Askıda ekmek çilesi

Özlem KARAHAN
Özlem KARAHAN SANAL ALEM MÜFETTİŞİ

Bilinen en eski gıda maddesi olan buğday, çok uzun bir yolculuk ardından softalarımıza ekmek olarak geldi.

Ekmek kültürü de hayır işine dönüşerek devam ediyor. Bu hayır uygulamasından biri de: “Askıda ekmek”.

Ekmek almaya fırına gelen vatandaş, kendi ihtiyacının dışında dar gelirli kişilerin de ihtiyacını karşılayacak kadar gönlünden ne kadar geçerse, örneğin; 2 ekmek alacakken 5 ekmek parasını ödeyerek ekmekleri fırına bırakıyor. Fırıncı da askıda ekmek listesinde, fazladan ödenen 3 ekmek adedi kadar çizik atıyor. Dar gelirli vatandaş da, ihtiyacı olan ekmeği alıyor ve parasını ödemeden fırından ayrılıyor.

Böylece hayır yapan vatandaş ile ihtiyacı olan kişi birbirini görmüyor ve dar gelirli vatandaşın gururu incinmeden yardımdan faydalanmış oluyor.

Toplum içinde sosyal yardımlaşma ve dayanışma artıyor.

Son birkaç yıldır artan enflasyon, alım gücündeki azalma ve gıda fiyatlarındaki artış sonucu yoksul kesim, temel gıda ihtiyacı olan ekmeğe de ulaşmakta zorlanıyor.

Gıda fiyatları yanında un fiyatlarının artmasıyla ekmeğe gelen zam, vatandaşlara zor günler yaşatıyor. Askıda ekmek uygulamasından, daha çok vatandaş yararlanmaya başladı. Hatta esnafla konuştuğumda askıda ekmeğin çok fazla olduğunu, ancak son günlerde askının boş kaldığını söyledi.

Esnafı dolaşırken, pastanelerin kapısında bekleyen kadınları görüyorum. “Abla çocuğuma bir tane poğaça, bir tane simit alır mısın?” diyor. Elbette alıyorum. Geçen gün, kapıda bekleyen kadına poğaça, börek verin, ödemesini ben yapıyorum dediğimde pastane çalışanı; “Biz, her geldiğinde onlara zaten ücretsiz veriyoruz” dedi.

Fırıncılardan dar gelirliye destek

Güzel ülkemin güzel insanları, yardımlaşma ve dayanışma ruhu çoğalarak devam ediyor.

Soframızda en önemli beslenme ürünü olan ekmeği almakta güçlük çeken vatandaşa, fırıncılar da askıda ekmek uygulamasıyla bir nebze de olsa destek oluyor.

Fırıncıların, yardıma muhtaç kişilerin yararlanması için vicdani ve insani duygularla artarak devam eden askıda ekmek uygulamasının, ihtiyaç sahibi vatandaşlar tarafından daha fazla tercih edildiği görülüyor.

Geçen aylarda fırında ekmek sırası bekleyen birçok vatandaş gördüm. İçlerinden biri dikkatimi çekti. Hava yine çok soğuktu. Ayağında terlik, incecik baharlık bir etek ve üzerinde kışlık bir montu bile olmayan bir kazakla orta boylu, esmer birazda ürkek ve çekingen bir kadın bekliyordu. Fırıncıya sorduğumda askıda ekmek için beklediklerini öğrendim. Eve ekmeğimi alırken, kadının sırası geldiğinde fırıncıya, istediği kadar ekmeği vermesini söyleyerek parasını ödedim.

Sonradan kadının evinin kira olduğunu, çocuklarını bırakacak kimsesi olmadığından çalışamadığını, eşinin de asgari ücret aldığını ve yetmediğini öğrendim.

Sadece ekmekle bitmiyor elbette. Doğalgaz, elektrik, su faturası, mutfak masrafı, temel gıda maddeleri de eklenince yaşam, dar gelirli vatandaş için her geçen gün daha da zorlaşıyor.

Fırıncı gibi güzel insanların, kendilerinin de karşılıksız ihtiyacı olan vatandaşa bedava ekmek verdiklerini görüyorum.

