Bir yerli markamızın başarı formülü: Kütahya Porselen neleri doğru yaptı?
Porselen sektörümüzün ilk yerli üreticilerinden Kütahya Porselen, 50’nci yılını kutluyor. Yılda 120 milyon, günde ise ortalama 330 bin parça üretim kapasitesiyle ürünlerini dünyanın 72 ülkesine ihraç eden Kütahya Porselen sürekli olarak yatırım yaparak yarım yüzyılı geride bıraktı.
Geçtiğimiz günlerde, yoğun hijyen önlemleri içinde yaptığımız bir basın gezisinde, Kütahya Porselen Yönetim Kurulu Başkanı Sema Güral Sürmeli ve kuruluşun tepe yöneticilerinden markanın son dönemde yaptığı atılımları dinleme fırsatı buldum. Aldığım bilgileri bir pazarlama hocası olarak, öğrencilerimin de yararlanabileceği biçimde bir vaka analizi formatında özetlemeyi diliyorum.
Kütahya Porselen’i başarıya götüren 8 unsur
1. Teknolojiye yatırım
Kütahya Porselen, üretiminin tümünü Kütahya’daki 5 ayrı fabrikasında gerçekleştiriyor.
Yıllar içinde dışa bağımlılığı azaltmak için, her çıkan soruna yerli çözüm aramayı ilke edinmiş olan kuruluş, 2005 yılında NG Kütahya Makina’yı kurarak makina üretimine de başlamış. Böylece, fabrikalarda yerli üretim makinalar kullanılıyor. Bir arıza olduğunda üretim günlerce durmak zorunda kalmıyor, yerli ekipler sorunları hızlı bir biçimde çözebiliyor.
Bugün NG Kütahya Makina, fırınlar hariç, porselen üretiminde kullanılan 20 farklı makinayı üretebiliyor. Üretimde şekillendirmeden sırlamaya kadar olan tüm makinalarda dışa bağımlılığın kalkması maliyet avantajı sağlıyor. Üretim, bakım ve onarımdaki sürat verimliliği de artırıyor.
Kütahya Porselen Genel Müdür Yardımcısı (Teknik) Gültekin Sağlam’ın verdiği bilgiye göre, 10 milyon yatırımla kurulan fabrika sadece makina üretmekle kalmıyor. Kendi tasarımlarını ve daha da önemlisi kendi yazılımlarını da geliştiriyor.
2. Tasarım merkezi
Fabrika gezimiz sırasında, Kütahya Porselen Genel Müdür Yardımcısı (Teknik) Müzeyyen Şirin, günde 330 bin, yılda 120 milyon parça üretim yaptıkları bilgisini verdi. Ürünler 72 ülkeye ihraç ediliyor. Kütahya Porselen tasarımlarını kendi bünyesinde gerçekleştiriyor. Kalıplarının tümünü kendisi geliştiriyor.
Kuruluş, 45 kişilik ekipten oluşan gelişmiş bir tasarım merkezine sahip. Kütahya Porselen Yönetim Kurulu Başkanı Sema Güral Sürmeli “Türkiye’de ilk olma özelliği taşıyan bu merkeze sürekli olarak yatırım yaptıklarını özellikle vurguluyor.
Tasarım ekibi, kendi çalışmalarının yanı sıra, Defne Koz, Kunter Şekercioğlu, dünyaca ünlü Mikro Art Sanatçısı Hasan Kale gibi başarılı tasarımcılarla çok özel ve ödüllü koleksiyonlara imza atıyor.
3. Perakende ağı
Kütahya Porselen’in Türkiye’de 22 mağazası ve 450 perakende satış noktası var. Yurt dışında ise ürünlerini 1000’in üzerindeki noktada satışa sunuyor. Geniş perakende ağı, kuruluşa tüketiciyi anlama, trendleri takip etme ve beklentilere hızlı cevap verebilme gücü sağlıyor.
4. Ar-Ge yatırımları
Kütahya Porselen ürünleri, sağlık standartlarının dışında dayanıklılık ile ilgili olan deterjan, mikrodalga, çarpma, parçacık kopma, termal şok, çizilme dayanımı gibi testlerin yanı sıra Avrupa standardında derin dondurucudan mikrodalgaya dayanım ve derin dondurucudan fırına dayanım testlerinin tamamından geçiyor.
