Bakliyatın öncü girişimcisi

Yıl 1967. İş yaşamının kalbi Eminönü’de sayısız benzerinin bulunduğu ticaret erbabı arasına bir girişimci daha katılır. Rakiplerinden sıyrılmak için en büyük sermayesi emeği olan girişimcinin adı Süleyman Şemsettin Gökbayrak, bakliyatla başladığı ticaretinin adresi Yağ İskelesi’dir.             

Kentin değer yaratan eğitim kurumlarından Vefa Lisesi’nden mezun Gökbayrak, yıllarca Gönen pirinci başta olmak üzere Türkiye’nin dört bir yanından tedarik ettiği nohut, mercimek, fasulye, bulgur ürünlerini, çuvallarla İstanbul toptancı piyasasına Yağ İskelesi'nden servis eder, alanında nam salar. 1981'de anonim şirkete dönüşen işletmesinde, eşi Emine Şükran Gökbayrak’ın yanı sıra, yeğenleri, Ertan, Ercan ve İbrahim Güneray kardeşlerle birlikte sektöründe ‘devrim’ niteliğinde yenilikler yapar Şemsettin Gökbayrak.            

Bakliyat ilk kez onun sayesinde paketlenir. Marka oluşturulur, logo çok sevdiği okulu Vefa Lisesi’nin yeşilinden esinlenilerek tasarlanır. Arabalı satışlar başlar, İstanbul piyasasında sayıları hızla artan marketler, yönetimin genç isimleri Güneray kardeşler tarafından tek tek ziyaret edilir. Kampanyalar başlar. İçinde babasının da bulunduğu tüm bu faaliyetler, henüz kısa pantolonla şirkete ürkek adımlarla gelen bir çocuk tarafından da yakından izlenir. Şirketin ortaklarından Ertan Güneray’ın oğlu Hüseyin Taner Güneray’ın çok küçük yaşlarda başladığı ziyaretler, yıllar sonra kendisine çok önemli sorumlulukların kapısının açılmasında büyük yararlılıklar gösterecektir.

Gökbayrak Gıda, yoluna 2'nci kuşakla devam edecek

Şemsettin Gökbayrak’ın vefatının ardından şirketteki işlere 3 kızı el attı önce. En büyük kızı Ayşegül Nesrin Gökbayrak Ersan’ın liderliğinde gelecek tasarlanırken, aile babasının ardından yönetim kurulu başkanlığına gelen Ayşegül Nesrin Gökbayrak Ersan’ın vefatıyla bir kez daha sarsıldı. Varisler, Fatma Nükhet Alaca ve Nilüfer Tanrıöver kardeşler, şirketi güvenli ellere teslim etmek için kararlarını o tarihlerde verdi.            

Yazımın üst bölümlerinde bahsettiğim ailenin ikinci kuşak ferdi Hüseyin Taner Güneray, çocuk yaşta girdiği ve 25 yılını doldurduğu şirkette rüştünü çoktan kanıtlamıştır. Şirkette tüm süreçler onda toplanmakta, üretimden finansa her uygulamada tam yetkilidir. Akıllara ilk o gelir.           

Gökbayrak Gıda’nın danışmanı Atuva Yönetim Ortağı Sevil Becan’ın da katıldığı, varislerle kısa, Hüseyin Taner Güneray’ın tabiriyle 5 dakika süren bir görüşme olur. Gökbayrak Gıda, geçtiğimiz aylarda Güneray’a devredilir. Becan ile birlikte gazetemizi ziyaret eden Güneray, Şemsettin Bey’den, babası Ertan Güneray’a, amcalarına ve profesyonel çalışanlara kadar herkesten öğrendikleri olduğunu söylüyor. “Ailem tarafından büyük bir sorumluluk verildi. Şemsettin Gökbayrak’ın güzel mirasını devam ettirmek, aileme ve Gökbayrak’ın değerli kızlarına karşı en büyük görevimdir” diyor.             

Gökbayrak’ta en önemli kuralın en kaliteli ürüne imza atmak olduğunu söyleyen Güneray, Şemsettin Gökbayrak’ın yolunda ilerleme adına geçmişten gelen altın kurallara ilişkin şu bilgileri verdi: “Yüksek kalite çizgimizi aynen koruyacağız En iyi ürünlerle ve hizmetlerle müşterimizin karşısına çıkmaya devam edeceğiz. Tedarikçilerimizle uzun süreli çalışmayı sürdüreceğiz. Banka kredisi yerine kendi mali gücümüzle büyüyeceğiz. Sağlıklı adımlarla ilerleyeceğiz. En büyük güçlerimizden birisi çalışanlarımız. Gökbayrak’ta çok şey öğrendiler. Biz de şimdi onlardan öğreniyoruz. Doğru ürün seçiminden, üretime, kalite kontrolüne en iyi ekibe sahibiz”.

İTO’YA, SEKTÖRÜNE, OKULUNA HİZMET ETTİ

Şemsettin Gökbayrak, sektörüne olduğu kadar İstanbul Ticaret Odası’nda da etkin hizmetlerde bulundu. Yanı sıra Vefa Lisesi’nin de aktif mezunlarından oldu. Vefa Eğitim Vakfı Mütevelli Üyesi sıfatı ile yürüttüğü hizmetler hiç unutulmadı. 2017’de vefat ettiğinde ardında değerli bir marka ve isim bıraktı. Yerine yönetim kurulu başkanlığını devralan büyük kızı Ayşegül Nesrin Gökbayrak Ersan da babasından iki yıl sonra vefat etti.

Anadolu’da bayilik kanalıyla büyüyecek

Gökbayrak Gıda’nın B.Çekmece’deki yeni binasına taşınması Güneray’ın ilk kararlarından biri oluyor. İş süreçleri elden geçiyor. E ticaret sitesi güçlendiriliyor. Baldo pirinç lokomotif ürün gamı. Sattıkları bulgur ürünleri halen taş değirmende işleniyor. Metro, Macrocenter'ın yanı sıra diğer seçkin marketlere uzanan satış ağı var. En ünlü spor kulüplerinin mutfağından, restoranlara uzanıyor müşteri portföyü. İstanbul ağırlıklı bir firma olduklarını kaydeden Güneray, “Amacımız Anaadolu’da da büyümek. Ankara, İzmir, Antalya, Adana başta olmak üzere bayiliklerimizi genişleteceğiz. Ardından ihracata açılacağız” diyor.