Bütçe anlayışı da uygulaması da kalmadı!..

Nevzat SAYGILIOĞLU
Nevzat SAYGILIOĞLU EKO ANKARA

Bütçeler kamu mali yönetiminin vazgeçilmezidir. Yani bütçe aracılığıyla ülkenin bir yandan harcamaları planlanır ve bir yandan da gelirleri toplanır; gelirlerin yetmediği durumda bütçenin nasıl finanse edileceği yine bütçe metinlerinde yer alır.

Bütçeler, hükümetlerin yasama organlarından aldığı yetki sınırları içinde kullanılır. Onun için çoğu ülkelerin anayasalarında bütçe ile ilgili düzenlemeler bulunur.

Nitekim bizim Anayasamızın 161. maddesinde de bütçelerin hazırlanması, uygulanması ve denetimi ile ilgili usullerin kanunla düzenleneceği hükmü vardır. Öyle ki bütçe kanununa bütçe ile ilgili hükümler dışında hiçbir hüküm konulamaz. Öte yandan 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu da kamu hesapları, bütçeler ve mali tablolara ilişkin bağlayıcı hükümler içerir.

Ancak ülkemizde son yıllarda bütçe anlayış ve uygulaması da değişti. Artık bütçe ödeneklerinin yetersiz kalması halinde ek bütçe çıkarılmadan torba kanunlarla çözüm getiriliyor.

Nitekim Kasım ayı sonuçlarıyla 2021 yılı bütçesinin ödeneklerinin yetmediği anlaşılınca torba kanuna şöyle bir hüküm konuldu: “2021 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu’nda yer alan genel bütçe gelir tahmini üzerinde gerçekleşen gelir kadar, genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri ile özel bütçeli idarelerin bütçelerine ödenek eklemeye Cumhurbaşkanı yetkilidir. İlgili kanunları gereğince genel bütçe gelirleri karşılığı yapılan ödenek eklemeleri tu tutardan düşülür”.

20 Aralık 2021 tarihli yazımızda bu konuya dikkat çekmiştik.

Açıkçası Aralık 2021 ayı sonuçları ortaya çıkınca bütçenin artık anlam ve önemini yitirdiği bir kez daha ortaya çıktı.

Bu değerlendirmemizin iki tipik örneğini ortaya koymak isteriz.

Birincisi, Aralık 2021 ayı ve 2021 yılı kümülatif sonuçları.

Önceki yazımızda da belirttiğimiz gibi; 2021 yılı bütçe ödeneği 1 trilyon 346 milyar lira iken Kasım 2021 sonuna kadar bunun 1 trilyon 319 milyar lirası kullanılmış ve Aralık ayına sadece 27 milyar ödenek kalmıştı.

Ne olduysa Aralık ayında oldu. Aralık ayı bütçe giderleri yaklaşık 281 milyar lira olarak gerçekleşti ve 2021 yılı bütçe giderleri 1 trilyon 599 milyar lirayı aştı (neredeyse 1.6 trilyon lira oldu).

Onun için de bütçe usulü atlanarak torba kanunla ödenek artışına gidildi.

Şöyle bir garip sonuç ortaya çıkmış oldu.

Her ayın ortalama bütçe gideri 135 milyar lira iken her nedense Aralık ayında bu rakam 281 milyar lira oluyor. Fiili harcamalar dikkate alınarak usulüne uygun olmayan hukuku arkadan düzenleniyor.

Bu durum ister istemez bütçe açığı sonuçlarına da yansıyor. Kasım sonu itibariyle bütçe dengesi 32 milyar lira fazla vermiş görünürken; Aralık ayı ile birlikte 2021 yılı sonucu açığa dönüşüyor.

Ne yazık ki 2021 yılı içindeki aylık bütçe sonuçları da “mali disiplin” adına hep olumlu gösterildi. Bunu adını şimdiden unuttuğumuz Hazine ve Maliye Bakanları cılız bir şekilde ifade etmeye çalıştı. Hatta buna kifayetsiz ve bilgisiz ekonomi yorumcuları da sözcülük yaptı.

İkinci tipik örnek de 2022 yılı bütçesi ile ilgili.

Bütçenin hazırlanışındaki koşullar sonradan değişti; ama 2022 bütçesinin hiçbir rakamı 75 günlük bütçe maratonunda değiştirilmedi.

Örneğin; bütçenin hazırlandığı ve Meclis’e sunulduğu 15 Ekim 2021 tarihi itibariyle bütçe ödenekleri, o günün dolar kuruyla, 190 milyar dolar idi. Bütçenin yasalaştığı ve yürürlüğe girdiği tarihteki dolar kuruyla bu rakam 130 milyar dolara geriledi. Yani bütçe, daha hazırlanma sürecinde üçte bir eridi; ama bütçe rakamları değiştirilmedi. Bu arada 2021 yılı ÜFE ve TÜFE de bu yetersizliği şimdiden göstermiş oldu.

Öte yandan 20 Aralık tarihli doların değer kaybı ile düzenlenen kur korumalı mevduat sisteminin Hazine’ye getirdiği yükler de ödenek olarak 2022 yılı bütçesine yansıtılmadı. İlk sonuçlarını Mart sonunda verecek ve yılın sonuna kadar devam edecek bu uygulamanın yükleri hesaplanmadı.

Yani 2022 yılı bütçesi şimdiden kadük olmuş ve rakamlar geçerliliğini yitirmiş durumda. Dolayısıyla bu durumda yeni ve yine bir torba kanun çıkmak zorunda.

Sözün özü; ne bütçe anlayışı kaldı, ne de bütçe…

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar