2025’te hayatta kalma kılavuzu

Şeref OĞUZ
Şeref OĞUZ ÖNERİ - YORUM

Bu başlığa bakıp, gelecek yılın kolay geçmeyeceğini anlayabilirsiniz. Doğrudur. Derin kriz olmasa da şirketler için hayatta kalmanın zafer sayılacağı bir zaman dilime girdiğimizi anlatmak istedim. Bu durumda hayatta kalmaya dair kurumlar, şirketler ve şahıslar için bir mini kılavuz hazırlayıverdim.

NAKİT AKIŞINA DİKKAT: Finansmana erişimin zorlaştığı, tahsilatın aksadığı ve bütçelerin açık vermeye başladığı süreçte firmalar, nakit akışına aşırı özen göstermek zorunda… 2001 krizini hatırlıyorum. Nice dev ve sağlam firma, sırf nakdi yönetemediği için batmış ve ekonomide çok derin yaralar açılıvermişti.

EN DEĞERLİ SERMAYE İNSAN KAYNAĞI

SAFRALARINDAN KURTUL: Patronları zengin fakat şirketleri fakir ülkemde çoğu firma, verimsizlikten zayıflamış durumda. Nakdi ve beşeri sermayesinden süreçlerine dek her alanda ileri iyileştirme adımları atmak gerekecek. Üstüne vazife değilse yapma, ana işin değilse terk et ve çerçöp taşıma.

İNSAN KAYNAĞINI KORU: Hatırlıyorum 2009 krizinde “teğet geçecek” denilmesine rağmen, tedbir olarak çalışanını evine gönderenler ya batmış veya çok zorda kalmıştı. En değerli sermayen olan insan kaynağını elinde tutmak için ne gerekiyorsa yap. Hisseden pay dahil yüzlerce denenmiş yöntem var.

İKİ SORU İKİ CEVAP / Stratejiye dair…

Teknoloji bir çıpa olabilir mi?

Kesinlikle… Her ne yapıyorsan yap, teknolojinin kuralları belirlediği bu yeni dönemde üretim ve yönetim süreçlerini güçlendirmen gerekiyor. “Geleneksel alandayım, kriz beni etkilemez” anlayışı kadar büyük gaflet olamaz. Pazarda domates dahi satıyorsan, teknoloji adımı seni hayatta tutacaktır.

Dönüşüm için uygun zaman mı?

Krizler, fırsatları da beraberinde getirir. 2025’te hayatta kalmak istiyorsan küçülme planın olsun. Zor zamanlar için kriz fonu oluşturmalısın. Daha şimdiden bir kenarda “kaybedeceğin kapitali” biriktir. Zira kriz, servet dönüştürücüdür ve kaynaklar akılsızlardan akıllılara, tedbirsizlerden tedbirlilere akar.

not/ Mütevazı yaşa ki başkaları da var olabilsin

Bu söz Mahatma Gandi’ye ait. İsraf odaklı yaşayanlar ile tasarruf ederek hayatta kalanların ayırtını anlatıyor. Ben bu çağrıyı, 2025 yılında kamu için yineliyorum; ey kamuLütfen biraz mütevazı ol… Bütçeyi bu denli açma. Daha az araba al, daha az bina kirala, daha az israf et ki biz de yaşayalım.

Açığın 1 trilyon 931 milyar lira olduğu 2025 bütçesinde giderlerin 14 trilyon 731 milyar lira olacağı öngörülmüş. Gelirler mi? 12 trilyon 800 milyar lira… Açığın kaynağı, kazandığından fazlasını harcayan kamu, ürettiğinden fazlasını tüketen verimsiz ekonomi, bitmez tükenmez kamu harcama alışkanlığı.

Gönül isterdi ki sıfır tabanlı bütçe yapsaydık ve bu denli açık öngörmeseydik. Üstelik gerçekleşme, yasalaşan rakamdan yüksek olacak. Zira kamu, doludizgin harcıyor. İsrafı engellemek şöyle dursun, kadrolarını genişletiyor, harcama kalemlerini şişiriyor, tasarruf genelgeleri ise koca bir masal oluyor.

Eğer enflasyon düşürülecekse ve halkı ikna edecek isek, kamunun daha mütevazı olması gerekir. Şayet 16 adet saray uçağından 2’sini bırakıp gerisini satarsak… Şayet Diyanet Holding’in devasa araç filosuna yeni arabalar katmazsak… Şayet bizim paramızı har vurup harman savurtmazsak…

Neticede kamunun da enflasyonla mücadele sürecine katıldığını anlayacak ve bizden istenen fedakârlığın karşılığında daha iyi bir yarın umudunu yeşertebileceğiz. Değilse kimse kamuya inanmaz.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Krize pabuç bırakma 19 Aralık 2024