Çin ile rekabetin anahtarı üretimde 3D teknolojisi

Didem Eryar ÜNLÜ
Didem Eryar ÜNLÜ YAKIN PLAN

Eski bilgisayarlar toplanıyor, geri dönüştürülerek ekonomiye kazandırılıyor. Geri dönüştürülmüş plastik şişelerden mürekkep kartuşları üretiliyor. Sürdürülebilir mürekkep kartuşları sayesinde hem bölge halkına sabit bir gelir imkanı sağlanıyor hem de plastik atıkların denize ulaşmasının önüne geçiliyor. Ayrıca geri dönüştürülebilir malzeme toplayan çocuklara burs imkanları, eğitim olanakları, sağlık hizmetlerine erişim ve güvenlik eğitimleri sunuluyor.

Çevre konusunda faaliyet gösteren bir sivil toplum kuruluşundan bahsetmiyorum. Bu iyi işleri yapan, dünyada 80, Türkiye’de 30 yılı geride bırakan teknoloji şirketi HP.

Çevresel etkilerini azaltmak için geniş kapsamlı bir strateji izleyen HP, 2011 yılında yayınladığı küresel karbon ayak izi taahhütleri ile BT sektöründe bir ilke imza attı. Bu kapsamda, 2020 itibariyle tedarik zinciri ve operasyonlarında sera gazı salımını yüzde 20, ürün ve sunduğu çözümlerde ise yüzde 40 oranında azaltmayı taahhüt etti.

HP’nin, daha az enerji ile daha fazla üretim hedefinin en somut örneği ise 3D baskı teknolojilerine yaptığı yatırım.

Aslında 3D, sürdürülebilirliği yakından ilgilendiriyor; çünkü üretim süreçlerini tamamen değiştiriyor.

HP Türkiye Genel Müdürü Emre Alaman, 3D’nin Türkiye için çok önemli fırsatlar barındırdığına dikkat çekiyor ve bakın neler diyor: “3D baskı teknolojisi, 2 trilyon dolarlık bir üretim sektörünü hedefliyor. Üretim sürecini kökünden değiştiriyor. İhtiyaç duyulan ürüne, ihtiyaç duyulan zamanda, ihtiyaç duyulan yerde ulaşılmasını sağlıyor. Daha çok ürünü daha az enerji ile daha kısa zamanda üretme imkanı veriyor. Yapısı gereği atık üretmiyor. Ürün, ihtiyaç duyulduğu yerde üretildiği için uzun mesafeler aşmak, raflarda beklemek zorunda kalmıyor.”

Hemen harekete geçersek dijital dönüşümde Almanya’yı geçeriz

Emre Alaman’a göre, Türkiye’nin avantajlı olduğu konuların başında genç bir sanayi olması geliyor, çünkü gençlik, değişime kolay uyum sağlayabilmek anlamına geliyor. Şöyle diyor Alaman: “Türkiye genç bir sanayi ve sanayileşme süreci devam ediyor. Gelişmiş ülkelerde olduğu gibi değişmesi zor, oturmuş bir yapıya sahip değiliz. Bu nedenle 3D’yi bugünden dijital dönüşümün içine dahil edersek, Almanya dijital dönüşümünün daha yüzde 10’unu gerçekleştirmişken, biz yüzde 50’sini gerçekleştirmeyi başarabiliriz.”

Daha fazla mühendis yetiştirebiliriz

Üretimde 3D baskı teknolojilerinin kullanılmasının Çin ile rekabette da çok önemli avantajlar sağlayacağını ifade ediyor Alaman ve bu süreçte ihtiyacımız olan en önemli değerin nitelikli insan gücü olduğuna dikkat çekiyor:

“Mühendislere ihtiyacımız var. Ve aslında ülkemiz mühendis dolu. Mühendislerimizi 3D baskı teknolojilerine yönlendirmemiz gerekiyor. Eğer hemen bugün harekete geçersek, çok büyük bir fırsat yaratmış olacağız. Hükümetimiz bu potansiyelin farkında. İstanbul Teknik Üniversitesi, Celal Bayar Üniversitesi gibi bazı üniversiteler bir yandan öğrencilerini 3D teknolojileri alanında eğitiyorlar, diğer yandan sanayi ile güçlerini birleştiriyorlar. 3D baskı teknolojilerinin yerli savunma sanayi hamlesi kapsamında, gerekse yerli otomobil üretiminde çok önemli bir rol üstleneceğine inanıyoruz.”

Bu arada; HP Türkiye’nin 100’e yakın çalışanı var ve çalışanlarının yüzde 45’ini kadınlar oluşturuyor. Yönetici düzeyinde ise kadın çalışan oranı yüzde 55. Bu oldukça hem Türkiye hem de dünya ortalamalarına baktığımızda oldukça yüksek bir oran. Emre Alaman, “Kadın çalışanların yanı sıra, yeni jenerasyonla çalışmaya da öncelik veriyoruz” diyor. HP Türkiye çalışanlarının yüzde 15’ini Z kuşağı oluşturuyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar