Bütçenin 8 aydaki finansmanı çok sağlıksız…
Gelecek hafta merkezi yönetim bütçesinin Eylül ayı sonuçları yayımlanacak.
Ancak yılın geride kalan üçte ikisinin sonuçları hiç de iç açıcı değil. Özellikle bütçenin gider tarafından daha çok gelir ve finansman tarafı çok sağlıksız.
Dilerseniz önce 2021 yılı bütçe hedeflerini ve Ağustos 2021 sonuçlarını hatırlayalım.
Sakın 8 aylık bütçe açığına bakıp da bütçenin sağlıklı gelir kaynağına kavuştuğunu sanmayalım. Şimdiden söyleyelim. Bu politika tam anlamıyla “önce sık, sonra gevşet” politikası. Yılın sonuna kadar hedef bütçe açığının içerisinde kalmayı ümit edelim.
Malum, bütçelerin finansmanında ilk akla gelen vergiler ve yetmediğinde de ya da zamansal uyumsuzlukta borçlanma.
Şimdi gelin bu kalemlere bakalım.
Vergi gelirlerinin kompozisyonu ve seyri…
Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından yayımlanan aşağıdaki tabloya bir göz atalım.
Bu tablo bize dolaylı vergilere yüklenildiğini çok net bir şekilde gösteriyor. Önceki yıla göre her iki grup vergi gelirlerinin yüzde 40 dolayında arttığı anlaşılıyor. Daha da önemlisi, geçen yıl ve bu yıl toplam vergi gelirlerinin yaklaşık üçte ikisinin dolaylı vergilerden oluştuğu görülüyor. Hele de eşel mobil sistem çerçevesinde pompa fiyatlarına yansıtılmayan ve ÖTV’den kesilen yetkililerin ifadesine göre 91 milyar lira akaryakıt vergileri de dikkate alınırsa dolaylı vergilerin payı yüzde 75’lere çıkıyor.
Yani dolaylı vergi yoluyla bütçenin finansmanına çalışıldığı bir gerçek. Bu da bütçenin sağlıklı kaynakla finanse edilmediği demek.
Vergi dışı gelirlerde durum…
- Merkezi yönetimin özelleştirme gelirleri yok gibi. 8 ayda sadece 2.1 milyar lira gelir sağlanmış. Zaten son yıllarda özelleştirme geliri hiç yok.
- TCMB karlarının bütçeye gelir kaydı geçen yıl 44.4 milyar lira iken bu yıl da 35.8 milyar lira olmuş. Açıkçası Merkez Bankası karları ciddi bir kaynak olmuş.
- Bu arada büyük bel bağlanan ve kaçak yapılaşmayı adeta meşru sayan ve hatta teşvik eden imar affı ya da tapu kayıt belgesi gelirleri de bu yıl çok düşük kalmış.
Demek ki vergi dışı gelirlerde de Merkez Bankası’ndan alınan dışında bir artış yok.
Borçlanma…
Merkezi yönetim bütçelerinin tipik ve vazgeçilmez bir finansman kaynağı olan borçlanma konusu bir başka sağlıksız tabloyu ortaya koyuyor.
İşte Hazine ve Maliye Bakanlığı’na ait tablodan kesit…
Şimdi borçlanma ile ilgili bazı ayrıntılara bir bakalım.
- 2021 yılında net iç borçlanma hedefi 214 milyar lira olarak öngörülmüş.
- Önümüzdeki 1 yıl yani Eylül 2021-Ağustos 2022 döneminde yapılacak iç borç ödeme tutarı 361.8 milyar lira.
- Bunun yaklaşık üçte biri 112.6 milyar lirası da faiz ödemesi.
- Bu yılın ilk 8 ayında Türk lirası, döviz, altın, kira sertifikası cinsi toplam 72 kez borçlanma yapılmış.
- 8 ayda sabit faizli iç borçlanma ağırlıklı ortalama maliyeti de geçen yıl yüzde 10.5 iken bu yıl yüzde 16.8’e fırlamış.
- 2021 yılı net dış borçlanma hedefi 19.7 milyar lira 8 ayda tamamen gerçekleşmiş.
Sözün özü: “şu ayda bütçe fazla verdi” gibi yanıltıcı açıklamaların faydası yok. Daha önce de ifade ettiğimiz gibi bu, bütçeyi önce sıkıp sonra gevşetme politikası. Bütçenin finansmanı kesinlikle çok sağlıksız ve sürdürülebilir değil.