Bu itfaiye ne iş yapar?

Levent AKBAY
Levent AKBAY Reel Sektör Masası

Kartalkaya faciasının yarattığı travmayı atlatmak kolay olmayacak. Yetki, sorumluluk tartışmalarının gölgesinde görünen o ki, muhtemelen acının yenisi eskisini unutturacak.

Yangın tehlikesi, insanların aynı havayı soludukları oteller gibi sanayi tesisleri için de öncelikli tehditler arasında. Düşünülenin aksine oteller için; “Fabrika değil ki, itfaiyeyi zorunlu kılasın” görüşü gerçeği yansıtmıyor. Çünkü fabrikaların dizili olduğu alanlarda da itfaiye teşkilatı kurmak zorunlu değil.

Yanlış okumadınız! Milyarlarca dolarlık yatırımlarla kurulan organize sanayi bölgelerinde itfaiye teşkilatı kurmak zorunlu değil. Yani isteyen kurar, istemeyen kurmaz. Parası olan OSB’ler olduğu gibi, parası olmayan, kamu kredileriyle kurulan OSB’ler de var. İtfaiye zorunlu kılınsa parasal kaynakları itibariyla bu gideri karşılayamayacak OSB’ler çoğunlukta. Bu, parası olanın hepsinin de itfaiye kurduğu anlamına gelmiyor. Çünkü itfaiye, hizmeti alacak olanlar açısından bile kimi zaman ‘lüks harcama’ gibi görülüyor!

Yangınlarla mücadelede planlı üretim alanları olan OSB’lerin bile yetersiz kaldığını rakamlar da gösteriyor. Halen faaliyette olan 282 kadar OSB’nin ancak 81’inde itfaiye birimi var.  201 faal OSB’de itfaiye yok. Bu durumda 201 OSB’de bölge içinden, çok kısa sürede itfaiye marifetiyle yangına karşı ilk müdahale yapma şansı yok.

İtfaiye teşkilatı olmayan OSB’ler genellikle ilçe itfaiyelerinin OSB yakınlarına kurulan istasyonlarından ya da müfrezelerinden hizmet alıyor. OSB dışında yer alan müdahale timleri olay yerine yetişene kadar geçen zaman, yangına ‘ilk müdahale’ etkisini düşürüyor. Bu da yangınların büyümesine yol açıyor.

Bazı OSB’ler birleşerek ortak itfaiye merkezi kurup, yönetim ve işletmesini  belediyelere devrederek sorunu aşmaya çalışıyor. Bazı OSB’ler ise binayı yaparak belediyelere araç temini ve işletme için devrediyor. Her iki durumda da belediyeler ile protokol imzalanıyor.

Herhangi bir fabrikada yangın çıktığında büyüklüğüne göre ilçe, il belediyelerine bağlı itfaiyeler devreye giriyor. Yangın büyükse komşu illerden de takviye ekipleri geliyor. Hatta TOMA’lar, orman arazözleri  ile uçak ve helikopterler de devreye sokuluyor.

OSB’lerde çıkan münferit yangınlara gecikmeli de olsa müdahalede, itfaiye teşkilatları arasında güç birliği yapılabiliyor olmasına karşın; bir deprem ya da afet nedeniyle oluşabilecek çoklu yangınlara müdahalenin ne kadar yeterli olacağı konusunda sanayicilerde soru işaretleri çok. Bu nedenle geliştirilmeye çalışılan yeni formüller var.

Yunus Çiftçi geçmişte TOSB Otomotiv Tedarik Sanayi İhtisas OSB Başkanlığı yaptı. Şimdi Kocaeli Sanayi Odası bünyesinde OSB’ler Komisyonu Başkanı. “Kocaeli’de 14 OSB var, bunların 11’inde itfaiye yok, hatta yakınlarında da itfaiye yok.” diyor. Bir deprem, bir yangın anında haberleşme ve itfaiye ihtiyacının karşılanmasına yönelik olarak geliştirdikleri projeyi anlatan Yunus Çiftçi:  “Depremde haberleşme susuyor. Bunun için Aselsan ile birlikte dijital telsiz sistemi kurmak için çalışıyoruz. 6 Şubat depremi yeni bir ders oldu. Haberleşme olmadan olmuyor. Yangında bile ilk 3-5 dakikadaki müdahale için haberleşme gerekli.  Zaman geçtikçe yangını önlemek mümkün olmuyor ancak soğutuyor, sıçramasını önlüyorsunuz.” şeklinde konuşuyor.

İtfaiye teşkilatı kurmanın pahalı bir yatırım olduğunu ifade eden Yunus Çiftçi “24 saat çalışacak bir organizasyon. Binası, araçları, teçhizatı, çalışanları, eğitimleri... Kolay iş değil. Bu yüzden sanayici de cesaret edemiyor. Hatta’ kurdunuz’ diyelim, bir yıl boyunca yangın olmadı. Bu kez sizden hesap soruluyor: “Bu itfaiye ne iş yaptı?” diye. Yani bir anlayış değişikliğine de ihtiyacımız var. Kanuni bir mecburiyet olmadığına göre insanları itfaiyenin gerekliliği konusunda ikna etmek zorundayız.”

Gerçekten öyle çünkü ülkemizde her yıl ortalama 500 tesis yangını gerçekleşiyor.

 

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
İtfaiyeci duası 06 Şubat 2025
Büyük çaresizlik! 23 Ocak 2025
Reform mu, fren mi? 28 Kasım 2024