Cephesi askıya alınıp ‘jet grout’la sağlamlaştı 87 santim yatık bırakıldı
İSTANBUL Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkanı Şekib Avdagiç, Başkan Yardımcısı İsrafil Kuralay, danışmanları Doğan Erdoğan ve Önder Barlas’la birlikte Eminönü’ndeki ana binadan çıkıp, arkadaki caddeye yöneldik.
Hakan Güldağ, Şeref Oğuz, Abdurrahman Yıldırım, Sadi Özdemir ve Merve Yiğitcan’la birlikte Avdagiç’ten İTO’nun yanıbaşındaki binalardan satın alıp restore ettiklerini tek tek gezdik.
Liman Hanı’nın içine girmeden önce karşı kaldırımda durup, tarihi binanın öyküsünü restorasyonu gerçekleştiren şirketin sahibi Fatih Sönmez’den dinledik:
- Eminönü Yalı Köşkü Caddesi’nde yer alan bu bina, Osmanlı dönemi saray baş mimarı Vedat Tek’in eseridir. İlk adı “Mes’adet Han”dır (mutluluk ve bahtiyarlık yeri).
“Mes’adet Han”ın 1910’lu yıllarda inşa edildiğini belirtti:
- Döneminin tüm özelliklerini barındıran, şaheser niteliğinde bir binadır. Aynı zamanda ülkemizin ilk betonarme binası özelliğini de taşır.
Şekib Avdagiç araya girdi:
- Tarihi Liman Hanı’nı Murat Yalçıntaş’ın başkanlığı döneminde satın aldık. Bir kısmı yurt dışında olan 36 malik vardı.
Fatih Sönmez, Liman Hanı’nın üst katlarına doğru işaret etti:
- Bitişik bina ile arasında en tepede 87 santimlik eğim farkı var. Liman Han’da denize doğru en üstte 87 santimi bulan yatıklık söz konusu.
Yatık olmasının öyküsünün ilk inşa yıllarına uzandığını Tarihçi Mehmet Mermi Haskan’ın Hamid-i Evvel Medresesi hakkındaki eserini kaynak göstererek anlattı:
- Orada Liman Hanı’ndan şöyle bahseder: “Bugün Liman Hanı adı ile anılan bina, deniz tarafına doğru yatmıştır. Temelde sıfır olan açıklık çatıda bir metreden fazladır.”
Liman Hanı’nın denize doğru yatıklığı ile ilgili yakın dönem bilgileri üzerinde durdu:
- Yapıda zeminden kaynaklı statik problemler ilk olarak 1995 yılında bir güvenlik sorunu olarak ön plana çıktı. 2000 yılında kısmen boşaltıldı, ardından kullanım dışı kaldı.
Yapılan ölçümlerden çıkan sonucu paylaştı:
- Yapıda zemindeki sıvılaşma probleminden kaynaklı oturmaların olduğu, ön cephede denize doğru 87 santimlik, soldan sağa doğru da 23 santimlik bir yatmanın olduğu, yapının statiğinde problemlerin oluştuğu tespit edildi.
Restorasyonun 2.5 yıl sürdüğünü kaydetti:
- Koruma Kurulu’nun onayladığı restorasyon projesi ile tarihi Liman Hanı ayağa kaldırılmış oldu. Yıkılmaktan kurtarılan bina kapılarını yeniden halka açtı.
Binanın cephesinin askıya alındığına dikkat çekti:
- Liman Hanı’nın ön tarafına 12 metre derinliğinde 40 adet mini kazık çakıldı. Üzerine 1 metre radye temel oluşturuldu. Onun da üzerine 200 ton ağırlığında çelik profilden bir taşıyıcı iskele kuruldu. Cephe hem içeriden hem dışarıdan preslenerek askıya alındı.
Zeminin sağlamlaştırılması için uygulanan tekniğe işaret etti:
- Zeminin sağlamlaştırılması için 60 santim çapında 350 adet “jet grout” kolon oluşturuldu. Bu süreçte zemine çimento enjekte edildi ve zemindeki su hareketi sınırlandırıldı. Böylece sıvılaşma sorunu çözüldü.
