AB Komisyonu’ndan şikâyet…
AB, Geri Kabul Anlaşması’na Türkiye’nin son dönemde uymadığı iddia ediyor ve vize konusunda olumsuz tavır ortaya koyuyor. İki tarafın sağlıklı bir arayış içine girmesi gerekir.
AB Komisyonu, 2016 yılında imzaladığı Geri Kabul Anlaşması ile ilgili şikâyetinde yaklaşık 10 milyar Euro ödemesine karşılık, Türkiye’nin Yunanistan’a geçen göçmenleri geri almadığını belirtiyor. Doğaldır ki, AB’nin Türkiye’ye karşı uyguladığı olumsuz yaptırımlar konusunda Türkiye’nin de şikâyetleri söz konusu oluyor.
AB Komisyonu raporuna göre 2016 yılında yapılan anlaşmadan bu yana Türkiye 2 bin 140 göçmenin iadesini kabul etmiş durumda. AB, Türkiye’deki geri kabul edilen göçmen başına 4,7 milyon Euro ödeme yaptığı bilgisine raporda yer veriyor.
“2016’dan beri Türkiye’ye yaklaşık 10 milyar Euro aktarıldı. Ancak Türkiye halen Yunanistan üzerinden kaçak gönderilenleri geri almamaya ısrar ediyor” denilen Komisyon raporunda yer alan bu görüşte sadece ödenen paralar ele alınıyor. Türkiye’nin bu dönemde 3,5 milyonu Suriyeli, 5 milyon kaçağın yasadışı yollarla Avrupa’ya göçmesine engel olduğu konusu ise Komisyon raporunda yer almıyor. Yine Türkiye’nin göçmenlerin Avrupa’ya geçmesini önleme karşılığı Türk çalışanlara Schengen Vizesi’nin kolaylaştırılması gibi konularda olumsuz gelişmeler yaşandığı da görmezden geliniyor.
Şimdi AB ile Türkiye arasında Gümrük Birliği’nin genişletilmesi konusu gündemde iken, iki tarafın şikâyetçi olduğu bu konuların ele alınarak sağlıklı bir şekilde çözüme kavuşturulması gerektiğini düşünüyorum. AB, “para vererek geri gönderme’’ politikası yerine Türkiye’ye imkânlar tanıyıp sağlıklı ilişkiler geliştirme konusunda iyi niyetini ortaya koymalıdır.
Şu anda iki tarafta sadece kendi haklılıklarını dile getirir durumdadır. Böylesi bir ortamda çözüme ulaşmak mümkün görülmemektedir.
AB’nin Türkiye’nin 3,5 milyon Suriyeliyi ülkesinde tuttuğunu unutmaması gerekir. Bu fedakârlığını görerek birlikte çözüm aramanın yolları aranmalıdır.
Sorunun ‘’tek’’ taraflı değil, ‘’iki’’ taraflı olduğu bilinmelidir…
GÜNÜN SÖZÜ:
AB üyesi Slovenya seçimlerinde Rusya yanlılarının 1’inci parti olması ne anlama geliyor?