Piyasaların düzgün işlemesi için hafta sonu açıklanan önlemlerin son derece başarılı olduğunu haftanın genelinde finansal varlıkların gösterdiği performanstan anlayabiliyoruz. Bu önlemleri hatırlatmam gerekirse PBoC eli ile toplamda 1.2 trilyon yuan nette ise 150 milyar yuan likidite verildi. Ayrıca 30 maddeli detaylı bir paket paylaşıldı. Paketin ana başlıklarını şu şekilde sıralayabiliriz:
1- Makul ve yeterli likidite sağlamak ve para ve kredi desteğini artırmak. Bu başlığın altında yukarıda saydığım likidite adımları kadar hastalıkla mücadele eden kurumların finansal olarak desteklenmesi, salgından etkilenen bölgelerde endüstri ve işletmelere bankaların destek sağlaması (krediler geri çekilmemeli ve oranlar artırılmamalı uyarısı var) ve finansal koşulların gevşetilmesi, hastalıktan etkilenenlerin finansal olarak desteklenmesi, finansal hizmetlerin verimliliğinin artırılması, ithalat ve ihracatta kolaylık sağlanması, hastalıkla mücadele eden kurumlara finansal kiralama şirketleri tarafından destek ve anlayış gösterilmesi gibi maddeler var.
2- İnsanların günlük finansal hizmetlerini sağlamak amacı ile finansal kaynakların makul şekilde dağıtılması. Piyasada dolaşan paranın artırılması, hesap açılışlarının kolaylaştırılması elektronik transferlerin hızlandırılması, işlem ücretlerinin düşürülmesi, Hazine-ticari bankalar- PBoC işbirliği gibi maddeler var. Bankalara kredi için 300 milyar yuan sağlanacak.
3-Finansal altyapının güvenliğinin sağlanması ve finansal piyasaların istikrarlı ve düzenli bir şekilde işletilmesinin sağlanması.
4-Etkili döviz ve sınır ötesi yuan iş verimliliğini artırmak için bir “yeşil kanal” kurmak.
5- İthalatta kolaylık, fon girişlerinde daha az bürokrasi, dövizin rasyonel kullanımı (yani dolar talebinin engellenmesi).
Bu adımlara ek olarak hastalığın etkilerinin netleşmesi veya yayılma hızının düşmesi ile beraber PBoC faiz ve munzam karşılıklarda agresif indirimlere de gidecektir. Şu anda 1. çeyrek için konuşulan büyüme rakamları yüzde 4 civarında, ancak Çin sene başında koyduğu büyüme hedefine sene sonunda ulaşmakla meşhurdur. Ve ekonomi düzenli olarak yavaşlıyor olsa da yüzde 5.5’in altında bir 2020 büyümesini kabul edeceklerini sanmıyorum. Şayet hastalık daha büyük bir salgına dönüşmeyecekse hükümet büyük bir yatırım paketi açıklayarak ekonomiyi destekleyecek ve başta emtia olmak üzere varlık fiyatlarını destekleyecektir.
Tüm piyasanın mutabık olduğu konulardan biri de Trump’ın kasım ayında 2. kez başkan seçileceği. Ben de paralel düşünsem de kasım ayına kadar siyasetin endekslere sadece destek vereceğini düşünmek doğru olmaz. Başkan aday adayını seçmek için yola çıkan Demokrat Parti ilk ön seçimi her zaman olduğu gibi Iowa’da yaptı (ki sonuçların açıklanması ufak bir skandala dönüştü). Demografik olarak ülkeyi temsil etmediği söylense de totem olarak Iowa’yı alan adaylığı alır düşüncesi hala mevcut. 1972’den bu yana, Clinton istisna olmak üzere, başkanlığı kazanan tüm Demokrat isimler Iowa’da ilk üçe girmeyi başarmış. Delege sayısı açısından ise çok önemli bir bölge değil.
Daha önceki dönemlerde Iowa sonrası pek çok adayın yarıştan çekildiğini görüyorduk. Bu yıl başa baş bir yarış söz konusu olduğu için çekilenlerin sayısı daha az olabilir: Buttigieg delege sayısı açısından baktığımızda seçimi kazansa da 2. olan Sanders oyların çoğunu toplamış durumda ve Warren de 3. sırada. Iowa’da ancak 4. sırayı alabilen Biden ise ülke genelinde az bir farkla önde görünüyor. Ülke genelinde geride olmasına rağmen Sanders Biden’den daha fazla fon toplayabildi ve kaynağının yüzde 55.7’si küçük bağışçılar (yüzde 36.3). Şayet daha orta yolcu görülen Biden yarışta geriye düşerse piyasalar Trump’ın zafer ihtimaline rağmen rahatsızlığını fiyatlara yansıtmaya başlayacaktır. Şimdiden Biden’ın oyundan çıkması durumunda Hillary Clinton’un yeninden devreye alınması senaryoları konuşulmaya başlandı bile.