Bu aşamada şu mesajı verdi:
- Yapının temel sorunu ortadan kalktığı için yüzyıllarca ayakta duracak bir bina ortaya çıkmış oldu.
Bu kadar işlem yapılmışken binanın yatıklığının neden düzeltilmediğini merak ettim, önce şu yanıtı verdi:
- Özellikle böyle yatık bıraktık.
Ardından ekledi:
- Aslında yandaki bina olmasa rahatlıkla düzeltilebilirdi.
İstanbul Ticaret Odası, tarihi Liman Hanı’nı “ilim ve kültür merkezi” olarak hizmete açtı.
Bina, çatı katında 87 santimi bulan yatıklığı ile de dikkatleri çekecek gibi görünüyor…
Vedat Tek’e vefa borcumuzu ödüyoruz
İSTANBUL Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkanı Şekib Avdagiç, Liman Hanı’nın teras katında sohbet ederken şu mesajı verdi:
- Tarihi Liman Hanı’nın ön cephesini, tıpkı Barcelona’daki, Paris’teki binalar gibi aynen muhafaza ettik. Hem ön cephesini, hem de içindeki tarihsel unsurları koruyarak milli mimari akımının öncüsü Vedat Tek’e karşı vefa borcumuzu ödüyoruz.
Binanın mülkiyetinin İTO’ya ait olduğunun altını çizdi:
- Liman Hanı’nı söz verdiğimiz gibi dünyanın nadide kültür-sanat ve araştırma mekanı haline dönüştürüyoruz. Tarihi han, restorasyondaki ustalığımızın bir ürünü olmakla kalmayacak, artık ilim ve kültür hayatımıza hizmet edecek faaliyetlere de ev sahipliği yapacak.
Ne olur ‘kuluçka’da olan girişimcileri yatırımla kucaklayın
İSTANBUL Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkanı Şekib Avdagiç, 70’inci aylık toplantısına konuk olduğu Malatyalı İş İnsanları Derneği’ne (MİAD) Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi (BTM) ile ortak oldukları Teknopark İstanbul’u anlatıp şu noktanın altını çizdi:
- İTO olarak kurduğumuz BTM’de ve ortağı olduğumuz Teknopark İstanbul’daki “kuluçka merkezi”nde erken aşamadaki girişimciler var. Yurt dışından buralara ekiplerin gelip başarılı girişimcileri çok erken aşamada alıp götürdüklerine tanık oluyoruz.
Avdagiç, MİAD Başkanı Yunus Akdaş, Battalgazi Belediye Başkanı Osman Güder, Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar, İstanbul Milletvekili Serap Yaşar, Prof. İlhan Erdoğan, Şahin Nalbant, Nuri Tuna, Mehmet Yılmaz, Ahmet Güler, Ahmet Demezoğlu, Vahap Tanrıverdi, Hazreti Akdemir, Adil Nalbant, Gülçin Yıldırım, Selin Yurdakul, Baki Budakoğlu, Serdar Çam’ın da katıldığı buluşmada şu çağrıyı yaptı:
- Ne olur “kuluçka” aşamasındaki girişimcilerimize yatırımlarınızla sahip çıkın, kucaklayın. 10-15 bin dolarla 2-3 girişimciye ortak olabilirsiniz. Aralarından biri işini tuttursa, yatırımınızı çıkarır, kazanç da sağlarsınız. Bu işe kazanç beklemeksizin girişimcilere destek olarak bakın.
Avdagiç, İTO ve MİAD Yönetim Kurulu Üyesi Burhan Polat’ın ev sahipliğindeki buluşmada mesleki eğitime de değindi:
- İstanbul’da 300’e yakın meslek lisesi var. Bunların 60’ının “hamiliğini” İTO yapıyor. Hamisi olduğumuz okullara eğitimde kullanılan makine, alet altyapısı konusunda destek veriyoruz. Bu okulların kontenjanlarının doluluk oranının yüzde 40’lardan 95’e çıktığını görüyoruz.