Brezilya’da seçim sonucunu ekonomi belirledi
Brezilya’da hafta sonu yapılan başkanlık seçimlerinde sonucu ülke ekonomisinin içine düştüğü zor durum belirledi. Geçmişte ülkeye en parlak ekonomik dönemini yaşatan Luiz Inacio Lula da Silva ya da Brezilyalıların ona seslendikleri şekliyle “Lula” seçimleri kazanarak yeni başkan seçildi. 1 Ocakta görevi devralacak.
Lula dünya siyaset tarihinin önemli kişiliklerinden biridir. ABD eski başkanı Obama, bir zamanlar onun için “yeryüzündeki en popüler siyasetçi” diyordu. Lula bir sendika lideri olarak askeri yönetime karşı işçi hareketlerini ve grevleri örgütleyen isimdi. Ardından ülkeyi yönetmeye talip oldu ve 2003-2010 yılları arasında yedi süreyle Brezilya’yı yönetti. O zamanki tartışmaları hatırlıyorum. Uluslararası piyasaları tedirgin eden bir isimdi. Herkes ona şüpheyle bakıyordu. Geniş çaplı kamulaştırmalar yapıp, ekonomide katı devletçi bir model uygulayacağı sanılıyordu. Zaten sorunlu olan Brezilya ekonomisinin onun liderliğinde felç olup, çökeceği beklentisi vardı.
Ama tam tersi oldu. Lula yönetiminde Brezilya ekonomisi tarihinin en iyi dönemini yaşadı ve Lula küresel piyasaların en fazla güven duyduğu liderlerden biri oldu.
Lula 2002’de görevi devraldığında Brezilya ekonomisi dev açıklarla boğuşan ve yoksulluğun diz boyu olduğu bir ekonomiydi. Cari işlemler açığı ve bütçe açıkları muazzam düzeylere çıkmıştı. Lula ise sanılanın aksine, IMF ile ortak bir stand-by düzenlemesi üzerinde anlaşarak, güçlü yapısal ayakları da olan kapsamlı bir programı hızla uygulamaya koydu. Uluslararası piyasalarda Brezilya ekonomisine duyulan güven arttı ve istikrar sağlandı. Uygulanan politikalar sonucu enflasyon geriledi, gelir adaletsizliği daraldı, yoksulluk azaldı. Onun döneminde Brezilya ekonomisi yüksek büyüme hızları elde etti ve milyonlarca kişi yoksulluk sınırından kurtuldu. On yıllar boyunca zayıflayan orta sınıf tekrar güçlenmeye başladı. Da Silva yönettiği yedi yıl boyunca çok güçlü bir sosyal refah programı uyguladı.
Brezilya’da seçmen Pazar günü yapılan seçimlerde o döneme duyulan özlem nedeniyle Lula’yı tekrar seçti. Dört yıldır ülkeyi yöneten “Latin Amerika’nın Trump”ı lakaplı Bolsonaro döneminde ciddi hatalar yapıldı. Bolsonaro denilince ise akla COVID-19 ile mücadelede yapılan yanlışlar, ölen binlerce Brezilyalı, yüksek enflasyon ve Amazonlarda hız kazanan ormansızlaştırma akla geliyor. An itibariyle Brezilya ekonomisi oldukça sorunlu bir ekonomi. Bizimki kadar yüksek olmasa da dünya standartlarına göre oldukça yüksek bir enflasyonu ve yavaşlayan bir ekonomisi var. Özellikle gıda fiyatlarındaki artış geniş kesimlerin canını yakıyor. Ülkede kutuplaşma ise had safhaya ulaştı. Lula ise bu kutuplaşma ortamında geniş kapsamlı bir yelpazeyi arkasına alarak başkanlık yapmak istiyor. Solcu partinin lideri olmasına rağmen sağcı Bolsonaro’nun karşısına sağı da kapsayan bir “masa” ile çıktı.
Lula’dan beklenti büyük. Brezilya halkı ondan yine yoksullukla mücadeleye devam etmesini istiyor. İklim değişikliği tehdidi altındaki dünya ise Amazonları korumasını bekliyor. Lula çevrecilerin ve küresel ısınmayı dert edinenlerin de desteklediği adaydı. Bolsonaro döneminde hız kazanan ormansızlaştırmaya son vereceğini taahhüt etti. Brezilya’yı küresel iklim mücadelesinin lider ülkelerinden biri yapmayı vadetti.
Lula’nın geçmişindeki leke ise uğradığı yolsuzluk soruşturması ve hapiste kaldığı 580 gündür. 2018 yılında soruşturmaya uğramış ve yolsuzluk ve kara para aklama nedeniyle hüküm giyerek hapse girmişti. O hapisteyken yapılan seçimlere katılamayınca Bolsonara Brezilya’ya başkan olmuştu. Lula hakkındaki karar ise daha sonra yüksek mahkeme tarafından bozuldu. Hakimlerin taraflı olduğu ve savcılar ile işbirliği yaptıkları tespit edildi. Yani bir nevi kumpas yaşanmıştı. Ve Lula böylece siyasete tekrar dönebildi.