ABD seçimleri için değişik senaryolar
Potansiyel piyasa ve ekonomileri en fazla etkileyecek konu adayının, ABD seçimleri olduğunu söyleyebiliriz ve seçim sonuçlarında 4 olasılıktan bahsedebiliriz:
Trump’ın başkan, kongreyi de Cumhuriyetçilerin aldığı bir senaryoda; piyasa oynaklığında bir miktar artış olabilir ancak bu, Donald Trump'ın ilk kez başkan seçildiği 2016'da gördüklerimize benzerlik gösterebilir. Trump'ın kendi görüşünü sürdürüp sürdürmeyeceği önemli bir faktör olarak karşımıza çıkıyor. Yani burada, vergi kesintileri ve yeni gümrük tarifelerinden bahsedebiliriz. Örneğin, Çin'e yüzde 60, dünyanın geri kalanına yüzde 10 ithalat vergi konusunda kampanya taahhütlerini tutup tutmayacağı da merak edilen konular arasında yer alıyor. Genişletici bir maliye politikası, muhtemelen Federal Rezerv'in faiz indirimi alanını sınırlayacaktır. Bu gelişmekte olan ülkelerin merkez bankalarının yanı sıra gelişmekte olan varlıklar üzerinde de baskı oluşturabilir. Genel olarak bu senaryoda, gelişmekte olan piyasa riskine yönelik iştahı da azaltacağını öngörüyoruz. Öte yandan bu Wall Street’in seveceği bir senaryo olacağı için ABD’de yaşanabilecek risk iştahındaki bir artış, tüm varlık sınıflarını etkileyebilir. Yani hangi etkinin ağır basacağını şimdiden söylemek zor görünüyor.
Trump’ın başkan, kongreyi ise Demokratların aldığı senaryoda ise odağın idari emirlere çevrilmesiyle, bir miktar belirsizlik oluşabilir. Yatırımcılar, ticaret cephesindeki her türlü sınırlayıcı eylemi ve varsa yeni tarifelerin uygulanmasını yakından takip edecektir. Böyle bir senaryoda gelişmekte olan varlıklar baskı altında kalabilir ancak etki büyük ihtimalle, ihracat kanalı aracılığıyla ABD ile daha fazla bağı olanları kapsayabilir.
Harris başkan, kongrede ise Demokratların çoğunlukta olduğu bir senaryo, gelişmekte olan piyasa varlıkları için oldukça olumlu olabilir. Zira bu, yeni gümrük tarifelerinin gelmeyeceği anlamına gelebilir. Üstelik geleceğe yönelik beklentilerde mali konsolidasyon algısı oluşursa, FED'in faiz indirimi alanını da genişletebilir. ABD dolarının zayıflaması ve gelişmekte olan ülkelerde faiz indirimlerinin devamına yeşil ışık yakılması durumu yaşanabilir. Ayrıca genel anlamda, başta hisse senetleri olmak üzere, yerel para birimindeki varlıklara odaklanarak gelişmekte olan piyasa riskine yönelik iştahta bir artış gözlemlenebilir.
Harris başkan, kongreyi Cumhuriyetçilerin aldığı bir senaryoda ise statükonun devamı olasılığını yükselttiği için piyasalarda çok önemli hareketler görmeyi beklemeyiz.
Yurt içi ekonomik verilerde ise ihracat 2024 yılı Eylül ayında, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 1,9 azalarak 21 milyar 987 milyon dolar, ithalat ise yüzde 1,4 azalarak 27 milyar 116 milyon dolar olarak gerçekleşti. İhracat 2024 yılı Ocak-Eylül döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 3,2 artarak 192 milyar 764 milyon dolar, ithalat da yüzde 8 azalarak 252 milyar 638 milyon dolar oldu.
Enerji ürünleri ve parasal olmayan altın hariç dış ticaret açığı, Eylül ayında 383 milyon dolar olarak gerçekleşti.
