250 bin ‘dental turist’ geliyor, ağzında ihraç ürünümüzle dönüyor
DİŞ Malzemeleri Sanayici ve İşadamları Derneği (DİŞSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Erkan Uçar, 2019 yılı Kasım ayında göreve geldiğinde derneğin kurulduğu günleri, hedeflerini gözden geçirdi:
- Diş hekimlerinin kullandığı malzemelerin tedariki konusunda çözüm ortağıyız. Bizde üreten de ithal eden de var. DİŞSİAD’ı sektörümüzün büyükleri sorunlarına ortak çözüm üretebilmeyi, regülasyonların oluşmasına, değişmesine destek vermeyi hedeflemişler.
DİŞSİAD’ın Türkiye’de sektörün tek derneği olduğunu irdeledi:
- Derneğimiz ülkemizde üretilen ve ithal edilen malzemelerin, ürünlerin tanıtımı konusunda da aktif rol almayı hedefleri arasına koymuş. Nitekim, sektörün dünya ölçeğinde de öne çıkan fuarını organize etmeye başlamışlar.
Derneğin üye sayısı ve üyelerin sektördeki yeri üzerinde durdu:
- Piyasada 500’e yakın dental malzeme firması var ama bunların 220’si bizim üyemiz. Aralarında uluslararası şirketler de yer alıyor. Üyelerimiz pazarın yüzde 90’ını kapsıyor.
Erkan Uçar, geçenlerde gazetemize geldi, sektör üzerine konuştuk. Türkiye’de dental pazarın büyüklüğüne işaret etti:
- 2022 yılında işlem hacmi 1 milyar doları geçti.
Dental malzemelerin yerlilik oranını merak ettim, geçmişe dönerek anlattı:
- 2000’lerin başlarında yerli malzeme oranı yüzde 5 dolayındaydı. Üretimi kolay, vücutta kalmayan ürünler ülkemizde üretiliyordu. Bunlar arasında maske, eldiven gibi ürünler vardı. Son 10 yılda yerlilik arttı.
Yaşanan döviz krizlerinin yerli üretimi tetikleyen etki yaptığını belirtti:
- Sektörün ithalatçı oyunları arasında üretime dönenler oldu ve oluyor. Artık ağızda kalıcı olan ürünler de ülkemizde üretiliyor. Yerlilik oranı yüzde 22’lere çıktı. Yerlilik oranının artışı devam ediyor.
Türkiye’de üretilen her malzemenin ithal ikamesi olduğunu vurguladı:
- Yerli üretim arttıkça sektörümüzde oluşan cari açık azalıyor.
Sektörün ihracatına dikkat çekti:
- İhracatımız geçen yıl 250 milyon doları buldu. 60’ı aşkın ülkeye ihracat yapıyoruz. İhracatta her yıl yüzde 20 büyümeye imza atıyoruz. 2023’te ihracatımızı 325 milyon dolara çıkacağını öngörüyoruz. 5 yılda 1 milyar dolarlık ihracatı yakalama, hatta aşma hedefimiz var.
1 milyar dolarlık ihracatın anlamını açtı:
- İhracatta 1 milyar doları yakaladığımızda cari açıktan fazlaya döneriz.
Doğrudan ihracatın yanısıra sağlık turizmi üzerinden de yurt dışına satış yaptıklarının altını çizdi:
- TÜİK verilerine göre ülkemize 2019 yılında 700 bine yakın sağlık turisti geldi. 2022’de sağlık turisti 1 milyonu aştı. Bunların yüzde 25’ini dental turistler, yani diş tedavisine gelenler oluşturdu. Yani, bu turistler tedavi sonrası ağzında yerli ürünlerimizle dönüyor.
Ardından ekledi:
- 250 bin dental turist ülkesine dönerken ağzında yerli implant, dolgu malzemesi gibi ürünlerimizle dönüyor. Dolayısıyla aslında dental turistin ağzında ihracat gerçekleştirmiş oluyoruz.
Erkan Uçar, Türkiye’nin dental sektörde iddiasını ortaya koyarken şu mesajı da özellikle verdi:
- Diş hekimlerimiz dünyada öne çıkıyor. Diş hekimlerimiz, dental turist çekmemizde en önemli rolü oynuyor.
DİŞSİAD’ın ortaya koyduğu veriler, çizdiği gelecek tablosu, Türkiye’nin “dental turizm”de çıtayı daha da yükseltebileceğini gösteriyor…
100’ü aşkın ‘dental üretici’ var, implantta yerlilik yüzde 60
DİŞSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Erkan Uçar, dental malzeme üreten firma sayısının artık 100’ü aştığını belirtti:
- 10 yıl önce implantta yüzde 100 ithalatçı idik. Şimdi yerlilik oranı yüzde 60’ı aşmış durumda. Şeffaf plak, 10 yıl önce tümüyle ithal gelirdi. Bugün dünya ile rekabet edebilen üreticilerimiz var.
5 yıl önce kompozit doldu malzemesinin yüzde 100 ithal geldiğini vurguladı:
- Bugün ülkemizde kompozit dolgu malzemesi üretiliyor. Aynı şekilde dişçilikte kullanılan önemli araçlar arasında bulunan “kanal eğesi” 5 yıl önce tümüyle ithal gelirdi. Şimdi ülkemizde üretiliyor.
Dental sektörde üretim yapan firmaların Anadolu’ya uzandığını kaydetti:
- İstanbul’un yanısıra İzmir, Ankara, Konya, Samsun, Trabzon’da üretim yapan firmalar var. Türkiye’nin önde gelen implant üreticilerinden biri Trabzon’da bulunuyor.
Girdilerde de KDV insin, devletten alacağımız birikmesin
DİŞSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Erkan Uçar, tıbbi cihaz ve malzemede KDV oranının yüzde 8’e indirildiğini anımsattı:
- Bu indirim bizim için çok önemliydi. Hükümete teşekkür ediyoruz.
Ardından KDV konusunda sektörün bir başka talebini aktardı:
- Üretim girdilerimizde KDV oranı yüzde 18. Üretim sonrası 10 puanlık farkın iadesi elbette söz konusu. Ancak, bu kez de KDV alacaklarının birikmesi söz konusu oluyor. Girdilerimizde de KDV’nin 8’e inmesi, alacak birikmesi sorununu çözer.
Erinç’i kalbimin en önemli köşesinde muhafaza edeceğim
KOÇ Holding’in eski tepe yöneticilerinden Can Kıraç, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin önceki başkanlarından Orhan Erinç’in vefatı üzerine Facebook sayfasında kitabının “basın kartı özlemi”yle ilgili bölümlerini paylaştı:
- Hayal edip de gerçekleştiremediğim hedeflerden biri “basın kartı” sahibi olmaktı. Koç Holding’in “Bizden Haberler” dergisini kurmuş, 30 yıl genel yayın yönetmenliği ve başyazarlığını yaptıktan sonra“basın kartı”na hak kazandığıma inandım.
- Kenan Evren’in danışmanı Ali Baransel, Koç Holding Ankara Koordinatörlüğüne atanınca bu konuda yardım istedim. “Basın kartı” alabilmem için “Bizden Haberler” dergisinden maaş aldığımı belgelemem istendi.
- Bunun üzerine Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Vehbi Koç’a, “Basın kartı alabilmem için Bizden Haberler Genel Yayın Yönetmenliği maaşımı belgelemem gerekiyormuş. Bu konuda muhasebeye talimat vermenizi rica ediyorum” dedim.
- Vehbi Bey, “Can Bey, anladığım kadarıyla maaşına zam istiyorsun. Ben sana daha fazla para ödeyemem. Niyetin gazeteci olmaksa Aydın Doğan’a git, o sana iş versin” cevabını verdi.
Can Kıraç, basın kartı alabilmek için daha sonra da bazı girişimlerde bulunduğunu, ancak hedefine ulaşamadığını anlatıp, çok önemsediği bir olayı aktardı:
- Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Orhan Erinç’ten aldığım 14 Aralık 2006 tarihli yazıyla sanki hayata yeniden dönmüş oldum:
- “TGC Yönetim Kurulu, Onursal Üyeliğinizi oybirliği ile onaylamıştır…”
Can Kıraç, bu bölümü şu cümleyle noktaladı:
- Orhan Erinç’i yaşadığım süreçte kalbimin en önemli köşesinde muhafaza edeceğim…