Bugün esnafı dolaştım. Eve ekmek alırken, fırıncılarla da sohbet ettim.

Fırıncılardan biri askıda ekmeği kaldırdığını söyledi. Nedenini sorduğumda: “Abla, geçenlerde bir vatandaş geldi ve askıda ekmek istedi. Ben de birkaç tane verdim. Bir baktım ki arabaya binip gitti. Sizler iyi niyetli olarak askıda ekmek parası ödüyorsunuz. Biz de veren el ile alan el arasında elçi oluyoruz ve ihtiyaç sahibine veriyoruz. Fakat bazen bu yardımlaşmanın suistimal edildiğini görüyoruz ” dedi.

Her fırında, ekmeklerin günlük çıktığını belirten fırıncı: “ Fazla kalan ekmekleri yoksul vatandaşa, zaten bedava dağıtıyoruz. Yine askıda ekmek parası ödemek isteyene, listeye çizik atıp ayırıyoruz. Gerçekten ihtiyaç sahibi olanları biliyoruz ve onlara ekmek veriyoruz” dedi.

Bir başka fırıncı ile konuştuğumda, günde kaç kişi askıda ekmek almaya geliyor? diye sordum. Fırıncı; “ En az 10 hatta daha fazla kişi geliyor. Kişi başına ekmek sayısı değişiyor. İhtiyaç ve talebine göre kimine 3 kimine 5 kimine 10 tane veriyoruz. Bizim fırında her zaman fazla ekmek kalıyor. Yardıma ihtiyacı olanlara, biz bedava ekmek veriyoruz ve onları asla evlerine boş göndermiyoruz” dedi.

Emekli de ekmek kuyruğunda

Artık emekliler de günümüz enflasyon koşullarında aldıkları maaşla geçinemediğinden, onların da askıda ekmek kuyruğuna girdiğini görüyoruz.

Hatta askıda ekmek parası ödeyenlerin de eskisine göre çok azaldığını, bu durumun ekonomik sıkıntılar, alım gücünün düşmesi, kira fiyatlarının yükselmesi, kış koşullarında ısınma giderinin de artmasıyla etkili olduğunu düşünebiliriz.

Ekmek kuyruğunda artık dar gelirli vatandaşı, emekliyi ve engelliyi de görüyoruz.

Hayat pahalılığı karşısında vatandaşın yaşadığı zorluklara, barınma sorunu da eklenince askıda çay, poğaça, simit, çorba, sebze-meyve, su, kahvaltı, fatura...vb. Liste uzayıp gidiyor.

Geleneksel askıda ekmek uygulamasına belediyeler, esnaf, vatandaş da destek veriyor.

Bir ekmeğe muhtaç binlerce vatandaş

Bugün esnafı dolaşırken bir pastanede çay içeyim dedim. Bir bardak çayı içip kalktığımda ücreti öderken garson, “65 lira” dedi.

Bugün fırından, 4 tane askıda ekmek için ödeme yapmak istedim. Fırıncı, “Bir ekmek 15 lira” dedi. İhtiyaç sahibi bir vatandaş alsın düşüncesiyle, 4 adet ekmeğe 60 lira ödedim.

Bir çay fiyatına karşı, bir adet ekmeği alamayan binlerce vatandaş olduğunu düşününce içtiğim çaydan utandım. Bir ekmeğe muhtaç binlerce vatandaşın hikâyesi askıda ekmekte saklı.

Vatandaş; temel asgari düzeyde yaşam için, çocuklarına ekmek dahi alamadığından dertli. Ücretin yetmediğini, askıda ekmek alırken çekindiğini belirtiyor.

Mutfak masrafını karşılayacak, kirasını ödeyecek, çocuklarına sıcak bir çorba pişirirken en azından fırıncıdan ekmeğini kendi parasıyla alabilecek, ekonomik gücünün iyileştirilmesini istiyor ve çözüm bekliyor.

Henüz bu içeriğe yorum yapılmamış.
İlk yorum yapan olmak ister misiniz?
Yorum yapmak için tıklayınız
Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Engellime dokunma! 27 Ocak 2025