Eylül ayında dış ticaret açığı bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 0,7 artarak 5 milyar 95 milyon dolardan, 5 milyar 129 milyon dolara yükseldi.
Ocak-Eylül döneminde dış ticaret açığı ise yüzde 31,7 azalarak 87 milyar 664 milyon dolardan, 59 milyar 874 milyon dolara geriledi.
Tüketim malları ithalatının Eylül ayında yüzde 12 ve Ocak-Eylül dönemi yıllık artışın yüzde 13,5 olması tüketim talebinin güçlü seyrettiğine işaret ediyor. Diğer kategorisini saymazsak, tüketim ithalatının Ocak-Eylül döneminde yıllık artışı olan tek ekonomik grup olduğunu söyleyebiliriz.
2024 yılı Ekim ayında mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış SAMEKS Bileşik Endeksi, bir önceki aya göre 1,8 puan artarak 48,4 değerine yükseldi.
Bu süreçte Sanayi Sektörü SAMEKS Endeksi, 2024 yılı Ekim ayında, bir önceki aya göre 1,3 puan artarak 45,9 seviyesine yükseldi. Sanayi sektöründe, üretim kalemi hariç bütün alt endekslerde yükseliş gözlemlendi. Bu yükselişte, satın alım alt endeksinin bir önceki aya göre 9,3 puan artarak 56,1 seviyesine yükselmesi, endeks genelinde gözlenen ivme artışının belirleyicisi oldu.
Öte yandan, Hizmet Sektörü SAMEKS Endeksi 2024 yılı Ekim ayında önceki aya göre 2,8 puan artış kaydederek 48,6 seviyesine yükseldi. Hizmet sektöründe, satın alım kalemi hariç bütün alt endekslerde yükseliş kaydedildi. Burada, en çok yükselen kalemler ise 5 puan artarak 45,5 seviyesine gelen iş hacmi alt endeksi ile 4,8 puan artarak 48,4 seviyesine yükselen stoklar alt endeksi oldu.
Mevsimsellik etkilerinden arındırılmış TÜİK Ekonomik Güven Endeksi, Ekim ayında toparlanmaya devam etti ve aylık bazda 3,0 puan artışla 98'e yani beş ayın en yüksek seviyesine yükseldi.
Detaylara bakıldığında, reel kesim güveni bir önceki aya göre 3 puan artarak 102,2’ye çıktı. Bunu aylık bazda 2,4 puan artışla 80,6’ya yükselen tüketici güveni ve 1,6 puan artışla 114,2’ye ulaşan hizmet sektörü güveni izledi. Diğer yandan, perakende ticaret sektörü güveni 0,1 puanlık artışla 110,7’ye yükselirken, inşaat sektörü güven endeksi ise aylık bazda 1,5 puan düşerek 86,3’e geriledi.
TCMB’nin yayınladığı Sektörel Enflasyon Beklentileri verilerine göre Ekim ayında hanehalkının, piyasa katılımcılarının ve reel sektörün enflasyon beklentileri gerilemeye devam etti.
Buna göre Ekim ayında 12 ay sonrası yıllık enflasyon beklentileri, piyasa katılımcıları için 0,05 puan azalarak yüzde 27,4 seviyesine, reel sektör için 1,6 puan azalarak yüzde 49,5 seviyesine, hanehalkı için de 4,3 puan azalarak yüzde 67,2 seviyesine geriledi. Bu düşüşler olumlu olmakla birlikte özellikle reel sektör ve hanehalkı beklentilerinin, TCMB ve Orta Vadeli Plan’da kullanılan projeksiyonların üstünde olduğunu ifade edebiliriz.
İstanbul Sanayi Odası (İSO) Türkiye İmalat PMI endeksine baktığımızda, Eylül ayında 44,3 seviyesindeyken, Ekim’de 45,8’e yükselmekle birlikte eşik değer 50,0’nin altında kaldı.