Bankalarına bahar gelmiş memleketimin
Dünya ekonomisi yüksek enflasyona, tırmanan jeopolitik risklere ve şahin Fed sinyallerine karşı direniyor. Omicron’un kontrol altına alınması ve sürü bağışıklığının kazanılması ekonomilerin açılmasını hızlandırarak büyümeyi destekliyor.
Ancak önümüzdeki dönemde güçlü büyümenin sürdürülmesi zor gözüküyor. Gıda ve enerji fiyatlarındaki artış ile yüzde 9’u geçen küresel enflasyon hane halkının alım gücünü baskılamaya başladı. Enflasyon şokunun geçici olduğunu düşünen hane halkı ilk başla tasarrufunu azaltarak tepki verdi. Ancak şokun kalıcı olduğunun görülmesi ve finansal sıkılaşmanın artmasıyla bu durum değişecek.
Türkiye ekonomisinde yavaşlama işaretlerini görmeye başladık. PMI verisi mart ayında 49.4 ile son on ayda ilk kez eşik değerin altına geriledi. Ukrayna’daki savaşın tetiklediği fiyat artışları iç talebi baskılarken, enerji kesintileri ve tedarik zincirindeki sorunlar ihracatı da baskılamaya başladı.
Finansal piyasalarda hisse ve tahvil piyasalarında eşanlı bir satış baskısı görüyoruz. Savaşın etkilerine daha açık olan Avrupa borsaları sene başından beri yüzde 14 kayıp ile dünyaya göre daha çok değer kaybediyor. Yükselen enflasyon ve şahin Fed’in vurduğu ABD tahvilleri sene başından beri yüzde 9 kayıpla en çok kaybettiren emin liman yatırım aracı.
Türkiye piyasalarında hangi pencereden ne zaman baktığınıza göre değişen bir manzara görüyoruz. Döviz, yerel tahvil ve Eurobond piyasaları Türkiye varlıkları için ayı sinyaller üretiyor. Hisse senedi piyasalarında ise güçlü bir pozitif ayrışma söz konusu.
Piyasa performansı, Türkiye varlıklarını Türk lirası riski taşımadan alın görüşümüzle uyumlu. Türkiye hisse senetleri ve kısa-orta vadeli Euro-tahviller finansal baskılamanın arttığı bir dünyada servetleri korumak için iyi bir alternatif.
Borsa İstanbul’da geçtiğimiz hafta bankaların öncülüğünde yaşanan yükseliş için sahada iki farklı görüş var: (i) Yükseliş de geride kaldığı için spekülatif para banka hisselerine yöneliyor. (ii) 2022 yılı karları çok iyi geleceği için akıllı para bankalara yöneliyor.
Piyasaların kısa vadede neyi fiyatladığını bilemeyiz. Elimizde borsaya giren paranın sıcak mı, soğuk mu, akıllı mı akılsız mı olduğunu ölçen sihirli bir alet yok.
Ancak bankalar için iki temel tespit yapabiliriz: (i) Enflasyonun artması ve verim eğrisinin dikleşmesi nedeniyle bankaların karlılığında 2022 yılında önemli bir sıçrama bekliyoruz. (ii) Kur korumalı mevduatın Türk lirasını istikrara kavuşturması banka bilançolarında riskleri sınırlıyor.
Türkiye ekonomisi ve Borsa İstanbul için temkinli iyimser görüşümüzü koruyoruz. Finansal baskılamadan kaçan yerleşik yatırımcının borsaya yönelmeye devam edeceğini öngörüyoruz.
ABD ve Avrupa borsalarındaki gerileme Borsa İstanbul’da zaman zaman gerileme yaratabilir. Ancak yerleşik yatırıcının portföyündeki hisse ağırlığını artırması bunu dengeleyecektir. Yüksek betalı, düşük değerlemeli ve kar beklentisi güçlü banka hisseleri bu konjonktürde endekse göre daha güçlü seyredebilir.