2021 ve yeni dijital normal
2020 yılı tüm dünya için ezberlerin bozulduğu, yılın başında planlanan ve öngörülen birçok durumun gerçekleşmediği veya beklenenden hızlı gerçekleştiği bir yıl oldu. Bu yılı “Covid” kelimesinden bağımsız özetlersek; çevrimdışı (offline) dünyadan çevrimiçi (online) dünyaya geçiş olarak değerlendirebiliriz. Birçok alanda artık daha fazla internete bağlı olarak yaşamaya başladık. Özellikle yemek, eğlence, alışveriş ve eğitim gibi bugüne kadar dışarıda yaptığımız birçok faaliyeti artık evden ve internet üzerinden yapıyoruz.
Değişime dair dünya genelinden birkaç rakam paylaşmak istiyorum;
• Kapanmalar ve kısıtlamalar sonucunda dışarıda yeme-içme yerine evden sipariş vermeyi tercih edenlerin sayısında artış var. Statista rakamlarına göre Amerika’da internet üzerinden yemek siparişinin toplam yeme-içme sektörü içindeki payı pandemi ile birlikte %9’dan %13’e yükselmiş. Yemek siparişi uygulamalarının indirilme sayısının da aynı dönemde %80 üzerinde artış gösterdiğini görüyoruz. Hatta bu uygulamalar içinde önde gelen Doordash geçtiğimiz ay rekor bir fiyatla halka arz edildi.
• İnternet üzerinden alışverişe de önemli bir yönelim var. Amerika, Çin, İngiltere ve Almanya’yı kapsayan anket çalışmasında ortalama 4 katılımcıdan 1’i temizlik, yiyecek ve içecek kategorilerini kapsayan market alışverişini internet üzerinden yapmaya başladığını belirtmiş. Bunun sonucu olarak Amazon, Walmart vb. büyük perakendeciler yeni personel istihdamına gittiklerini duyurdu. İkinci çeyrekte benzer bir istihdam artışı, sanal market hizmeti veren bizim perakendecilerimiz tarafından da sağlanmıştı.
• Evde zaman geçirme artınca Netflix, Amazon Prime gibi internet üzerinden yayın sunan uygulamaların kullanıcı sayıları hızlı bir artış gösterdi. Pandeminin ilk aylarında Netflix’in yeni üye sayısının dünya genelinde 16 milyon olarak gerçekleşmesi bunun yansıması. Aynı ilgiyi çevrimiçi oyun sektöründe de görüyoruz. Öyle ki, kullanıcı sayısındaki bu artış büyük satınalma ve birleşmeleri de beraberinde getirdi. Dünyaca ünlü Zynga’nın Türk şirket Peak Games’i 1.8 Milyar USD’e ve Microsoft’un Zenimax’ı 7.5 Mia USD’ye alması bu kapsamda değerlendirilebilir.
• Sağlıklı yaşam ve eğitim alanlarında da çevrimiçine kayış var; internet üzerinden eğitim sağlayan Udemy ve Coursera gibi uygulamalara kayıt olma geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre 6 kat artmış görünüyor. Evde spor temasının ön plana çıkması ile fitness uygulamalarının indirilme sayısındaki %30 artış da pandemi ile gelen sürecin yansıması.
Pandemi kontrol altına alınana kadar çevrimdışından çevrimiçine eğilim hayatın tüm alanında devam edecek gibi görünüyor. Dolayısıyla finans sektörünün 2021 yılı da bu etki paralelinde değişecek. Bu noktada, yatırım ve bankacılık sektöründe yeni yıl neleri getirecek madde madde değerlendirelim;
2020 bankacılıkta dijital işlemlerin ön plana çıktığı bir yıl oldu. 2021’de de bu eğilimin artarak devam etmesini bekliyoruz. Özellikle de mobil bankacılığın daha fazla ön plana çıkacağını söylemek yanlış olmaz. Bankalar Birliği istatistiklerinden de gördüğümüz üzere her dönem internet bankacılığı-mobil bankacılık arasındaki kullanıcı ve kullanım makası mobil lehine açılıyor. Son rakamlara göre toplam 63 Milyon dijital bankacılık müşterisinin 58 Milyon’u mobil bankacılık kullanıyor. Akıllı telefonların yaygınlaşması da bir etken, Covid sonrası dünyada akıllı telefon kullanımı %70 artarken, bilgisayar kullanımı %40 artış gösteriyor. Bu da net bir şekilde mobile kayışın sinyali.