Yönetim Kurulu Başkanı Sema Güral Sürmeli üretimdeki testleri şu cümlelerle özetliyor: “Kütahya Porselen olarak 2004 yılında porselen üretimindeki standartları Avrupa standartlarına taşımak için Türk Standartları Enstitüsü’nün oluşturduğu Porselen Sofra Eşyası standartları üzerine bir çalışma yaptık. Bu standartlar Kütahya Porselen raportörlüğünde yenilendi. Sağlığa uygun porselen üretiminde en önemli test kurşun kadmiyum çözünürlüğüdür, limitler her ülkenin standardına bağlı olarak değişmekle birlikte bizim ürünlerimiz TSE, Avrupa, FDA ve Japon testlerinin tamamına uygundur”
5. İnovasyon Çalışmaları
Kütahya Porselen inovasyon yatırımlarını en zor günlerde bile kesmiyor. Son dönemde nano teknolojiyle ürettiği koleksiyonlarını satışa sundu. Gastronomi profesyonelleri için tasarladığı Ayla ve Aura koleksiyonları Design Turkey 2019’da iki ‘‘Üstün Tasarım’’ ödülüne layık görüldü. Marka, Aura, Ayla ve Galaxy koleksiyonlarının her biri ile Plus X Award 2020’de ‘’Yüksek Kalite’’ ve ‘’Tasarım’’ ödüllerinin de sahibi oldu.
6. Pazarlama ve satış stratejileri
Kütahya Porselen Genel Müdür Yardımcısı (İdari ve Mali işler) Celal Kaya Kınalı’nın verdiği bilgiye göre, Kütahya Porselen geçen yıl 70 milyon dolarlık bir ciroya imza atmış. Bunun yüzde 40’ıysa yurtdışı satışlardan elde edilmiş.
Bu yıl pandemiye bağlı olarak satışlarda ilk altı ayda yüzde 25 civarında bir düşüş yaşanmış. Ancak, Temmuz ve Ağustos aylarında talep yeniden canlandığı için, Kınalı 2020’yi ciroda yüzde 5-10 oranında bir büyümeyle kapatacaklarını tahmin ediyor.
Kütahya Porselen Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Gülden Güral şirketin online’a yaptığı yatırımın geri dönüşünden memnun olduklarını belirtiyor. Korona döneminde artan e-ticaret talebi Kütahya Porselen’e de olumlu bir biçimde yansımış. İnternet satışlarının toplam satıştaki oranı yüzde 2-3 iken bu oran yüze 6’lara çıkmış
7. Sosyal sorumluluk projeleri
Kütahya Porselen, sadece Kütahya için değil, ülkemiz hatta dünya için önemi büyük olan bir müzeye sahip. NG Müze’de Türk ve dünya tarihinden izler taşıyan 76 bin parça eser sergileniyor.
Osmanlı’dan günümüze uzanan Osmanlı devlet ve liyakat nişanları, sultanların özel eşyaları, savaş aletleri, savunma gereçleri, özel tasarım takılar, klasik otomobiller gibi paha biçilmez koleksiyonlar sergileniyor. 16. ve 18. yüzyıl arasında üretilmiş ve orijinalleri dünyaca ünlü müzelerde sergilenen Avrupa porselenleri, Kütahya çinileri, Dolmabahçe ve Topkapı Sarayı porselenleri ile çini panoları da müzede yer alıyor.
Dünyaca ünlü Kütahya çinilerinden en nadide örneklerin yer aldığı NG Müze, Türk kültürünün en önemli değerlerinden biri olan çiniciliğin yıllar içinde yaşadığı değişimlere ışık tutuyor.
Müzede, NG şirketlerinin temelini atan Ali Güral ve eşi Hediye Güral’ın balmumu heykelleri ile Güral ailesinin yaşadığı eski konağın orijinaline birebir uyarlanmış hali de mevcut.
NG Kurucu Başkanı Nafi Güral’ın özel eşyalarının bulunduğu çalışma odası ve Sema Güral Sürmeli tarafından hayata geçirilen “Porselenden Hayatlar Koleksiyonu” ise NG Müze’ye değer katıyor.
8. Şirket kültürü: “Başarmak kolay, ‘imkansız” azim ister”
Kütahya Porselen’in 50 yıllık başarısının temelinde yılmadan çalışma ilkesi var.
