Acı deneyim: Yüksek enflasyonu göze almak
Hayat pahalılığı ve enflasyon başta olmak üzere ekonomideki sorunların çözümü, sürdürülen yönetim rejiminden bağımsız olarak herhangi bir iktidarın çözebileceği boyutları çoktan aşmış durumda. Ama çözüm için gerekli siyasi iradenin oluşması için önümüzdeki seçimleri beklememiz gerekecek. Ekonomistlerin bir süredir “dörtnala koşan” kategorisine aldığı enflasyonumuz, mutfakları, küçük imalathaneden en büyük entegre tesisine kadar tüm üretim tezgâhlarını, yangın yerine çevirdi. TÜİK, İTO, ENAG, Türkİş, fark etmez. Hangi ölçütlerle bakarsak bakalım, ekonominin tüm dengelerini bozan, aktüerya hesaplamalarını anlamsızlaştıran, orta ve uzun vadeli planları yerle bir eden, hemen harcanmayan TL’nin cep yaktığı düşüncesini günlük refleks haline getiren bir enflasyon düzeyimiz var. Sade vatandaşından, iş insanına, herkesi etkileyen hayat pahalılığı ve enflasyon sorunumuz; artık sabırla katlanmayı değil, toplumsal uzlaşmayla, yapısal reformlarla, en az orta vadede takip edilebilecek istikrar önlemleriyle çözülebilecek boyutta.
Çözüm siyasi ama iktidar ve muhalefetten “ses” yok
“İktidar, ekonomi yönetimi, enflasyonun yükselmesine göz mü yumdu? Yoksa kontrolü mü kaybetti?” soruları artık anlamını çoktan yitirdi. Siyasi kulislerde artık gözle görülür mesafedeki seçimler öncesinde iktidarın kapsamlı yapısal çözümler için risk almayacağına kesin gözüyle bakılıyor. İktidarın, geçici, rahatlatıcı önlemlerin yaratması beklenen kısmi rehavetle seçim menziline ulaşmayı seçmesi yaygın bir beklenti olarak dile getiriliyor.
Muhalefet cephesi ise henüz “durum tespiti yapmaktan, çözüm üretme aşamasına” geçebilmiş değil. Sorunlarımız, ‘seçim olsun, parlamenter sisteme geçelim, sonra ekonomiye el atarız’ yaklaşımını kaldıramayacak kadar büyümüş olabilir. Siyaset dünyasını ekonomik sorunlara siyasi hesaplar üstü çözüm arayışına yönlendirmek için özel sektör örgütlerine, baskı gruplarına, sendikalara, çalışan örgütlerine, kanaat önderlerine, akademisyenlere görev düşüyor.
TBMM’nin gündemi futbol ağırlıklı spor…
Seçim Yasası değişiklik teklifi, ekonomi içerikli torba yasa teklifleri ardından TBMM önümüzdeki hafta birden futbol dünyasını ve spor kulüplerini derinden etkileyecek bir yasa teklifini genel kurul gündemine aldı. Futbol Federasyonu başkanı Nihat Özdemir’in kısa süre önce istifa ettiği, Galatasaray, Göztepe, Altay, Yeni Malatyaspor’un aralarında olduğu pek çok kulüpte yönetim krizini yaşandığı sırada iki eski milli futbolcu Ak Parti Milletvekili Alpay Özalan, MHP Milletvekili Saffet Sancaklı imzasını taşıyan teklifin öncelikli olarak gündeme alınması şaşırttı. Üstelik Kulüpler Birliği de sert bir açıklamayla TBMM gündemindeki teklifin içeriğine kendilerinin görüşünün alınmamasına çok sert tepki gösterdi. Başkanlığını Trabzonspor Başkanı Ahmet Ağaoğlu’nun yaptığı Kulüpler Birliği’nin “sporun özerk yapısı zedeleniyor”, “Spor kulüpleri üzerinde çok güçlü bir bakanlık vesayeti kurulmaktadır” açıklaması dikkati çekti. Yasa teklifinin kabul edildiği 30 Mart’taki toplantıya kulüplerin resmen davet edilmemesi, katılanların da konuşturulmaması kınandı. Yasa teklifinde “Bağlı ve bağımsız spor federasyonu” ayrımı kaldırılıyor ve tüm federasyonlar “spor federasyonu” şeklinde yapılandırılıyor. Federasyonların “Kanunla veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesi” ile kurulması öngörülüyor.
Ustalarımızın ustası Fasih İnal’ı anmak
Fasih İnal Türkiye’nin gerçek anlamda ilk ekonomi muhabiri olarak kabul edilir. DÜNYA gazetesinin unutulmaz yazarı ve kurucumuz Nezih Demirkent’in yol arkadaşı Fasih İnal’ı 15 Şubat 1998’de kaybettik. Ekonomi Muhabirleri Derneği (EMD), gazeteci büyüğümüz Fasih İnal’ı yayın organı EKONOM dergisinin 66. sayısında DÜNYA gazetesine emek vermiş ustalarımız Ankaralı iki duayen gazetecinin harika yazılarıyla andı. EMD onur kurulu üyesi ustalarım, gazetemizin ilk Ankara temsilcisi Vecdi Seviğ ve DÜNYA’ya uzun yıllar Ankara temsilcisi ve yazar olarak hizmet veren Taylan Erten, aynı dönemlerde çalışma şansına eriştikleri Fasih İnal’ı genç ekonomi muhabirlerine ders niteliğinde anlatmışlar. Vecdi Seviğ, Fasih İnal’ı tüm gazetecilerin özünde bulunması gerektiği varsayılan kibarlığı ve haber kaynaklarıyla olan ilişkisine gösterdiği özeniyle anıyor. Seviğ, “Onun deneyim ve hoşgörü yüklü çalışmalarını kısa süre de olsa gözleyip ders çıkartabildiğim için mutluyum.” Diyor. Fasih İnal ile daha uzun yıllar çalışan Taylan Erten, onun gazetecilik titizliği ve heyecanını öne çıkarıyor. Erten, İnal’ı “gazeteciliğin temel kurallarına, etik ilkelerine büyük bir sorumlulukla sahip çıkan ve bunları her zaman beyninde ve yüreğinde hissederek uygulayan bir meslek adamı” olarak anıyor. Kağıt ve baskı maliyetlerindeki artış nedeniyle artık EMD üyelerine e-posta ile gönderilen EKONOM dergisine www.emd. org.tr adresinden ulaşılabiliyor.