Dijital bankacılık ve pandeminin etkisi olarak Şube sayısında azalma ve şubelerin işlemlerin yürütüldüğü yapıdan, finansal ürün ve hizmetlerle ilgili danışmanlık verilen bir yapıya dönüşümü 2021 yılında tüm hızıyla devam edecek. Bunu Türkiye’de tetikleyecek bir unsur da, 2021 yılı içinde devreye alınacak olan tamamen dijital ve uzaktan hesap açılış süreçleri olacak. Şubeye gitmeden müşteri olma süreci %70’ler civarında olan nüfusun bankacılığa katılım oranını yukarı çekecektir.
Artan faizler, azalan faiz marjları ve kredilerin tahsilatında ortaya çıkabilecek sıkıntılar bankalar için düşen kar marjları ve maliyetlerin kısılması sonucunu doğuracak. Bu kapsamda yüksek maliyet yaratan plazalar ve büyük ofisler yerini, 2020 yılında oldukça başarılı olarak deneyimlenen uzaktan çalışmaya bırakabilir.
2020 yılında birçok banka açık bankacılık ve ekosistem yaklaşımı çerçevesinde finteklerle işbirliğine gitti. Banka müşterileri tek bir yerden birçok hizmeti ve bankacılık işlemini yapabileceği platformları tercih ediyor. Bankalar, fintek işbirlikleriyle birlikte bu platformları oluşturarak müşterilerinin hayat ve cüzdan payında daha fazla yer almayı hedefleyecek. Bu kapsamda finteklerin banka verisini işlemesini sağlayan API paylaşımları ve Fintech hızlandırma programlarını daha fazla görüyor olacağız.
İnternette kullanım artışı, 5G ile ucuz ve hızlı hale gelecek olması, 7/24 ürün ve hizmetlere erişim olgusunu ön plana alacak. Bu kapsamda perakende sektöründe çok ciddi adımlar atılmış durumda ancak 7/24 finansal ihtiyaçlar ile ilgili çalışmalar görece daha yavaş. Bu sene sonunda hayatımıza giren 7/24 para transferi FAST bu türdeki çözümlerin ilk adımlarını oluşturuyor.
2020 yılında mevduat faizlerinin gerilemesi sonucunda başta hisse senedinde olmak üzere yatırımcı müşteri sayılarında ciddi bir artış gözlemledik. Tasarruf ve yatırımın ön plana çıkması ile birlikte bu yönde müşterileri yönlendirecek dijital araçların (robo-danışmanlık, kişisel bütçe yönetimi (PFM)) daha fazla sektörde yer alması beklenti dahilinde. Birikimin oluşturulması ve doğru yatırım aracına yönlendirilmesi çok önem kazanacak.
Son olarak dijital müşteri olma sürecinin hayatımıza girmesi ve tüm işlemlerin dijitalden ağırlıklı yapılmasının sonucu olarak İngiltere, Almanya ve Amerika’daki muadillerine benzer şekilde tamamen dijital ve şubesiz bankaların 2021 yılında ülkemizde kurulmasını bekliyorum. Bu konuda çok önemli çalışmalar yürütüldüğü ve regülatör nezdinde de olumlu değerlendirildiğine dair bilgiler var. Bu, bankacılıkta oyun değiştirici bir hamle olabilir.
2020 yılı ve pandemi sonrası 2021 yılı dünya için geleceğin ve yeni normalin şekilleneceği bir yıl olacak. Bu noktada atacağımız adımlar sonraki yılları da şekillendirebilir, umarım 2021 hem Türkiye hem de dünya için çok daha güzel anacağımız bir yıl olur.