Adil bir geçiş pratikte nasıl görünür?
Gökçenur ATAMAN - Enerji Yatırımları Danışmanı
Küresel işbirliği ve koordinasyon kritik öneme sahip olmakla birlikte, yenilenebilir enerji projelerini düzene koymak ve hızlandırmak, özel sektör yatırımlarını katalize etmek için ülkelerin iç politika çerçevelerinin reforme edilmesi gerekiyor. Yenilenebilir enerjiye geçiş için teknoloji, kapasite ve fonlar mevcut, ancak piyasa riskini azaltmak ve yatırımları mümkün kılmak, teşvik etmek için planlama, izin ve düzenleme süreçlerinin kolaylaştırılması dahil olmak üzere daha yapıcı politikaların olması önem arz ediyor.
Üretim kapasitesinin küresel düzeyde genişletilmesi ve çeşitlendirilmesi önemli bir uluslararası koordinasyon gerektirecektir. Adil bir geçişin sağlanması için, insanların enerji okuryazarlığına, araştırma ve inovasyonu ile ekosistemleri, kültürleri koruyan sürdürülebilir uygulamalar yoluyla tedarik zincirleri oluşturmaya yönelik teşvikler de dahil olmak üzere daha büyük yatırımlara ihtiyaç var. Açık ve sağlam politikalar, şeffaf süreçler, kamu desteği ve modern enerji iletim sistemlerinin mevcudiyeti, rüzgâr ve güneş enerjisi teknolojilerinin benimsenmesini hızlandırmanın anahtarıdır. Yenilenebilir enerji bileşenlerinin ve hammaddelerinin sağlam bir şekilde tedarik edilmesi esastır. Rüzgâr türbinleri ve elektrik ağları üretmek için gereken minerallerden elektrikli araçlara kadar tüm temel bileşen ve malzemelere daha yaygın erişim önemli olacak. BM Genel Sekreteri António Guterres, "İyi haber şu ki cankurtaran halatı tam önümüzde" diyerek rüzgâr ve güneş gibi yenilenebilir enerji teknolojilerinin günümüzde zaten mevcut olduğunu ve çoğu durumda kömür ve diğer fosil yakıtlardan daha ucuz olduğunu vurgulayarak enerji sistemlerini dönüştürmek ve yenilenebilir enerjiye geçişi hızlandırmak için dünyanın şimdi öncelik vermesi gereken beş kritik eylemin ana hatlarını çiziyor.
20 Eylül 2023 itibarıyla adil bir enerji geçişi için İtalyan enerji sektöründe heycan verici bir gelişme yaşandı. Shell Energy Italia, Baker Hughes'a ait yedi İtalyan tesisine yenilenebilir enerji sağlama yönünde önemli bir adım attı. Emisyon azaltımına yönelik ilgili taahhütleri yerine getirmek amacıyla iki şirket arasındaki iş birliğini geliştirmek için “Bugün bu anlaşma hem İtalya'da hem de küresel anlamda enerji geçişinde önemli bir dönüm noktasına işaret ediyor. Üretim tesislerinin karbondan arındırılmasını destekleyecek hem de daha temiz, daha sürdürülebilir bir enerji sistemi yaratacak hayati önem taşıyan yenilenebilir enerji projelerine yatırım yapmak için zemin hazırlıyor. Anlaşma çerçevesinde CO2 emisyonlarını 2030 yılına kadar yüzde 50 azaltma ve 2050 yılına kadar net sıfır emisyona ulaşma taahhüdünü yerine getirilmesini hedeflerini destekliyor. Baker Hughes, dünya çapında enerji ve endüstriyel müşterilere çözümler sunan bir enerji teknolojisi şirketi ve 120’den fazla ülkede faaliyet gösteren yüzyıllık deneyime dayanan yenilikçi teknoloji ve hizmetleriyle, enerjiyi ileriye taşıyor. Baker Hughes'un Endüstriyel ve Enerji Teknolojisi İtalya tesislerine yenilenebilir enerji sağlamak amacıyla entegre bir enerji şirketi olan anlaşma kapsamında Shell Energy Italia ile sekiz yıllık bir enerji satın alma anlaşması yapıldı. Shell, enerji geçişinde önemli bir oyuncu olmak istiyor ve bu nedenle Yenilenebilir Enerji Üretimi bölümü 2019 yılında İtalya'da kuruldu ve fotovoltaik sektöründe yaklaşık 2 GW kapasiteye sahip şebeke ölçekli projeler geliştiriyor. Bu anlaşma kapsamında enerjinin kaynağı, Shell'in şu anda güney İtalya'nın Apulia bölgesinde inşaatı devam eden güneş fotovoltaik çiftliğinden üretilecek.
İki şirket arasındaki bu dikkate değer işbirliği, Baker Hughes'un iddialı Net Zero programıyla kusursuz bir şekilde uyum sağlıyor. Programın genel hedefi 2050 yılına kadar net sıfır karbon emisyonuna ulaşmaktır. Bu ortaklıkla Shell Energy Italia ve Baker Hughes, sürdürülebilir uygulamalara ve çevre yönetimine olan sarsılmaz bağlılıklarını gösteriyor. Yenilenebilir enerjinin gücünden yararlanarak sadece kendi kuruluşları için değil aynı zamanda tüm İtalyan enerji ortamı için daha yeşil bir geleceğin yolunu açıyorlar. Bu dikkate değer girişim, diğer şirketlere de aynı yolu izlemeleri ve karbon nötr bir geleceğe yönelik küresel harekete katılmaları konusunda ilham veren bir umut ışığı görevi görüyor.