‘Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden...’

Alaattin AKTAŞ
Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ

Ahmet Haşim ne güzel yazmış; “Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden” diye başlayarak... Ağırlıklı yorum, ünlü şairin “Merdiven” ile akşamı ve güneşin batışını anlattığı yönündedir. Akşam ve güneşin batışının verdiği hüzün...

★ ★ ★      

Sular sarardı yüzün perde perde solmakta         

Kızıl havaları seyret ki akşam olmakta

★ ★ ★         

Konumuz tabii ki ne şiir, ne de bu konuda bir şeyler yazmak benim haddime. Ama doların seçimden sonraki seyrini grafik haline getirip bakınca ortaya çıkan merdiven beni aldı Ahmet Haşim’in şiirine götürdü.         

Bizde merdiveni çıkan dolar gibi görünüyorsa da aslında gördüğümüz Türk parasının değer kaybı. Bir dolar alabilmek için ne kadar TL veriyoruz, işte o tutar basamak basamak çıkıyor.        

Nereye kadar mı çıkacak? En çok merak edilen de o ya zaten...      

Sorular, sorular...    

Nereye kadar?    

Bu gidiş nereye?      

Bunlar kadar önemli bir başka soru:     

Doların böyle merdiven biçiminde yükselmesi normal mi?     

Dolarda örneğin 1 Haziran’dan 13 Haziran’a kadar bir yükselme olmuş, yani paramız değer yitirmiş. Niye olduğunu boş verelim ama bu olmuş.

İyi güzel de 13 Haziran’dan 23 Haziran’a kadar niye yatay bir seyir oluşmuş! Bu dönemde Türkiye ekonomisinde bir iyileşme mi yaşanmış, algı mı değişmiş, ne olmuş?          

Dedim ya hep merdiven oluşumu... 23 Haziran’dan sonra yine bir çıkış ve 4 Temmuz’a gelinmiş. Bu arada hangi gösterge bozuldu da TL değer yitirdi?    

Böyle böyle geliyoruz. Kötü bir ustanın elinden çıkmışa benzeyen ve her basamağı birbirine eşit olmayan bir merdivenle...

Uzunluklar farklı

1 Haziran’dan sonraki dönemde oluşan merdivende basamak yüksekliği ile basamak uzunluğu tabii ki çok farklı. Bizi daha çok ilgilendiren de basamak uzunluğu, yani doların ne kadar süreyle yatay kaldığı.         

Basamak uzunluğu giderek artıyor.         

13-23 Haziran arası 10 gün, 4-18 Temmuz arası 14 gün, 19 Temmuz-8 Ağustos arası ise 19 gün sürmüş ve o son dönem hala devam ediyor.         

Merdiveni giderek uzatıyoruz ve yine dönüp dolaşıp aynı sorular geliyor akla:        

“Ne yapıyoruz da döviz yatay seyrediyor?”         

-Faizi çok artırdık da döviz gözden mi düştü?         

-Yurt dışından milyar milyar döviz geldi de vatandaş birden sevinç şokuna girmesin(!) diye bu gizli mi tutuluyor?        

-Yok eğer eskiden olduğu gibi gizli gizli döviz işleri çeviriyorsak bu görev değişikliği operasyonlarına niye giriştik?          

Ağustos aylarının kerameti!

Ortada Türk parasının değer yitirmemesi için geçerli hiçbir sebep yok. Enflasyon tahmini yüzde 58’e çıkmışken Türk parası da buna paralel ölçüde değer yitirir, bundan doğal bir durum olamaz.         

Ama “Enflasyon artsın, biz dövizi tutalım” diyebilirsiniz, bu da bir tercihtir; yanlıştır ama bir tercihtir ve sonuçları olacaktır.       

Döviz okunu yayda tutmaya çalışmanın bir bedeli var ve bunu geçmişte denedik, yaptık da ama o ok yaydan öyle bir fırladı ki elimizi bile parçaladı.        

Şimdi de aynısını mı yapıyoruz?     

Aynı şeyleri yapıp farklı sonuçlar mı bekliyoruz?        

Yoksa 2023 seçimleri gözetilerek 2022 ağustosundan itibaren uygulanan kuru tutma politikasının zamanı değiştirilmiş versiyonu mu gündemde? Bu kez de 2024 seçimlerini gözeterek 2023 ağustosunda yeni bir kuru tutma politikası mı gütmeye başladık?      

Ne demişler, hiçbir uçak havada kalmaz!   

Önemli olan yere nasıl indiğidir!

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar