Aramco, WeWork ve Uber’den ne öğrendik?

Burak DALGIN
Burak DALGIN Dünya Penceresi

Bu yıl üç ilginç halka arz gördük. Büyüklükler veya iş modelleri farklı olsa da üçü de iş dünyamız için derslerle dolu. Kısaca hatırlayalım:

Aksak unicorn: Uber 100 milyar dolar hedefle başladığı halka arzı 82 milyar değer ve 8 milyar kaynakla tamamladı. Çıta Facebook (16 milyar kaynak) ve Alibaba (25 milyar) seviyesine konduğu için hayal kırıklığı kaçınılmazdı. 45 dolardan arz edilen hissenin 30 doların altına inmesi yaraya tuz bastı. Yine de WeWork’ü gören yatırımcılar hallerine şükrettiler.
Şaka mı gerçek mi? Paylaşımlı ofis hizmeti devi WeWork bu yılın en ilginç hikâyesiydi. Şirkete iki yılda 10 milyar dolar koyan Softbank, 2019 başındaki finansman turunda 47 milyar değerlemeyi kabul etmişti. 100 milyarlık halka arz çantada keklikti! Nitekim şöhretli yatırım bankaları bu minvalde sunumlara başlamışlardı bile. Ama sonbaharda kurumsal yatırımcının şirkete ilgi duymayacağı hatta acil sermaye artırımına ihtiyaç olduğu ortaya çıktı. Softbank bu kez sadece 5 milyar dolar değerleme üzerinden sermaye artırmak zorunda kaldı. Şirket kurucusu Adam Neumann ise 10 ayda değeri 10’da 1’ine düşen şirketine 1 milyar dolarcık (!) bir teselli ikramiyesi alarak veda etti.

Mutsuz rekortmen: Paylaşım ekonomisinin iki devinden sonra sıra Aramco’daydı. Suudi petrolünü kontrol eden firmanın dünyanın en büyük halka arzı olması bekleniyordu. Hedef 2 trilyon dolar değerlemeyle 100 milyar kaynak! Gerçi halka arz gerçekleşti ama değerleme (1.7 trilyon dolar) ve gelen kaynak (25.6 milyar) dünya rekoru kırsa da umulan başarıyı getirmedi.
Peki, bunlardan bize ne? Şirketlerimizin çıkarabileceği üç ders var:

Yönetişim fark yaratır. WeWork kaygılarının başlama sebebi Neumann’ın şirket markasını ve ofislerini şahsına ait ayrı bir şirkete taşıması, eşi ve arkadaşlarını yönetim kuruluna alması ve firmayla borç-alacak ilişkisine girmesiydi. Türk şirketlerinde de sık gördüğümüz bu manevraların kurumsal yatırımcıyı nasıl caydırdığını ve değer erozyonuna yol açtığını en büyük ölçekte gördük.

Değerleme sübjektiftir. Uber için 100 milyar dolar değere varmak, Aramco için açık ara dünya rekoru kırmak cesur hedeflerdi. Ama yatırımcılar iki görüşe de prim vermediler. Şirket sahipleri ve her seviyede yatırımcının iddialı olması elbette iyi– ama hayal kırıklığı yaşamamak için arada bir ‘gerçeklik testi’ de lazım.

Rakamlar ve iş modeli konuşur. Piyasalar her zaman rasyonel değil. Ama orta vadede, hele de mevcudun dışında bir yatırımcı grubu ile müzakere ederken şirketin karlılığı ve iş modeli belirleyici sorular olur. Tıpkı ‘Uber’in daha ne kadar zarar edeceği’ veya ‘büyük binaları kiralayıp alt kiracılara sunan WeWork’un neden bir gayrimenkul şirketinin çok üzerinde değerlendiği’ gibi.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Başarısızlığa övgü 19 Kasım 2024
Yanıltıcı doğruluk 12 Kasım 2024
Dört put 05 Kasım 2024
Karar kalitesi 22 Ekim 2024
Seçenek mimarisi 01 Ekim 2024
Kırmızı kraliçe 24 Eylül 2024
Yenilik nasıl yayılır? 17 Eylül 2024
TESCREAL 10 Eylül 2024