NG Holding’in kurucusu Nafi Güral şirket kültürünü“Bizim için zoru başarmak kolaydır, “imkansız”ı başarmak azim ister” cümlesi üzerinde yükseltmiş.
Geçtiğimiz yıllarda çeşitli konferanslarda dinlediğim çok değerli iş insanımız Nafi Güral, Kütahya Porselen’in değerlerini şu cümlelerle özetliyor
“Bazı insanlar çalışmaktan beslenir. Ben de öyleyim. Çocuklarım da öyle yetişti. Şimdi torunlarıma da aynı anlayışı aşılamaya çalışıyorum. Başarılarımın mimarı çalışma arkadaşlarımdır. Ben onlara orkestra şefliği yapıyorum.”
***
Bilim kadınlarımızla gurur duyuyoruz
Bilim kadınları dünya çapında çığır açan araştırmalara liderlik ediyor. Ancak olağanüstü keşiflerine rağmen, kadınlar hala küresel olarak araştırmacıların sadece yüzde 29’unu temsil ediyor ve çalışmaları nadiren hak ettiği değeri görüyor. STEM ile ilgili alanlara kayıtlı öğrencilerin yalnızca yüzde 35’ini kadınlar oluşturuyor.
Bugüne kadar Nobel Bilim Ödüllerinin sadece yüzde 3’ü kadınlara verildi ve Avrupa’daki kıdemli araştırmaların yalnızca yüzde 11’i kadınlar tarafından yürütülüyor. Türkiye’de Ar-Ge’nin tüm alanlarında yüzde 37, doğa bilimleri ve mühendislik alanında yüzde 35, sosyal bilimler ve beşeri bilimlerde yüzde 43 oranında kadınlar görev alıyor.
Bu konuda, yıllardır takip ettiğim çok değerli bir sosyal sorumluluk programı var: L’Oréal ve UNESCO’nun “Bilim Kadınları İçin ”projesi. Dünyada 22. ve Türkiye’de 18. yılını geride bırakan program, köklü geçmişiyle kadınların bilime katkısını destekliyor ve bilimde cinsiyet eşitliğine dikkat çekerek rol modeller yaratılmasına katkı sağlıyor. Global ölçekte bugüne kadar destek alan bilim kadını sayısı 3400’e ulaştı. Türkiye’de geçtiğimiz 18 yılda 108 genç bilim kadının projelerine kaynak sağlandı.
2020’nin rol modelleri
“Bilim alanında kadın araştırmacıları desteklemek, mükemmelliği ödüllendirmek, genç ve yetenekli bilim kadınlarının tanınmalarını sağlamak amacıyla” düzenlenen program kapsamında, bu yıl 6 Türk bilim kadını, kapsamlı ve gelecek vadeden ilham verici çalışmalarıyla ödüle layık görüldü.
L’Oréal Türkiye’den 75 bin TL ödül kazanan bilim kadınları, akademik özgeçmişleri, projelerinin bilime yaptığı katkı, uygulanabilirliği, sürdürülebilirliği ve bilimsel yeniliği gibi kriterler göz önüne alınarak, bağımsız UNESCO jürisi tarafından seçildi İnsanlık için önemli projeler üzerinde çalışan, her biri üniversitelerdeki araştırmalarını sürdüren 40 yaş altındaki 6 genç bilim kadını; psikoloji, matematik, tıp, malzeme bilimi, biyoloji, kimya gibi pek çok alanda umut veren çalışmalar gerçekleştiriyor.
Ödül almaya hak kazanan 2020’nin genç ve yetenekli, Türk bilim kadınları
Dr. Dicle Dövencioğlu, dokunduğumuz dünyayı ekrana taşımayı hedefliyor.
Doç. Dr. Dilek Dündar Erbahar, zehirli gazları tespit eden sensörlerle hayati tehlikelerin önüne geçiyor!
Dr. İdil Yet, karaciğer kanserinin nedenlerini ortaya koyuyor.
Dr. İrem Durmaz Şahin, yumurtalık kanserinde ilaç direnci mekanizmalarını ortaya çıkartıyor.
Dr. Nazar İleri Ercan’dan, yaygın görülen ve tedavisi olmayan Romatoid Artrit hastalığı için nano ilaç!
Doç. Dr. Nazife Erkurşun Özcan, 70 yıldan uzun süredir çözülemeyen “Kakutani Sanısı” matematik problemine yanıt arıyor.