Bu kur seviyeleri uygundur
Türkiye’nin ithalatının ve dış borçlanmasının ağırlığı dolardadır. İhracatın ve bazı hizmet gelirlerinin ağırlığı euro tarafındadır. Buna göre, Türk Lirası’nın (TL), dolar ve eurodan oluşan bir sepete karşı değerini ölçmek mantıklıdır. Yüzde 50 dolar ve yüzde 50 eurodan oluşan TL sepet kur, yılbaşından beri, yüzde 40 civarında yükseldi. Aralık ayı enflasyonu kuvvetle muhtemel çok yüksek gelecek. Yılı yüzde 35 civarında bir enflasyonla kapatabiliriz. Ocak ve şubat rakamlarından sonra yüzde 40’lık bir enflasyon görülebilir. Bu açıdan bakıldığında, para birimi enflasyon kadar değer yitirmiş oluyor. Döviz kurlarının bu seviyelerde bir denge bulması makuldür.
Önümüzdeki üç ayı nasıl yöneteceğimiz önemlidir. Ekonomi yönetimi iyi bir iletişim politikası kurgulamalıdır. Vatandaşların, reel sektörün, bankacılık sektörünün güvenini pekiştirecek şeffaflık sağlanmalıdır. Politika yapıcılar, enflasyonla mücadeleyi öncelemelidir. Enflasyon beklentilerinin nasıl kötüleştiğini son üç ayda gördük. Enflasyon kontrolden çıkınca, diğer ekonomik göstergeler yerli yerine oturmuyor. Manevra alanımız kalmadı. Ekonomi politikasında hata yapamayız. Doğru politikayla ve söylemle kurlar stabilize olur. Belli bir bant içine yerleşen döviz kurları, birkaç ay sonra enflasyon beklentilerini aşağıya çeker. Özellikle son bir ayda piyasalarda yaşananlar herkesi yıprattı. Finansal sistem de zorlanıyordu. Sakinleşmeye, nefes almaya ihtiyaç vardı.
Herkese sağlıklı ve bol kazançlı bir yıl diliyorum.